Gayur, Yorulmaz Yazar ve Belgeselci İ s m a i l K a h r a m a n

72

Olmuş ona ilham ve cesaret kaynağı Evliya Çelebi

Ve daha asırlarca izinden gidilecek O Büyük Nebi

 

Bitmeyen bir istek sönmeyen millî ve dinsel bir arzu

Sanki için için yanan yüreğine serpilen bir su

 

Arıyor hiç usanmadan yıllar var ki Atalar izini

Zamanı boşa harcamıyor hiç dövmemek için dizini

 

Asla yorulmak bilmeyen çok gayur mahir bir seyyah

Çıkmıyor ağzından pişmanlık göstergesi hiçbir ah

 

Etmek istemişti Rabbine oğlunu gözünü kırpmadan kurban

Hazreti İbrahim oğlu İsmaili tereddüt etmeden bir an

 

Aynı ismi taşıyan adaşı İsmail Kahraman

Işık tutuyor tarihe geçmişe vermeden aman

 

Mazinin parlak izleri peşinde ilerlerken adım adım

Atalarına lâyık olanlardan şüphesiz görüyor yardım

 

Ecdadın ihlâs ve samimiyetle geçen parlak geçmişi

Belli ki meçhule bırakmamış yaptıkları nice işi

 

Sanki hususî âlemine tutarak ışık huzmesini

İstemişler eski yeni yurdu karış karış gezmesini

 

İsmail Kahraman’ın yaptığı gerçek bir kahramanlık

Aldığı manevî zevkler asla değil öyle bir anlık

 

Asil bir milletin mübarek vatanlardaki maddî manevî izler

Doyumsuz seyir ve gaşyeden mânalara gark olalım diye bizler

 

Geçmişi hatırlatıp geriye baktıran yazılar

Gerçekleri örten mazi perdelerini aralar

 

Bir yel estirip ta uzaklardan getirip nice rayihalar

Serer önümüze yaşadıklarımızdan ya sevinç ya ahlar

 

Mazideki hayatımızdan her an olur bir merdiven

Marifet makamına yükselterek vermek için güven

 

Bu gerçek için değil midir Erenlerin dedikleri

Lütuf da kahır da olsa hoştur Rabbin tüm ettikleri

 

Duyuruyor gösteriyor okura İsmail Kahraman şahitliğini geçmişin

Oluyor İsmail Kahraman şahidi tarihin derinliklerden güne inişin

 

 

Önceki İçerikKIBRIS DOSYASI (BM ve AB tarih sürecinden yansımalarıyla) (4)
Sonraki İçerikSavrulan Türkiye
Avatar photo
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.