Hortlayan Irkçılık ve Ötekileştirme

80

Türk Milleti mümkün olduğu kadar kamplaştırılmaya çalışılıyor. Cumhuriyetçi -Osmanlıcı, Dersimci-Dersim karşıtı, Alevi-Sünni kutuplaştırması gibi örnekler gitgide çoğalıyor. Maksat yeni “ötekiler” yaratmaktır. Alevileri bağlı oldukları Cumhuriyet ve Atatürk aleyhtarı cephenin parçası yapabilmek için oyunlar oynanıyor. Bunun için Dersim kullanılıyor. Devlet adamı ciddiyeti ile bağdaşmayan ucuz ve basit politikalardan uzak durulmalıdır. İhanet dağdan şehre indi ve KCK adını aldı. Küresel patronun uygun bulacağı bir zamanda sokaklarda devlet güçleri ile çatışmalar çıkabilir. “Arap Baharı” devam ettirilebilir. Aslında biz “Arap Baharı”nın birincisini Osmanlının çöküş ve parçalanma döneminde yaşamıştık. Bugünlerde de İkinci Tanzimatı yaşıyoruz.

“KCK ile PKK aynıdır. KCK’dan da özür dilensin” diyen malûm etnik ırkçı partinin başkanı yanlış bir şey söylemiyor. PKK ile KCK aynıdır. Ancak ciddi bir yönetim bu kadar tavizci ve vurdumduymaz olmaz. Barzani ve Talabani gibi yaratıkları arabulucu kabul etmez. Oslo’da örgütle müzakereye oturarak Devletin itibarını zedelemez. Ülkemiz yine masa başında terör örgütünü bize karşı kullananlara, sözde dost ve müttefiklere yenik düşürülmeye çalışılıyor.

Diğer taraftan, bu kadar değerli Osmanlı padişahı varken tavizci ve Batı çıkarlarına hizmet eden, zevk-ü sefa düşkünü Abdülmecit üzerinde duruluyor. Her halde, anma sırası İngiliz Muhipler Cemiyeti Başkanı Sait Molla, ihanet merkezi Ali Kemal ve işbirlikçi Sadrazam Damat Ferit‘e de gelecek. Türkiye’ye hakaret edenler, ihanet edenler nedense hep el üstünde tutulur. Bundan dolayı Nobel kazandırılan bir Pamuk yazarımız Ermenileri ve Kürtleri kestiğimizi söyleyebilmişti.

Son günlerde de Milli Devlet ve Cumhuriyetle yapılan kavga Dersim üzerinden sürdürülüyor. Dersim bir isyandır; başkaldırıdır. Halk bundan zarar görmüş ve bizzat isyancılarca öldürülmüştür; malına el konulmuştur. T.C. de devlet olmanın gereği olarak egemenlik haklarını kullanmış ve gereğini yapmıştır. Bundan zarar gören sivil vatandaşlar da olmuş olabilir. Ama neticede silahlı isyana kalkışanlara devlet karanfil çiçeği sunacak değildi.

Egemenlik hükmeden, buyuran, buyruğunu yürütebilen üstün bir gücü ifade eder. Egemen bir siyasi güç kendi yetki alanında herhangi bir üst otoriteye bağlı ve bağımlı olmayan güç demektir.[1] Hiçbir ciddi devlet egemenliği paylaşmaz, paylaştırmaz. Milli egemenliğin tecellisi dış baskı ve dayatmaları dışlayabilme gücüdür. Bu bakımdan, yapılanlar devlet olmanın bir gereğidir. Bakalım yeni Anayasa çalışmalarında devlet olmanın gücünü gösterebilecek miyiz?

Bugün bölücü ve ırkçı terör örgütü ne yapıyorsa; o dönemde de genelde dış destekli büyük toprak ağalarının güdümündeki eşkiya aynı şeyi yapmıştır. Birçok askerimiz de şehit düşmüştür.

Geçen hafta İstanbul’da önemli bir Şûra düzenlenmişti. 37 Aydınlar Ocağı’nı bir araya getiren Aydınlar Ocakları 37. Şûrası sonuç bildirisi ve anayasa ile ilgili tespit ve teklifler internetten izlenebilir. Bu Şûraya, hazırlanan anayasa taslağı ağırlığını koydu. Ekonomik durum (dış borç, cari açık ve bilhassa sıcak para) ve ciddi bir eksen değişikliği yaşayan dış politika konuları üzerinde duruldu. Bedelli askerlik, vicdani ret, vatandaşlarımıza karşı yurt dışında artan ırkçı saldırılar, Devletimizin milli ve üniter yapısını bozmayı hedefleyen yeni anayasa tuzağı ve kadına şiddet ele alındı. Prof. Dr. Turan Yazgan, Prof. Dr. Oktay Aslanapa, Prof. Dr. Orhan Türkdoğan ve Osman Sınav‘a “Türkiye’nin Ayyıldızları Ödülleri” verildi.

Delegelere 1453 Panorama Müzesi gezdirildi ve Türk Musikisi konserleri verildi.

 


[1] Feyzioğlu, Turhan, “Atatürkçülük ve Millet Egemenliği”, Atatürkçü Düşünce, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Anakara 1992.

Önceki İçerikDolandırıcı; M.C. ile (90) Günlük Kovalamaca
Sonraki İçerikBir Rizeli’nin Dersim’e Bakışı (Ya da Dersim’in Kredi Notu)
Avatar photo
1944 İstanbul doğumludur. Orta Öğrenimini Maarif Kolejinde, yüksek öğrenimini İktisadî ve İdari Bilimler Yüksek Okul'unda tamamlamıştır. 1967'de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne asistan olarak girmiştir. Ord. Prof. Dr. Z.F. Fındıkoğlu'na asistanlık yapmıştır. 1972'de "Bölgelerarası Dengesizlik" teziyle doktor, 1977'de "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" teziyle doçent, 1988'de de profesör olmuştur. 1976 Haziranında yurt dışına araştırma ve inceleme için giden Erkal 6 ay Londra ve Oxford'ta inceleme ve araştırmalar yapmış, Doçentlik hazırlıklarını ikmal etmiştir. 1977 yılında hazırladığı "Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri" isimli Eğitim Sosyolojisi ve Eğitim Ekonomisi ağırlıklı tezle Doçent olmuştur. 1988'de Paris'de, 1989'da Yugoslavya Bled'de yapılan milletlerarası UNESCO toplantılarında ülkemizi birer tebliğle temsil etmiştir. 1992 Yılında Hollanda'da yapılan Avrupa Konseyi'nin "Avrupa'da Etnik ve Cemaat İlişkileri" konulu toplantısına tebliğle katılmıştır. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi dışında dönem dönem Harp Akademilerinde, Gazi Üniversitesi'nde, Karadeniz Teknik (İktisadi ve İdari Bilimler Yüksek Okulu) ve Marmara Üniversitelerinde de derslere girmiştir ve konferansçı olarak bulunmuştur. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü ve İktisat Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı, Metodoloji ve Sosyoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü, İstanbul Üniversitesi Senato Üyesi, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı ve İstanbul Türk Ocağı üyesi olan Prof. Dr. Erkal'ın yayımlanmış ve bir çok baskı yapmış 15 kitabı ve 700 civarında makalesi vardır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde Pazar günleri makaleleri yayımlanmaktadır. Prof. Dr. Erkal evli ve üç çocukludur. Dikkat Çeken Bazı Kitapları : Sosyoloji (Toplumbilimi) (İlaveli 14. Baskı), İst. 2009 Orta Teknik Eğitim-Sanayi İlişkileri, İst. 1978 Bölgelerarası Dengesizlik ve Doğu Kalkınması,(2. Baskı), İst. 1978 Sosyal Meselelerimiz ve Sosyal Değişme, Ankara 1984 Bölge Açısından Az Gelişmişlik, İst. 1990 Etnik Tuzak, (5. Baskı), İst. 1997 Sosyolojik Açıdan Spor, (3. Baskı), İst. 1998 İktisadi Kalkınmanın Kültür Temelleri, (5. Baskı), İst. 2000 Türk Kültüründe Hoşgörü, İst. 2000 Merkez Binanın Penceresinden, İst. 2003 Küreselleşme, Etniklik, Çokkültürlülük, İst. 2005 Türkiye'de Yolsuzluğun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, Etkileri ve Çözüm Önerileri (Ortak Eser), İst. 2001 Ansiklopedik Sosyoloji Sözlüğü (Ortak Eser), İst. 1997 Economy and Society, An Introduction, İst. 1997 Yol Ayrımındaki Ülke, İst. 2007 Yükseköğretim Kurumlarının Bölgelerarası Gelişme Farklılıkları Açısından Önemi ve İşlevleri, İTO, İst. 1998 (Ortak Araştırma)