İslam’ın Şartı Değilse Bile!

97

Hani
ilkokullarda çocuklarımıza değerler eğitimi derslerinin verilmesinin önemine
vurgu yapıyoruz ya!

Aynı
değerler İslam’ın Şartı Değilse Bile! eğitimi dersleri ehliyet kurslarında da
verilmeli!

Neden
mi?

Buyurun
okuyun…

***


Bizim iş yerimiz çarşı merkezde işlek bir sokak arasında, malum şehir içinde de
hatırı sayılır bir otopark sorunu var!

Kendi
araçlarımız da otopark sıkıntısı çektiği halde iş yerimizin önünde park halinde
duran araçların önüne-arkasına kim park ederse etsin izin veririz!

Yeter
ki aradığımız zaman şoförüne ulaşabilelim!

Bunun
da tek nedeni sadece iyi niyetli ve yardımsever oluşumuz değil!

İzin
vermesek kaç yazar!

Arabasını
bırakan çekip gidiyor!

Artık
2 saat sonra mı gelir alır 3 saat sonra mı Allah bilir!

Öyle
bir zamana geldik ki, değişik değişik, tip tip insanlar!

Bırak
konuşmayı bazısının yüzüne bakmaya çekinirsin!

Eskiden
sokağa girip çıkanı en azından simaen tanırdık, sığınmacılar da sosyal
hayatımızın bir parçası olduktan sonra, artık kim kimdir, inanın hiç belli değil!

***

Biz
içeride çalışırken teknik servis arabalarımızın önüne konu komşunun arabası
konulmuşsa zaten tanıdığımız bildiğimiz arabalar olduğu için sorun olmuyor,
nihayetinde komşuyuz, hemen sahibinden anahtarını alıp esnaf arkadaşlarla
yardımlaşarak birbirimize yol veriyoruz.

Mesele
tanımadığımız biri bırakıp gitmişse oluyor, işte o zaman acil işimiz varsa!
Yandık!

İnanın
bazen beş yüz bin liralık, 1.000.000 liralık araba sahipleri bile

10
lira otopark parası vermemek için park halinde ki 2-3 arabanın çıkışını birden engelleyecek
şekilde bırakıp ortadan kayboluyor!

Ara
ki bulasın!

Bizde
öyle kötülük yapmayı seven insanlar değiliz arayıp çektirmeye de kıyamıyoruz,
sahibini bulalım diye kıvranıp duruyoruz.

Oldu
da biri mecbur kaldı arabasını çıkartabilmek için trafiği aradı ve araban çekildi!

Gelip
de ben yanlış yere park ettiğim, insanları mağdur ettiğim için arabam çekildi
demiyor!

Basıyor
yaygarayı!

Hele
sahibi bayansa ayıkla pirincin… Neyse!

***

A
be insan evladı kardeşim arabanı bırakıp madem çekip gidiyorsun insanlık namına
bari içeriden direksiyonun önüne bir kâğıda telefonunu yaz, ya da orada ki bir
esnafa bilgi ver, acil bir durum olunca seni bulabilsinler… Değil mi?

Değil
elbette, bu durum hem kolay hem de çok insani olduğu için herkese yakışmıyor!

***

Sadece
bir telefon numarası bırakma nezaketi de değil!

Misal
bir dönemeçte ya da sıkışan bir trafikte dönmek için uygun boşluğu bekleyen
veya tali yoldan anayola çıkmak için uygun boşluğu kollayan araçlara iyice
hızlanarak üzerine sürerek işi zorlaştırmak yerine, ayağımızı azık gazdan çekerek
bir ES vererek müsaade etsek…

Yaşamı
kolaylaştırsak, yarın bu insanlık bize de lazım olduğunda bulabilsek!

Biraz
insan olmanın gerekleri üzerinde dursak!

Sırf
bu yüzdendir ki akşam ana haberleri izleyemiyorum, bir yol verme yüzünden bile
kaç kişi birbirini öldürüyor ve ya öldüresiye dövüyor!

Galiba
bazı insanlar iş yerinde ve ya aile hayatında içinde bastırdığı bütün öfkeyi
direksiyon başına geçince kusuyor!

Biz
de tüm bunlara rağmen her fırsatta insanca yaşamak için gerekli insani erdemler
üzerinde durmalıyız.

Minibüste
ayakta duruyorsak yeni binenler olunca odun gibi dikilmemeliyiz yolun ortasına,
ya kenara çekilerek ve ya arkaya doğru giderek yeni binen insanlara yol
vermemizin gerektiğini birileri uyarmadan yapabilmeliyiz.

Tabi
tüm bunları çocuklarımıza da öğretmeliyiz!

Hayatı
kolaylaştıran, daha yaşanabilir kılan bu küçük erdemlerin İslam’ın şartlarından
değilse bile İnsanlığın şartlarından olduğunu bilmeliyiz.

 

Selam
ve dua ile.