İ’caz ve Îcaz Olan Kitap

104

Kur’an’ın mucize oluşu / benzerini yapmakta herkesi acze
düşüren İ’CAZı; az sözle çok mânâ

     İfade etmek demek
olan veciz / özlü sözlerle ifade kabiliyeti, yani konuları ÎCAZ ile

     Dile getirmesi,
sahip olduğu şu hususlardan ötürüdür.

     Kur’an’ın i’cazı:

     Lâfzın / sözünün
fesahati / açık ve akıcı olmasından,

     Nazmının /
kafiyeli, vezinli sözünün cezaleti / âhenkli, güzel ifadesinden,

     Mânâ ve anlamının
belâgati / sözünün yerinde sarf edilmesinden,

     Mefhumlarının /
sözünün ifade ettiği mânâların bedaati / yeni, güzel ve orijinal olmasından,

     Mânâyı dolaylı
olarak anlatan güzel sözlerinin, yani mazmunlarının beraati /

     Hem güzel hem de
üstün olmasından,

     Üslûbunun / ifade
tarzının garabeti / garip ve şaşırtıcı kelimeler kullanmasından tevellüt eden /

     Meydana gelen
nakş-ı acip oluşundan / görülmedik, şaşırtıcı, hayran bırakıcı, İlahî bir ifade

     Nakşı
olmasındandır. Çünkü Kur’an:

     Kevnî / kâinatla,
oluşla ilgili İlâhî emirlerdeki gayptan / bilinmezden bahseder.

     İlâhî
hakikatlerdeki gayptan / bizce meçhul kalan bilgiden söz eder.

     Mazideki gayptan /
geçmişteki olup bitenlerden haber verir.

     Müstakbeldeki
gayptan / gelecekte olacaklardan dem vurur.

     Kısaca Kur’an:

     İlmü’l-guyup /
bilinmeyene ve görülmeyenlere dair ilimleri ihtiva eden /

     İçine alan
meçhulleri mâlum eden İlâhî bir kitaptır.

     Kur’an:

     Arapça tarz ve
usullere uygun sahih / doğru, kusursuz ve mükemmel lâfız ve sözler içerir.

     Nazar-ı belâgatte / güzel ve etkili ifade
açısından, herkesin güzel bulup beğendiği,

     Makbul cümlelere
yer verir.

     Şer’î, dinî ve
Rabbanî kanunların hikmetine münasip / uygun, pek vâsi /

     Pek geniş vücuh /
vecihleri, hususları, ihtimal ve olasılıkları ihata eder / içine alır.

     Mânâ bakımından
meşarib-i evliyanın / velîlerin meşreplerini,

     Evliyanın tespit
ve hizmet tarzlarını ve mesleklerini seçmelerinde onlara önayak olur.

     Ezvak-ı ârifînin /
marifet ve hakikat mertebesine erişen,

     Üstün görüşlü
kimselerin zevklerinin, yegâne / tek kaynağıdır.

     Mezahib-i
sâlikînin / müritlerin tarikate sülûk edenlerin /

     Girenlerin; usul
ve metotlarını aldıkları bir danışmanlık görevi yapar.

     Mesalik-i
fukahanın / fıkıhçılar / İslâm hukukçularının takip ettikleri yolları,

     İçinde buldukları,
kutsal bir başvuru merkezidir.

     Turuk-ı
mütekellimînin / kelam âlimlerinin takip ettikleri yolların menbaını teşkil
eder.

     Daha bunlar gibi nicelerinin meslek, meşrep,
usul ve metotlarını

     Bilmekte, bulmakta
ve tespitte en büyük yardımcısı,   

     Onlara ışık tutan
en gür kaynağı ve projektörüdür.

     Ahkâm / hükümler,
kanaatler cihetiyle, hakaik-ı ahvali / gerçek durumları,

     Desatir-i saadet-i
dâreyn / dünya ve âhiret saadetini kazandıran kural ve prensipleri,

     Vesail-i terbiyeyi
/ terbiye vesilelerini, eğitim yollarını,

     Revabıt-ı hayat-ı
içtimaiyeyi / toplu yaşama ve sosyal hayat bağlarını istiab eder /

     Kapsar ve içine
alır.

     İlmi cihetiyle
ulûm-i kevniyeyi / kevnî ilimleri, kâinat ve dünya ile ilgili bilimleri,

     Ulûm-i İlâhîyeyi /
dinî ilimleri istiğrak eder / kapsar, içine alır.

     Velhasıl Kur’an:
Makasıd / maksat ve gayeler cihetiyle; muvazenet /

     Dengelilik ve
ıttırat / düzgün tarzda olmayı ve desatir-i fıtrata /

     Yaratılış
kanunlarına mutabakatından / uygunluğundan neş’et eden /

     Meydana gelen
harikulâde bir câmiiyet / olağanüstü kapsamlılık gösteren kutsal bir kitabdır.

Önceki İçerikAnkara’da Saraçoğlu’na Lütfen Kıymayın
Sonraki İçerikTârih Ana Bilim Doç. Dr. Nasrullah Uzman ile Türkiye’nin Sınır Güvenliği Açısından Suriyeli Sığınmacılar Meselesi’ni Konuştuk.
Avatar photo
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.