İçki ve Sigara Vergileri Öldürüyor

105

Türkiye’de son iki
haftada 82 kişi sahte rakıdan hayatını kaybetmiş.
Ölümlere yol açan
sahte rakının, etil alkol yerine veya yanında metil alkol kullanılarak
üretildiği tahmin ediliyor.

Alkol ve sigara içmediğim için
şahsî ilgi alanım dışında olsa da bu toplumsal meseleye bigâne kalmayı doğru
bulmam.

KAÇAK İÇKİYE RAĞBETİN SEBEBİ ÖTV
ARTIŞI: Sözcü’de İsmail Saymaz bir uzman görüşünü aktardı: “Vergi Uzmanı Dr. Ozan
Bingöl, rakıdan alınan Özel Tüketim Vergisi’ndeki (ÖTV) artışın
insanları sahte rakıya yönelttiğini
ifade ediyor.”

2010 yılında 51,48 TL olan rakıdaki
ÖTV
279,29 TL’ye çıkmış. 10 yılda rakı fiyatı yüzde 443 artmış.

2019 yılında devletin tahsil ettiği
her 100 TL’lik ÖTV gelirinin 10 TL’si alkolden gelmekte
imiş. 2016 yılında
tahsil edilen her 100 TL’lik ÖTV’nin 5 TL’sinin alkolden gelirken, 3 yılda bu
oran iki katına çıkmış.

****

SİGARA VE İÇKİ VERGİLERİ OLMASA: 2020 Yılı bütçesine
göre, “Tütün mamulleri ve sigaradan ÖTV ve KDV olmak üzere 82 milyar TL, alkol
tüketiminden ise sadece ÖTV olarak 18 milyar TL toplamda
içki ve sigaradan
alınacak yıllık vergi
100 milyar TL” olarak planlanmış.

“Türkiye’de 806 bin kurumlar vergisi mükellefi bulunmakta olup, bunlardan
sadece 6 bin adet şirket kâr ederek, KV ödemektedir. Bu haliyle kurumlar
vergisi tahsilatı
(89 Milyar TL) sigara ve alkol üzerinden alınan
vergilerin altında kalmaktadır.”

Görünen o ki; Devleti ayakta tutan en
önemli gelir kaynağı içki ve sigara imiş.

Bir latife etmenin tam zamanı: Bir
Yeşilaycı olarak, içki ve sigara kullanan vatandaşlarımıza, devlet
bütçesine muazzam katkıları sebebiyle, en derin saygılarımı sunuyorum.
J

****

SARMA TÜTÜN YAYGINLAŞTI: Vergileri çok
artınca sigara yerine sarma tütün kullananlar da artmış. Kaçak
sigara konusunda alınan tedbirler yüzünden yasadışı sarmalık tütün ticareti
yaygınlaşmış. “Sarmalık tütün piyasası yüzde 20 gibi yüksek bir seviyeye
çıktığı değerlendiriliyor. Yasadışı sarmalık tütün yüzünden devletin
yılda yaklaşık 15 milyar TL gelir kaybına uğradığı tahmin ediliyor.”

Kaçak sigara da
yüzde 9 oranında
olduğuna göre, devletin vergi kaybı yaklaşık 22
milyar TL
civarında olduğu tahmin edilebilir.  

Bir de geçimini yasal sigara satışından
sağlayan 150 bin bakkal esnafının
iş ve gelir kaybını düşününüz. 

Bu yüzden devlet yasadışı sarma sigara satışını yasakladı.
“Bu türde satış yapanlar 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile
yargılanacak.”

****

CEZA YETERLİ DEĞİL: Sadece cezai tedbirlerin yeterli olmadığı
açık. Sigara ve içki üzerindeki bu ağır vergi yükü oldukça, vatandaşın
sağlığını ve hayatını riske atmak pahasına da olsa yasa dışı kaynaklara
yöneleceği görülüyor.

İktidar bu vergi kaynağına yüklenmekten başka
çare bulamıyor.
Ama sigara ve içkide vergi oranları arttıkça
tahsilat çoğalmayacak gibi.

İktidarın sigara ve içkiden alınan vergiler
sebebiyle
ölenleri de görmesi lazım.

Alkol ve sigaradan nefret ederim. Ancak
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tiryakileri rahatlatacak ama aynı zamanda kaçak
sigara ve içkiyi azaltacak bir vergi düzenlemesi
yapması gerektiğini
düşünüyorum.

****************************

Padişahların Şarap
Alışkanlığı

Ak Parti kitlesi Osmanlı
padişahlarını
adeta kutsallaştırmayı ve Yavuz Selim’den sonra
gelenlerin aynı zamanda halife olmaları sebebiyle, onları birer günahsız
dini otorite gibi
görmeyi sever.

Oysaki kaynaklara göre, “Osmanlı
padişahları içinde şarap içmeyen çok azdır.”

İlber Ortaylı bazı padişahların
içki düşkünlüğü hakkında şu bilgileri veriyor: “Dördüncü Murad hem
içki içer hem de bazen afyon kullanırdı.”  

İkinci Abdülhamid veliahtken
bazı içkileri ölçülü bir şekilde içer, kardeşi Vahdettin’e de ikram eder. Ama
sonra keser. Abdülhamid esrar da içerdi.” “Fatih‘in biraz içtiği
anlaşılıyor. İkinci Selim içiyor.”

“Birinci Selim asla içmiyor. Sultan
Reşat
fevkalade dindar, içmez. Muhteşem Süleyman‘ın içkiyle tütünle
bir alakası yoktur.”

Murat Bardakçı’nın yazdığı köşe
yazısında açıkladığına göre, Halife Abdülmecid Efendi, 1920’li senelerde
bir risale kaleme almış. Bu risalede “Osmanlı Devleti’nin çöküşüne
sebep olan dertlerin başında, içki gelir”
diye yazmış. 

Son Halife Abdülmecid Efendi bu
risalede, ataları olan Osmanlı Padişahlarının içki alışkanlığına dair bilgiler
vermiş:

2. Bayezid’in içki düşkünü olması
felaketini hazırladı. Sefih bir serhoş olan 2. Selim, Kıbrıs şarabı ile
serhoş olup, başını eski sarayda hamam mermerlerine çarparak parçalamıştı”
demiş.

3. Murad ve 4. Mehmed için “Her türlü
rezaleti icra ederek Osmanlı Devleti’nin azametli saltanatını çöküşe mahkûm
etmişlerdir”, 3. Ahmed için “padişahın eğlenceden başını kaldırıp
devletin ufkunu görmeye zamanı yoktu”; 2. Mahmud için “çelik gibi
vücudunu tahrip etmek için bir de içkiye müptelâ olmuştu” ifadelerini
kullanmış. 

Buna karşılık “Pederim olan Abdülâziz Han Hazretleri
bu gibi ahlâk zaaflarından hiçbirine müptelâ değildi. Hatta ağzına hayatı
boyunca bir damla olsun içki koymadığı gibi tütün de kullanmazdı” bilgisini
vermiş.

Rıza Zelyut, “Osmanlı
İmparatorluğu’nun içki vergileri ile ayakta kaldığını”
belirtip, “içki
vergilerinden mahrum kalmamak için padişahlar içkiyi yasaklayamamıştır”
demektedir.

Son Halife Abdülmecid’in de gençliğinde
(şehzadeliği döneminde) şarap içen biri olduğu gibi, “nü” denilen çıplak
insan resimleri çizdiği
bilgisini de dahil edelim.

Demek ki, “Padişah Efendilerimiz” de “günah
işleme özgürlüğünü”
doya doya yaşamışlar.

Ama bu bilgileri “Osmanlı çocuğuyuz”
diyerek padişahları bütün kusurlarıyla savunan ve Mustafa Kemal Atatürk’ü “ayyaş”
diye aşağılayanlar bilmez veya görmezden gelir.

Demek ki, devletimizi yönetenlerin şahsi
kusurları ve meziyetleri yerine, “yetkilerini hukuka uygun olarak ve kamu
yararına mı kullandı?”
ona bakmak gerek.

 

Önceki İçerikGüz işte
Sonraki İçerikAsalet Eğitimi
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.