Avcı ve Simon

74

Hanefi Avcı ile Numan Kurtulmuş olayı arasında netice itibariyle bir benzerlik var mı?

Buraya dönmek üzere şimdilik bir nokta koyalım.

Taraflardan hiç birine angaje olmadan,

İnsaf ölçüleri dâhilinde,

Sorgulayan ama çamur atmayan,

İnancımıza uygun bir şekilde analiz yapmak istedim.

Şunu da baştan belirteyim.

Sayın Avcının gönül ilişkisini ben özel hayatın mahremiyeti açısından görmüyorum.

Bunu da O’na hiç yakıştıramadım

Başına gelenlerinde o sebeple olduğu kanaatinde değilim

Buraya da dönmemek üzere bir nokta koyalım.

Sayın Avcı avlandı mı?

Avlandıysa kimler avladı?

Devlet mi?

Cemaat mi?

Avcıyı cemaat avladıysa sebebi nedir?

Avcıyı avlayan cemaatse stratejik bir hata mı yaptı?

Devletse 35 sene niye bekledi?

Buraya da dönmek üzere bir nokta koyalım.

Sayın Avcı sıradan bir polis müdürü değildir

Emniyet teşkilatının üst düzey görevlerinde bulunmuş,

Ayrıca önemli operasyonlara imza atmış,

Kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim.

Ayrıca susurluk davalarında çetelere karşı mücadele etmiş,

28 Şubat döneminde demokrasiden yana tavır almış bir kimlik.

Dünya görüşü itibarıyla da milliyetçi ve muhafazakâr.

Çocuklarını cemaatin okullarında okutmuş bir isim.

1992 ve 1999 yıllarında emniyet içerisinde hazırlanan Fetullahçı polis müdürleri listesinde ismi yer almıştır.

 Bu vb sebeplerden dolayı Ak Parti iktidarına 2002 yılına kadar kızağa çekilen bir isim.

Ak Parti, geçmişte yapmış olduğu hizmetlerinden dolayı kendisi önemli görevlere getirmiş bir yönetici.

Bütün bunlar bir insanın hayatta hiç hata yapmayacağını ve suç işlemeyeceğini göstermez.

Ama siz suç olarak bula bula devletin görev amaçlı verdiği pasaportları sahte,

Ruhsatlı olup ta tarihi dolduğu halde süresi uzatılmayan silahları kaçak…

Dolayısıyla bu kişiyi de bir örgüt üyesiymiş gibi göstermeye çalışırsanız,

Buna da aklı başında kimse inanmaz.

Bu yaklaşım size duyulan güveni de zedeler.

Unutmamak gerekir ki Müslüman için hayat sadece bu dünyadan ibaret değildir.

Elbette cezayı gerektiren bir suç işlemişse akıbetine katlanmalı.

Ama şu anki akıbetin ben isnat edilen suçtan dolayı olduğu kanaatinde değilim.

Şimdi dönelim en başa,

Numan kurtulmuş ile Hanefi Avcının akıbetleri arasında nasıl bir benzerlik var? diye sormuştum.

Numan Kurtulmuşun akıbetinin sebebi neyse,

Hanefi Avcının uğradığı akıbetin sebebi de aynı yâda benzerdir.

Nasıl mı?

Numan Bey niçin partisinden ayrılmak zorunda kaldı?

Numan Bey karizmatik ve lider vasıflı bir genel başkandı.

 AK Partiden doğacak boşluğu dolduracak yegâne alternatifti.

Ama önüne iki seçenek konuldu

1 – Ya kayıtsız şartsız itaat edeceksin.

2 – Yâda çekip gideceksin.

Aksi takdirde partiyi iktidara taşısan bile bizim için potansiyel bir tehlikesin.

Birini seç,

Gerisi malum..

Aynı durun Sn. Avcı içinde geçerlidir.

Zaman zaman belki çoğu zaman cemaatin içerisinde olmuş

Onları tanıyan açıklarını bilenlerden,

Cemaatin emniyet ve diğer birimlerindeki yapılanmasını, legal varsa illegal işlerini bilen, raptuzapt altına alınmazsa cemaat açısından ilerde tehlike arz edebilecek ruhunda liderlik vasfı olan bir isim.

Kanaatime göre cemaatte Avcının önüne iki seçenek koydu

1 – Kayıtsız şartsız itaat.

Böylece varsa hatalarının üstü şimdiye kadar açılmadığı gibi bundan sonrada açılmayacak..

2 – Yâda İpini çekeriz sonuçlarına katlanırsın denildi.

Hanefi Avcıda ilerde başına gelecekleri bildiği veya tahmin ettiği için

Tedbir amaçlı o meşhur kitabını yazdı..

Sonuç malum.

Emniyet içerisindeki bu durum ilk defa Hanefi avcının başına gelmemişti.

Bu ve benzeri sindirme ve koltuk boşaltma operasyonlar daha öncede yapılmıştı.

Suç mu?

Kılıf bulmaktan daha kolay ne var.

Hanefi Avcının dediği gibi.

Eğer cemaat Avcıyı mahkûm ettirdiyse..

Büyük bir yanlışa imza atmış oldu.

Yani stratejik bir hata yaptı.

Her gün medyada Avcı ve cemaatle ilgili açık oturumla düzenleniyor.

Çarşaf çarşaf yazılar yayınlanıyor.

Böylece cemaatin emniyet içerisindeki yapılanması da deşifre oluyor.

Bu tartışma ve deşifre olayı sadece emniyetle sınırlı kalacak gibide değil.

Cemaatin saygınlığı ciddi ölçüde zedelendi ve kamuoyunda tartışılır hale geldi.

Elbette ki sol basında bu konu üzerine balıklama daldı böyle fırsat kaçırılmazdı.

Bundan sonra cemaat sadece dini hizmet,

Eğitim -öğretim faaliyetleri ve

Uluslar arası Türkçe olimpiyatlarıyla hatırlanmayacak…

Avcı olayı ve Onun iddiaları yönüyle de hatırlanıp tartışılacak.

BİZ İNANCIMIZ GEREĞİ SEVDİĞİMİZ İNSANLARIN HATALARINI

Sevmediğimiz insanlarında doğrularını görmemiz gerekir.

Hanefi Avcının iddialarından en dikkat çekeni emniyet içerisinde izinsiz olarak telefon dinleme olayıdır.

Tabii ki eğer doğruysa bu hukuk dışı olay cemaatin hepsini kapsamaz.

Fethullah Hocanın olayların hepsinden haberdar olduğu kanaatinde değilim.

Telefon dinleme işi beni de düşündürmedi değil.

Ben burada taraflardan bağımsız olayları kendi mantık ölçülerimle değerlendirmeye çalışıyorum.

Nihayetinde okuyan bağımsız düşünen olayları yorumlamaya çalışan bir insanım.

Medyanın bir bölümünde

Özelliklede cemaatin görsel ve yazılı medyasında her gün gizli bir ses kasetinin yayınlanması

Genelkurmayın, üst düzey bürokratların, Anayasa mahkemesi üye yâda üyelerinin aşağıya doğru birçok insanın telefon konuşmalarının dinlenerek kaydedilmesi

Gerektiği zaman servise sunulması…

Cemaat medyasının habercilikten öte olayların tarafıymış gibi yayın yapması dikkat çekici.

Eğer bu dinleme işini devlet suçluların cezalandırılması karanlıkların aydınlatılması adına yasal olarak yapıyor yâda yaptırıyorsa,

Cemadatında buna vatan millet adına taraf oluyorsa ne ala..

Elbette ki hepimiz yıllardan beri milletin bağrına çöreklenen karanlık yapıların şer odaklarının çökertilmesinden büyük mutluluk duyuyoruz.

Müsaade ediniz şöyle de bir endişemi söyleyeyim

Bu dinlemeyi eğer iddia edildiği gibi emniyet içerisindeki cemaatin derin yapılanması izinsiz olarak yapıyorsa,

AK PARTİ hükümetini çok zor günler bekliyor demektir.

Cumhurbaşkanının,

Başbakanın,

Bakanların ve milletvekillerinin zamanı gelince servis edilmek üzere

Dinlenmediğini kim nasıl garanti edebilir?

Zamanı gelenlerin ipi nasıl çekiliyorsa,

Zamanı gelince Onlarında ipi çekilecek demektir.

Çünkü siyasette ebedi dostluk ve ebedi küslük olmaz.

Hükümet bu durumun farkında değimli?

Gerekirse bu konuyu başka bir yazıda ele alırız.

Hanefi avcıya içerisinde bulunduğu durumdan dolayı sabır ve metanet diliyorum.

Günahlarına kefaret olsun.

Numan Kurtulmuş’a da halka ve hakka hizmet yolunda başarılar diliyorum.

Yolu ve bahtı açık olsun

Allah doğruların yardımcısı olsun.

Her türlü kötülüklerden de bu milleti korusun.

ÂMİN