Moskova Büyükelçisi Neden Katılmadı?

124

 

Moskova Büyükelçisi Neden Katılmadı?

Bugün de yine  Rusya’nın özerk  cumhuriyeti Tataristan´daki  muhteşem törenlerden söz edeceğim.  Bulgar Türklerinin topluca İslamiyet´i kabulünün 1123.  Yılı  ile  Devlet  olarak kabulünün  1090. yılı   kutlamalarına  Türkiye  Devlet olarak da büyük  önem  vermekte. Son düzenleme ile  Devlet protokolünde  10. sırada   yer alan   Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’ in katılması  Türkiye’nin   Rusya’da yaşayan Türk- İslam toplumuna  verdiği önemi  de göstermekte.  Bu muhteşem törenlere Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Aydın Sezgin’in katılmaması  gölge düşürdü.

Türk-İslam tarihinde  İdil Volga Tatarlarının ataları olarak kabul edilen Bulgar Türklerinin topluca İslamiyet’i kabulünün 1123. yılı Tataristan’ın  Kadim Bulgar şehrinde törenler kültür tarihimiz açısından çok önemli. Yeni düzenleme ile Devlet protokolünde 10 sırada yer alan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in de şeref konuğu olarak katıldığı törenlere Tataristan Cumhurbaşkanı Rüstem Minnihanov, eski Cumhurbaşkanı Mintimir Şeymiyev, Rusya Müslümanları Dini İdaresi Başkanı ve Rusya Baş Müftüsü Talat Tacettin, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, IRCICA Başkanı Dr. Halit Eren, Moskova Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Fahri Sağlık ve Türkiye Kazan Başkonsolosu Ahmet Akıntı katılırken Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Aydın Sezgin’in katılmaması dikkat çekti. Türki Cumhuriyetlerde bulunan Diyanet İşleri Başkanları ve binlerce Tatar vatandaş katıldı. Yazımın bu bölümünde bazı yazılı kaynaklardan yararlanarak hazırladığım İdil Bulgar Türk Devleti’nin başkenti ile ilgili kısaca bilgiler vermek istiyorum.

TÜRKİYE’NİN MOSKOVA BÜYÜK ELÇİSİ SEZGİN  NEDEN  TÖRENLERE KATILMADI?

Tatarların İslamiyet´i  ” Bulgar Türk Devleti ” olarak Kabulünün 1090. yıl törenleri Coşkusuna dünyanın birçok ülkesinden İslami temsilcilerin yanı sıra İslam Konferansı Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu ve Tataristan Cumhurbaşkanı’nın da katılması törenleri uluslararası boyuta taşıdı. Türkiye’nin devlet protokolünde 10. sırada yer alan Diyanet İşleri Başkanı ile temsil edildiği törenlere Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Aydın Sezgin’in katılmaması hayal kırıklığı ve büyük üzüntü yarattı.   

Tatar Türkleri’nin dedeleri olarak bilinen Volga Bulgarlarının devlet olarak 922’de İslamiyet´i kabulü .”Kutsal Bulgar Kutlaması” olarak adlandırılıyor. Törenlere Türkiye’den   üst düzey  yöneticiler katılım sağlarken  Türkiye’nin  Moskova Büyükelçisi Aydın Sezgin’in  törenlere katılmaması büyük  tepkilere  neden oldu. Törenlere katılan bazı Türk vatandaşları ve yetkilileri konuyu Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı’na taşıyarak Büyükelçi Sezgin’in törenlere neden katılmadığını şikâyet edeceklerini bildirdiler. Araştırmacı gazeteci ve belgesel yönetmeni olarak konuyla ilgili araştırmalarımı sürdürüyor, Moskova Büyükelçiliği’nden bu konuda cevap bekliyorum.

 TÖRENLERE  60 BİN KİŞİ  KATILDI

60 bin den fazla Müslümanın katıldığı törenlere Rusya´nın farklı bölgelerinden yüzlerce din adamı ile yurt dışındaki temsilcileri katılarak muhteşem manzara oluşturdu.  törenlerin en önemli  bölümü   Medine Mescid-i Nebevi´nin mimarisine uygun olarak beyaz mermerlerden  inşa edilen Ak Camii´nin açılışı oldu.  Cami Açılışı ve törenlere katılan Tataristan Cumhurbaşkanı Rustem Minnihanov ve eski Cumhurbaşkanı Mintimer Şaymiyev birer konuşma yaptı.

 

Her geçen yıl törenlere katılanların sayısının arttığını ifade eden Minnihanov, “Yurt dışından ve Rusya´nın dört bir yanından gelen binlerce misafiri selamlıyorum. Burada gelenek ve kültürümüzü yeniden canlandırıyoruz. Tüm çalışmalarımız kardeşlik, dostluk ve uyumun artırılması için” değerlendirmesinde bulundu. Tatar lider, camiinin inşasına katkıda bulunan Rusya´nın en zengini Alişar Usmanov, İslam İşbirliği Teşkilatı ve petrol şirketi Tatneft´e teşekkür etti.

Türkiye´den gelen misafirler, Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin, Rusya Merkezi Din İşleri Başkanı Talgat Tacettin, Kafkas Müslümanları Dini İdaresi Başkanı Allahşükür Paşazade, Balkanlar ve eski Sovyet ülkelerinden gelen müftüler camide ilk namazı birlikte kıldı ve dua etti.

*DİYANET İŞLERİ BAŞKANI GÖRMEZ’DEN TARİHİ  KONUŞMA.

Tataristan´daki Bulgar Türklerinin topluca İslamiyet´i kabulünün 1123. Yılı, Devlet olarak kabulünün ise 1090. Yıl dönümü kutlamalarına Türkiye’yi temsilen katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez önemli bir konuşma yaptı.  Tarihi Bulgar şehrinde düzenlenen törenler kapsamında yüzyıllar önce Moğollar tarafından yıkılan ilk mescidin yerine inşa edilen Ak Mescit’in açılış töreni de gerçekleştirildi. Ak Mescit’in açılış töreninde bir konuşma yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Türkiye’den kucak dolusu selam ve sevgi getirdiğini belirterek, Hazreti Peygamber’in vefatından hemen sonra İslamiyet’in bu topraklara gelmiş olmasının çok büyük bir mucize olduğunu söyledi. Görmez  törende yaptığı  konuşmada özetle şunları söyledi …

“Tataristan´daki Bulgar Türklerinin topluca İslamiyet´i kabulünün 1123. yılı kutlamalarına katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “İslam bu topraklara topla tüfekle değil, davetle, barışla geldi. Müslümanlar buraya geldiğinde ellerinde kılıç yoktu. Bu topraklar muhteşem bir tarihe ve medeniyete sahip. Bilhassa Katherina’dan sonra Kazan’da İslam kültür ve medeniyeti yeniden inkişaf etmiş ve burada oluşturulan birlikte yaşama modeli hala örnek alınması gereken bir model olmaya adaydır” dedi.

İlmi çalışmalarına Tataristan’a İslam’ın gelişini inceleyerek başladığını bu nedenle Bulgar şehrinde Ak Mescit’in açılışında bulunmaktan büyük bir heyecan duyduğunu ifade eden Görmez, “İslam bu topraklara topla tüfekle değil, davetle, barışla geldi. Müslümanlar buraya geldiğinde ellerinde kılıç yoktu. Bu topraklar muhteşem bir tarihe ve medeniyete sahip. Bilhassa Katherina’dan sonra Kazan’da İslam kültür ve medeniyeti yeniden inkişaf etmiş ve burada oluşturulan birlikte yaşama modeli hala örnek alınması gereken bir model olmaya adaydır” diye konuştu.

17. yüzyılda Kazan’da bir İslam yenilik hareketinin başlatıldığını söyleyen Diyanet İşleri Başkanı Görmez konuşmasında şunları kaydetti:

“Sizin muhteşem bir tarihiniz ve İslam medeniyetine yönelik çok önemli katkılarınız var. Katherina’dan sonra tüm dünyaya farklı dinlerin nasıl bir arada huzur ve barış içerisinde yaşayabileceğini dünya sizlerden öğrendi. Şihabuttin Mercani, Kursavi, Rızaeddin Fahreddin ve Musa Carullah gibi yüzlerce ilim adamı yetiştirdiniz. Onların bıraktığı bu yolda Tatar Müslümanların kimliklerini daha da güçlendirerek bugün de barış ve huzur içerisinde yaşayacağına inanıyorum.”

TOPLU TÖVVBE VE DUA

Türkiye kamuoyu Tataristan ve ilk Müslüman Türk devleti Bulgar Türk devletinden yeteri kadar haberi yok. İdil nehri  boylarında kurulan  Bulgar   ve Altınordu  Türk  devletleri  çok iyi araştırılıp kamuoyuna mal edilmeli. Biz bu bölgede belgesel çekip araştırma yapmaya devem ederek yüzlerce yıllık Altınordu, Bulgar Türk devletleri ile Kazan Tatar hanlıklarını yeniden yaşar gibi oluyoruz.

Tarihi Bulgar kentinde inşa edilen yeni müze dünyanın en büyük Kur´an-ı Kerim´ine ev sahipliği yapıyor. Resim sergileri, yarışmalar ve diğer etkinliklerin düzenlendiği müzede, tarihi belgeler, el yazması Kur´an-ı Kerim ve diğer dini eserleri görmek mümkün. 

Şükran günü törenlerinde beni en çok Rusya İslam birliği başkanı Talat Tacettin’in katılımıyla on binlerce Müslüman´ın iştirak ettiği tövbe ve dua töreni etkiledi. Sahabe-i kiram kabirlerinin de bulunduğu tarihi Bulgar şehri cami minaresinin altında toplanan kalabalık tekbirler, dualar ve okunan aşırlarla bölgeyi şenlendirdiler. Hep birlikte yapılan dualara amin ediyor toplu tövbeye iştirak ettiler. bu muhteşem manzara sanki mahşerin provası hüviyetindeydi. Genci yaşlısı, kadını erkeği hep birlikte âmin deyip gözyaşı dökerek tövbeye katılmaları gerçekten görülmeye değerdi. Bu muhteşem manzara beni hem heyecanlanırdı hem de derinden etkiledi.

TARİHİ MÜZE VE HAN MEZARLARI

Tarihi Bolgar şehri yeniden ortaya çıkarılıyor. Kazılar yapılıyor, yıkılan camiler yeniden yapılıyor,. Toprak altında ki tarihi mezar taşı kitabeleri tek tek bulunuyor. Tarihi eserlerin sergilendiği müzeye giderek belgesel çekimleri yapıyorum. Buraya İslam medeniyetinin nasıl geldiği belgelerle gösteriliyor. Bolgar şehrinin ihtişamlı geçmişi ve Bolgar Türk devletinin Moğollar tarafından nasıl yıkıldığı belgeler ve haritalarla anlatılıyor. Tarihi mezar taşı ve kitabeler adeta manevi bir tapu senedi gibi. Törene katılanlar teker teker bu tarihi taşlara dokunarak geçmişlerine dönmeye çalışıyor ve tarihleriyle buluşuyorlardı. Tarihi Bolgar şehrinden ayrılmadan İdil nehri sahilinde ki 600 kg ağırlığında 2 metrekare çapında ki dünyanın en büyük Kuranı Keriminin bulunduğu müzeyi de ziyaret edip İdil Nehri sahilinden tarihi Bolgar Türk devletin başkenti Bulgar şehrine veda edip Tataristan’ın başkenti Kazan’a doğru yola çıkarken sizleri henüz kaynağını tespit edemediğimiz bölge ile ilgili bir başka araştırma yazısı ile baş başa bırakıyoruz.

İSLAM MEDENİYETİ  RUSYA’YA HİRİSTİYANLI’KDAN 66 YIL ÖNCE  GİRDİ.

988 yılında Ruslar Bizans’tan Ortodoksluğu ithal ettikten sonra, kendilerinden 66 yıl önce İslâm dinini kabul etmiş olan Volga Bulgar Türk Devleti’ni ortadan kaldırmayı kafalarına yerleştirmişlerdi. Günümüzde de canlılığını koruyan Slav-Ortodoks ittifakının temelleri atılmıştır. 10, 11 ve 12’nci yüz yıllarda Volga Bulgar Türk Devleti kendi sınırlarını korumak ve zamanın şartlarına göre diplomatik girişimlerle Rus-Bizans saldırılarını etkisiz hale getirme kudretini gösterebilmişti. 13’üncü yüz yılda Tatar-Moğol akıncıları, Müslüman Türk Volga Bulgar devletini de, Rus prenslikleriyle birlikte istilâ ettiler.

Moğollar, o dönemin çağdaş ve uygar Bulgar kentini harabeye çevirdiler. 13’üncü yüz yıla kadar, Volga Bulgarları, Rus ve Bizans saldırılarını püskürtme gücü ve yeteneğine sahip oldukları hâlde, bu sefer Moğol istilâsından kurtulamadılar. Bugünkü İdil-Ural da ovalık olmasından dolayı, batıdan ve doğudan gelen akınlara açık durumdadır. İdil-Ural ve onun bir parçası olan Tataristan’ın coğrafî konumu, bu ülkeler için büyük bir dezavantaj teşkil etmektedir.

Moğol-Tatar istilâsı, Bulgar Devleti’ni Rus-Bizans saldırılarını önleme bakımından büyük tarihî önem taşımaktadır. Ne var ki, Moğollarla birlikte gelen Türk kökenli Tatarlar, Bulgar Türkleriyle bütünleştiler ve iki kuşak geççikten sonra Bulgar-Türk denizinde eridiler, ama, adlarını bıraktılar. 15’inci yüz yılda Bulgar adi kalmadı. Onun yerine Tatar Türkleri adi altında gerçek etnik bir gurup ortaya çıktı.

BULGAR TÜRK İSLAM MEDENİYETİNE ADINI VEREN  İDİL (VOLGA) NEHRİ.

İdil ırmağına Rusların Bulgar anlamına gelen Volga diye isimlendirdiği Bulgar Türk İslam tarihi’nin izlerini taşıyan İdil ırmağı ile ilgili kısaca bilgiler vermek istiyorum. İdil ırmağı tıpkı Sakarya, Tuna, nil ve Fırat gibi Türk İslam tarihi için çok önemli.

Volga (İdil) Nehri, Kaynak      sol Kama Nehri, sağ Oka Nehri

Ağız     Hazar Denizi,   Volga Havzası, Rusya Federasyonu, İdil Nehri  Uzunluğu         3500 km.,Debi 8,060 m³, Havza alanı     1,380,000 km²

İdil, İtil ya da Volga (Rusça: Волга, Tatarca: İdel, Çuvaşça: Atăl) Avrupa´nın en uzun nehridir. Eski isimi Etil/Edil´di. Uzunluğu takriben 3500 km olan Volga, Moskova ile St. Petersburg (Eski adıyla Leningrad) arasındaki Valday tepelerinden doğar. Deniz seviyesinden 28 m aşağıda olan Hazar Denizi´ne dökülür. Valday tepelerinde bulunan birçok göl ve bataklıklardan gelen kaynak kollarının birleşmesiyle meydana gelen Volga, Rjev´den itibaren ulaşıma elverişli bir halde akar. Moskova Kanalı´yla birleştiği yerden sonra genişliği 230 m´yi bulur. Bundan sonra nehirde düzenli bir ulaşım sağlanır. Volga´nın yatağı üzerinde beş adet baraj bulunur. Bu barajlardan Volgograd Baraj Gölü´ndeki santral, dünyanın belli başlı hidroelektrik tesislerinden biridir.

Bundan sonra Don Nehri´ne 72 kilometre yaklaşır ve iki nehir arasında açılan bir kanal vasıtasıyla Azak ve Hazar denizleri arasında ulaşım sağlanır. Hazar Denizi´ne 50 km kala 200´den fazla kola ayrılarak Volga Deltası meydana gelir. Bu deltanın genişliği 100 km´den fazladır.

* Volga (İdil) Nehri   havzası

Volga Havzası, 1.360.000 km²´lik bir alanı kaplar. Aynı zamanda Rusya´nın nüfusunun büyük bölümü bu havzada yaşar. Bölge ulaşıma elverişlidir.

Volga kışın üç ayında donar. Bu zaman zarfında da nehirden karayolu olarak faydalanılır. Volga´nın kıyılarında Rusya´nın önemli limanları ve ticaret merkezleri yer almaktadır. Bunlardan en önemlileri Gorki, Kalinin, Kazan, Kuybişev ve Volgograd (Eski adıyla Stalingrad)´dır. Ortaçağ´dan beri bir ticaret yolu olan Volga, bugün hala önemli bir ulaşım yoludur.

Avrupa Hun İmparatoru Attila´nın ismi İdil´den gelmektedir (Attila = İdilli).

……………

Tatarların İslamiyeti kabul edişinin yıl dönümü coşkusuna bizde katıldık

Tatarlar İslamiyeti 1123 yıl önce kabul etmişti

Tarih yeniden yazılıyor. Deyim yerindeyse ezber bozulmuyor. Bize kitaplarda ilk Müslüman Türk devletinin Karahanlılar olduğu anlatılmakta. Aslında Karahanlılardan önce de İslam medeniyeti Kafkas dağlarını aşmış, Tataristan’a kadar gitmiş, idil nehri sahillerinde Bolgar Türkleri tarafından kurulan Türk devleti İslam şerefiyle müşerref olmuşlardı.

Her yıl idil nehri sahilinde tarihi Bolgar şehrinin kurulduğu alanda 10 Haziran’da İslam medeniyetinin bu coğrafyaya geliş yıl dönümü kutlanıyor. Biz de bu coşkulu törene davetli olarak katılıyoruz. Tataristan’ın başkenti kazan’dan yola çıktık, 3 saatlik yolculuktan sonra sağanak bahar yağmuru altında tarihi Bolgar şehrine geldik.

BOLGAR ŞEHRİNDE TARİH YENİDEN YAZILIYOR

Şehrin kurulduğu alan bugün emvaye çeşit çiçekler, ağaç ve bitki örtüsüyle kaplı. Birkaç minare, yıkık bir camii ve yeni yapılan camiler göz ve gönül ziyafeti sunuyor. Rusya federasyonu İslam birliği, Baş müftüsü Talat Tacettin beyin davetiyle şükran gününe katılıyoruz. Tören alında kurulan çadırda yerimizi alıp sabah olmasını bekliyoruz. Gece sabaha kadar törenler için hazırlıklar yapılıyor. Büyük kazanlarda yemekler pişiriliyor, Etler kavruluyor, dünyanın dört bir tarafından ve özellikle Rusya Federasyonu’ndan gelen Müslümanlar bu anlamlı güne katılmak için akın akın tarihi Bolgar şehrine gelmeye devam ediyorlar.

BOLGAR ŞEHRİNDE MUHTEŞEM MANZARA

Sabah erken elimde kamera ve fotoğraf makinemle tören alanını geziyorum. Yeni yapılan ak mescit, başta Tataristan Cumhurbaşkanı olmak üzere üst düzey devlet yöneticilerinin katılacağı törene hazırlanıyor. Moğollar tarafından yıkılan ak mescit, yeni inşa edilerek ibadete açılacak. Ak mescit sanki yeşil bir vaha içerisinde nurdan bir sancak gibi tarihi Bolgar şehrini süslüyor. İki minaresi geniş avlusu ve önünde ki büyük havuzuyla idil ırmağı boyları da tarihi Bolgar şehrine hakim bir noktada adeta ihtişamlı geçmişi yansıtıyor. Törenleri baştan sona takip edip kamera çekimleri ve fotoğraf çekimleri yaparak bu muhteşem anı belgeselleştiriyorum. Rusya federasyonu ve dünyanın bir çok ülkesinden törenlere temsilciler katılmış. Türkiye’den diyanet İşleri başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez, İrcia Genel direktörü Dr. Halit Eren, İslam Konferansı Genel Sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu, kalabalık topluluk törenlerde anlamlı konuşmalar yaparak adeta tarihi yeniden yazıyor ve muhteşem törenleri taçlandırıyorlardı.

TOPLU TEVBE VE DUA

Beni en çok Rusya İslam birliği başkanı Talat Tacettin’in katılımıyla on binlerce müslümanın iştirak ettiği tevbe ve dua töreni etkiledi. Sahabe-i kiram kabirlerinin de bulunduğu tarihi Bolgar şehri cami minaresinin altında toplanan kalabalık tekbirler, dualar ve okunan aşırlarla bölgeyi şenlendirdiler. Hep birlikte yapılan dualara amin ediyor toplu tövbeye iştirak ettiler. bu muhteşem manzara sanki mahşerin provası hüviyetindeydi. Genci yaşlısı, kadını erkeği hep birlikte amin deyip göz yaşı dökerek tevbeye katılmaları gerçekten görülmeye değerdi. Bu muhteşem manzara beni hem heyecanlanırdı hem de derinden etkiledi.

TARİHİ MÜZE VE HAN MEZARLARI

Tarihi Bolgar şehri yeniden ortaya çıkarılıyor. Kazılar yapılıyor, yıkılan camiler yeniden yapılıyor,. Toprak altında ki tarihi mezar taşı kitabeleri tek tek bulunuyor. Tarihi eserlerin sergilendiği müzeye giderek belgesel çekimleri yapıyorum. Buraya İslam medeniyetinin nasıl geldiği belgelerle gösteriliyor. Bolgar şehrinin ihtişamlı geçmişi ve Bolgar Türk devletinin Moğollar tarafından nasıl yıkıldığı belgeler ve haritalarla anlatılıyor. Tarihi mezar taşı ve kitabeler adeta manevi bir tapu senedi gibi. Törene katılanlar teker teker bu tarihi taşlara dokunarak geçmişlerine dönmeye çalışıyor ve tarihleriyle buluşuyorlardı. Tarihi Bolgar şehrinden ayrılmadan İdil nehri sahilinde ki 600 kg ağırlığında 2 metrekare çapında ki dünyanın en büyük Kuranı Keriminin bulunduğu müzeyi de ziyaret edip İdil Nehri sahilinden tarihi Bolgar Türk devletin başkenti Bolgar şehrine veda ederek Tataristan’ın başkenti Kazan’a doğru yola çıkıyorum.

 …………

 Rusya’da 5 günlük Devri Alem

8-13 Haziran 2012 tarihleri arasında 5 günlük Rusya gezimde tam bir Devri Alem yaparak kazan’dan Moskova’ya, Bolgar’dan St. Petersburg’a belgesel çekimleri yaptım. Bir çok bölge ve yerde belgesel çekimleri gerçekleştirdim.  Sizlere 5 günde Rusya’da belgesel çekimi yaptığım yerleri özetlemek istiyorum.

TATARİSTAN’IN BAŞKENTİ KAZAN

Türk hava Yolları uçağı ile 3 saat 15 dakikalık uçuştan sonra Tataristan’ın başkenti Kazan’a indim. Tarihi Kazan şehrinin kurulduğu bölgede Kazan tarih müzesi, Tataristan Cumhurbaşkanlığı binası, Kul şerif cami, Sümbike hanım Kulesi, İdil ırmağı, tarihi tatar mahallesinde ki camiler, medreseler, caddeler ve yolların çekimlerini yaptık. Kültür tarihimizde önemli yeri olan İdil ırmağında saatlerce seyahat ettik. Rusların Volga dediği İdil ırmağında binlerce yıllık Türk tarihini yaşadık.

BOLGAR TÜRK DEVLETİ’NİN BAŞKENTİ

Kazan’dan üç saatlik kara yoluyla Tataristan’a İslamiyetin gelişinin 1090.yılının kutlandığı tarihi Bolgar şehrinin bulunduğu bölgeye gece geç vakitlerde yola çıktık. Sağanak yağan yağmura rağmen çadırda konaklayıp, sabah erkenden on binlerce kişinin katıldığı Şükran günü törenlerine iştirak edip, Türk-İslam tarihinde Bolgar Türkleri olarak geçen Bolgar şehrinin tarihi müzesi, yeni yapılan camiler ve rengarenk giysileriyle adeta bayram havasını oluşturan Tatar Türkleri ve Rusya’da ki Müslüman temsilcilerin yetkili ve yöneticileriyle görüştük. Dünyanın en büyük Kuran-ı Kerimi’nin belgesel çekimlerini yapıp, törenlere katılanların yaptığı konuşmaların görüntülerini çektik. Törenlere Türkiye’den Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, İslam konferansı Genel sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu, İrsika Başkanı Halit Eren’de katıldı. Tören tam anlamıyla muhteşem bir havada geçti. On binlerce kişinin katıldığı Tevbe ve Dua törenleri ise görülmeye değerdi. Tarihi Bolgar şehrinde muhteşem bir gün yaşadım. Burada ki törenlerin tümünün belgesel görüntülerini çekerek kayıt altına aldım.

KAZAN’DAN MOSKOVA’YA

Tarihi Bolgar şehrinden Karayoluyla ayrılarak Tataristan’ın başkenti Kazan’dan Rusya’nın başkenti Moskova’ya bir buçuk saatlik uçak yolculuğu ile geçtik. İki gün kaldığım Moskova’da Kızıl Meydan, Rusya Tarih Müzesi, 2.Dünya harbi müzesi, Barış Parkı, Moskova Merkez Camii’nin belgesel görüntülerini çekip Türkiye’nin Moskova büyükelçiliğine giderek burada ticaret müşaviri ile görüşmeler yaptım. Anadolu Ajansı ve CHA’nın Moskova temsilcileriyle telefonla görüşüp, bölgeyle ilgili bilgiler aldım.

MOSKOVA’DAN SAİNT PETERSBURG’A

Moskova’da ki çalışmalarımızı da tamamlayıp 1,5 saatlik uçak yolcuğu ile kuzey Kutuplarına doğru yola çıktık. Rusya’nın ikinci büyük şehri olan, Çarlık Rusya’ya başkentlik yapan Saint Petersburg şehrine giderek burada beyaz gecelerin belgesel görüntülerini çekip, Saint Petersburg şehrini adım adım gezdik. Neva ırmağının ihtişamlı manzarasını doya doya seyredip, 17 Ekim Bolşevik devriminin gerçekleştiği St.Petersburg’da ki Devrimin simgesi gemi, Çar sarayı, Kazan’daki Tatar Camii’nin taşlarından yapılan Kazan Katedrali ile adeta göz ve gönül ziyafeti sunan St.Petersburg Tatar Cami’nin muhteşeme manzarasını doya doya seyrettim. Cami’nin rengarenk çinilerle donatılmış kubbesi ve kapı girişiyle iki muhteşem abideyi andıran minaresi karşısında dakikalarca durup bu coğrafyada ki ihtişamlı Türk-İslam tarihini düşündüm. Türkiye’nin S.t Petersburg konsolosu Tanju bey ve Petersburg’da ki Türk vatandaşlarıyla görüşmeler yaptım.

5 gün içerisinde saatler süren belgesel çekimleri, binlerce km yol, yüzlerce insanla görüşüp konuştuk. Deyim yerindeyse 5 günde tam anlamıyla Devri Alem yaptık. Geziyle ilgili ayrıntılı bilgileri önümüzde ki günlerde geniş bir şekilde sizlerle paylaşmak istiyorum. Rusya’da İslam medeniyeti, Türk-İslam tarihinde Rusya, Tataristan’ın başkenti Kazan, Bolgar Türkleri ne oldu? Rusya’da kaç Müslüman yaşıyor? Rus kadınlarla evli kaç Türk var? Rusya’nın ekonomik gücü nedir? Türkiye’nin Moskova büyükelçisi başarılı mı? Türk-Rus dostluğu nasıl sağlanır? Rusya’da Kaç Türk işadamı var? Bu sorular ve bunun dışında başka önemli bir çok konuları önümüzde ki günlerde bu sütunlarda sizlerle paylaşacağız.