Bayram

98

Bu yıl da önümüzdeki Kurban Bayramı’yla gelen dokuz günlük uzun bir tatil dönemi var. İçinde bulunduğumuz yoğun değişim çağının bayramları etkilediği, davranışlarımızı değiştirdiği gözlemlenmektedir. Eski bayramları yaşamış olanlar giderek bu farklılaşmayı daha fazla hissetmektedirler.

Günümüzde bayramlar, özellikle büyük kentlerde yaşayanların bir bölümünce tatil gibi algılanıyor. Uzaklara gitmek, ılıcalara, deniz kenarlarına, kayak merkezlerine ulaşmak ve oradaki otellerde konaklamak, eğlenmek için bayramlar  fırsat olarak değerlendiriliyor.

Oysa bayramlarımızın kendine özgü  ritüelleri vardır ki yaşatılması kuşaktan kuşağa aktarılması gerekmektedir. Bunun anlamı kültür zenginliğimizin önemli bir kesitinin tüm renklilikleriyle korunması ve gelecek nesillere ulaştırılmasıdır.

Bayram öncesi başlayan hazırlıklar, arife günü akşamına kadar devam eder. Ziyaretçilere, geleceklere ikram edilecek yemekler, tatlılar, şuruplar hazırlanır. Ev baştan aşağı temizlenir, bayram traşı, hamamı, yeni giysiler alma işleri tamamlanır.

Bayram sabahları gerekli dinî görevler yerine getirilir. Yeni elbiseler giyilir ve bayramlaşmaya gelecek konuklar, akrabalar, eş ve dostlar beklenir.

Mahallenin davulcusu, sucusu, temizlikçisi, kapıcısı, çocukları şeker ve bayram harçlığı için gelirler. Pırıl pırıl yüzleri, tertemiz giysileri ve gülen gözleriyle bayramınızı kutlarlar.

Hele hasretle beklediğiniz çocuklarınıza ve sevdiklerinize kavuşmanızın onlara sarılıp öpmenizin, hasret gidermenizin ve onları etrafınızda, yanınızda görmenizin vesilesi olan bayramlarımız ayrıca  ölçüsüz mutluluğumuzun nedenidir.

Torunların el öpmeleri karşılığında büyüklerin güzelim mendillerin arasına sıkıştırarak verdikleri bayram harçlıklarının zerafet ve kibarlığı da bayramlarımızın bir başka inceliği ve güzelliğidir.

Bu kurban bayramının da çok özel ve kendine özgü töre ve âdeti, asırlardanberi devam edegelmektedir. Halen kentlerimizde ve kırsal alan yaşantımızda  uygulanan kurban kesme ibâdeti aynı zamanda da yetkili hayır kurumları vasıtasıyla yerine getirilmektedir.

Koşulları uygun olan konutlarda yaşayanların, bayramdan bir süre önce alarak eve getirdikleri kurbanlık koyunlar, ev halkının ve bilhassa çocukların heyecanla karşıladıkları yeni bir sevgi seline vesile olurdu.

Ancak, bayramda yerine getirilen kurban kesme işlemi evde belli bir süre hüzne neden olurdu. Çocuklar büyüdükçe kurban bayramının gerekçesini ve felsefesini, dinî bakımdan önemini öğrenirlerdi.  

Bayramlar sürelerince töreleri, âdetleri ve kuralları ile çok ihtiyaç duyduğumuz hoşgörü, barış, yardımlaşma, kavuşma ve mutluluk günlerimizdir.

 Bu nedenle, hepimizin bayramları yaşamamız ve yaşatmamız gerekmektedir.