Dua -1

99

Dua insanların istek, dilek ve şikâyetlerini Allah (cc) a iletmeleri Allah ile iletişim halinde

olmalarıdır.

Dua genel olarak iki kısma ayrılır:

A ) Fiili dua

B )Kavli dua

Kavli duayı da iki kısma ayırmak mümkündür

A ) Hayır dua

B ) Beddua

Dua deyince halk arasında akla gelen hayır duadır.

Dua aynı zamanda bir ibadet hatta Hadisi şerifin ifadesiyle ‘ibadetin özüdür.

Duada insan açısından iki önemli husus vardır.

1 –  İnsan kul olduğunu hatırlar

 İnsan eğitimine kültürüne makamına mevkisine şöhretine zenginliğine rağmen

Aciz olduğunun gücünün her şeye yetmediğinin,

‘Alçak dağları ben yarattım’ edasının insana yakışmayacağının farkına varır.

İnsan olduğunu hatırlar.

İnsan duayı unutursa kulluğunu da unutur.

Firavunlaşmaya başlar.

Firavunda duayı unutmasaydı Firavun olmazdı!

2 – Duada Allah (cc) ın büyüklüğünü kabullenme vardır.

İnsanlara kendi acziyetlerini ve başkasının büyüklüğünü kabullenmeleri zor gelir.

Bu kabullenilmesi güç olan bir durumdur.

 İşte burada nefsin dizginlenilmesi nefis terbiyesi söz konusudur.

Nefis dizginlenmezse Firavunlaşma başlar.

İşte o zaman insanların hem dünyaları hem de ahretleri berbat olur.

Namaz kılmak için abdest almak nasıl ön şart ise duanın kabulü içinde bir ön şart vardır!

O da fiili duadır.

Fiili dua çok önemlidir buna dikkat edilmesi gerekmektedir.

Buna dikkat edilmediği takdirde Bektaşi mantığıyla hareket edilmiş olunur.

Günümüzde Müslümanların yaptığı da budur.

Malum Bektaşi’ye sormuşlar; “Abdestsiz namaz kılsak olur mu?”diye,

O’da,”Ben kıldım oldu bile” cevabını vermiş.

Fiili duada kavli duanın abdestidir.

Fiili dua nedir?

Üzerimize düşen görev ve sorumluluklarımızın idrakinde olup onları yerine getirmektir.

Allah (cc) yeryüzünde birtakım kurallar koymuştur.

Buna Sünnetullah da denir.

Yeryüzünde gerçekleşen her şey bu kanunlara uygun olarak gerçekleşir.

Sebeplere sarılmak tedbirini almak takdiri Allah(cc) bırakmak,

Bu kurallar dua içinde geçerlidir.

Duanın samimiyet, tevazu ve ihlâs ile yapılması çok önemlidir.

Aynı yâda benzer ifadeleri döndürüp döndürüp tekrarlamanın gereği yoktur.

Sade duru ve dinleyenler tarafından anlaşılır olmasına dikkat edilmelidir.

Aksi durum hem cemaati sıkar hem de ihlâsa zarar verir.

Duada bir diğer önemli hususta bencillikten uzak olmasıdır.

Yanı sadece kendimiz ve yakınlarımız için değil !

Tüm Müslümanlar için hatta tüm insanlar için dua edilmelidir.

Hatta Zalimler için bile dua etmek gereklidir.

Zalimin zulmünün son bulması hidayete ermeleri içinde dua edilmelidir.

Allah(cc) ın rahmeti boldur taksim edilmekle azalmaz.

Zulmü de hayatın bir parçası haline getirmemek gerekir.

Unutmamak gerekir ki Hz Ali (ra)deyimiyle zalimlerin en büyük yardımcıları mazlumlardır.

Müslüman gerektiği zaman kaşını çatmasını da suratını ekşitmesini,

Hatta gerekiyorsa iki seksen uzatmasını da becerebilmelidir.

Zalimlere karşı Yunus meşrep olunmaz!

Yunus o sözü diğer yanağını gösterdiğinde utanıp da hatasının farkına varacaklar için söylemiştir.

Ar damarı çatlayan insanlıktan nasibini almayan elinde yağlı kement olanlara boyun uzatmak,

zalimin zulmünü artırır.

Zalimden merhamet dilenmek zillettir, zillette Müslüman yakışmaz.

Zalimlere nasıl dua edilmesi ile ilgili bir anekdot anlatayım;                                                                                                          

 Devam Edecek…