Domuz Gribi (A/H1N1) Salgını ve Grip- İnfluenza

64

Bulaşma; insandan insana solunum yolu ile bulaşarak yayılan bir hastalıktır. Endemiler  (küçük bölgeli yayılma ) halinde her zaman ve her yerde görülür. 3 – 5 yılda bir epidemi (geniş bölgeli yayılma ) daha uzun aralıklarla pandemiler (ülkeler arası yayılma ) yapar.  A/H1N1 virüsü pandemi yapması beklenen bir virüs olup DSO (Dünya sağlık örgütü) bu yönde bir alarm vermiştir.

Etkeni inflüenza virüsüdür. A,B ve C olmak üzere üç tipi olan RNA grubu virüslerdir. A/H1N1 virüsü, domuzlarda hastalık yapan bir virüs iken yapı değiştirerek insanlarda hastalık yapıcı ve bulaşıcı özellik kazanmıştır.  Griplerin yapmış oldukları epidemilerde değişik serotipler etken olabildiğinden bu alt tip serotiplerinin korunma için üretilecek aşılara yansıtılması gerekmekedir.

İnflüenza virüsü dış etkilere dayanıksızdır. Güneş ısısına hassas, ultraviyoleye dayanıksızdır.56 C ‘ de birkaç dakikada inaktive olur. Sabunlu suda 30 saniyede aktivitesi düşer.

İnflüenza salgınları mevsimlerle ilgilidir. Salgınlar ısının fazla iniş çıkış yaptığı zamanlarda görülür. Irk ve cins ayrımı yoktur. Çocuklar ve gençler daha duyarlıdır. Yaşlılar,
kronik kalp-akciğer hastalığı olanlar, diyabetliler, kemoterapi görenler, immun yetmezliği olanlar hastalıkta risk grubudurlar.

Hastalığın inkübasyon dönemi kısadır. 1- 2 günde gelişir. Domuz gribinde ise 5 -10 gündür. Hastalık prodomsuz bir şekilde üşüme, titreme ile ateşin 39 – 40 C’e çıkması şeklinde başlar. Baş ,oynak ve adale ağrısı, halsizlik ,bitkinlik şeklinde sürer. Boğaz ağrısı ve yanması şikayetleri ile gelişir. Bazen bulantı ve kusma görülür. Belirtiler salgınlar arasında farklılık gösterir. En bariz belirtisi ateştir ateş 3 – 4 gün kadar sürer. 2. günü sabahı düşüp akşamı tekrar yükselir. İlave enfeksiyon olmazsa 4. günü ateş genellikle düşer. Nispi bir biradikardi  vardır. Genel şikâyetlerle birlikte üst solunum yolu sistemi şikâyetleri gelişir. Komplikasyonları da çoğunlukla solunum yolu ile ilgilidir.

Hastanın akibeti salgının şiddetine, hastanın yaş ve genel durumuna göre değişir. Hafif vakalarda mortalite (ölüm oranı ) % 0,1 ‘ i geçmezken pandemilerde %10 – 15 ‘e kadar yükselebilir. Bu sebeple A/H1N1 önemsenmeli ve koruyucu tedbirler ihmal edilmemelidir. Risk gruplarının öncelikli olarak aşılanması, hasta olanların ise gerekli istirahat dâhil tedbirleri uygulaması gereklidir.

Ateş düştükten sonra hasta bitkindir. Bu nedenle paçavra hastalığı da  denir. Bazen   2 Haftaya kadar etkisi sürer. Bu özelliği ile iş gücü kaybı etkisi yüksek bir hastalıktır. İnflüenza hastalıklarında komplikasyonlar önemlidir. Vaka kayıpları bunlarla paralellik gösterir. Bronkopnomoni, pnomoni, sinüzit gibi solunum yolu komplikasyonları önceliklidir. Toksik etkisi ile myokardit. glomerülonefrit gelişebilir. Bazen menengoansefalit, nevrit. polinevrit gibi sinir sistemi komplikasyonları görülebilir. Hastalığa yakalananların 3 – 4 gün içinde iyileşmemeleri veya bulantı-kusmada fazlalaşma veya nefes darlığı gibi şikâyetlerin eklenmesi halinde mutlaka doktor kontrolünü gerektirir.

Teşhis tekli vakalarda güçtür. Kesin teşhis virolojik araştırma ile belirlenir. Kronik belirtilere ilaveten nispi bradikardi ve lökopeni önemlidir. Özel serolojik testlerle kesin teşhişi konulabilir. Tedavi spesifik değildir. Yatak istirahati, hijyen kaidelerine dikkat. klinik belirtileri komplikasyonları düşünerek takip etmek lazımdır. Beslenmede sıvı ağırlıklı bir beslenme tercih edilir. Pyromidon türevlerinden yararlanılır. Antibiyotikler komplikasyona meyil olursa verilir.

Korunma ; inflüenza kontajiyöz bir hastalık olduğundan toplum ve ferdi hijyen kurallarına bu dönemde dikkat etmek gerekir. Hastaların derhal istirahate alınması faydalıdır.
Toplu yaşanılan yerlerin temizliği ve havadar olması daha da önem kazanır. Hasta kişilerin toplu gruplardan uzak durması, el sıkışmaması gibi ikili ilişkilerden sakınması, selamlaşmada
öpüşmemek gibi basit tedbirler önemlidir.

Kişisel korunma için inflüenza aşısı geliştirilmiştir. Bir tip diğerine bağışıklık sağlamadığı için polivalan aşı olmalıdır. Aşılama risk gruplarına yapılmalıdır. Bunlar kronik hastalığı olanlar, kalp hastalıkları, diyabetikler, hamileler, immun yetersizliği olanlar ve yaşlılardır. Aşı tek doz yapılır. Aşılama ilk 2 -3 hafta içinde bağışıklık sağlar. Aşılama sonbaharda ve her yıl tekrarlanarak uygulanmalıdır.

Alerjik reaksiyonları olanlara aşı yapılmaz. Tetanoz proflakasisi esnasında da aşı tehir edilmelidir. Aşılanmalarda bazı vakalarda lokal. bazılarında ise genel döküntü şeklinde yan etki gözlenir. Aşılanmanın genel yapılması şu anda önerilmemektedir.Risk grupları dışında , iş gücü kaybı riskine karşı , özellikli yerlerde çalışanlara da aşılama yapılabilir.

Enfeksiyon hastalıklarında öncelikli prensip  bulaşma yollarını azaltmak ve ortadan kaldırmaktır. Diğer önemli bir prensip vücut mukavemetinin sağlanması ve geliştirilmesidir. Bunlara dikkat eder, öncelikli olarak da risk gruplarını aşılatarak bu salgını en az zararla atlatırız. Aşırı lakaydilik veya aşırı titizlikten ziyade Tıp ilminin bize öğrettiklerine uymak sağlığımızın sürdürülmesi için yeterlidir.

Sağlıklı günler dileğiyle.