Anne Baba, Gerektiğinde Çocuğunu Dövmeli mi?

115

Dövmek hiçbir biçimde bir cezalandırma yöntemi değildir. Şiddet, çaresiz kalan, çocuğu doğru yolla eğitemeyen ailenin çaresizliğidir.

Ruh sağlığı yerinde olan erişkinler, şiddet uyguladıktan sonra üzülürler ve çaresizlikleri artar. Yine de çocuk öğrenmesi gereken doğruyu öğrenmemiş olur.

Dayak, istenmeyen davranışların artmasına,  çocuğun anne babasınakarşıkorku, öfke ve kızgınlık içinde olmasına neden olur.

Saldırgan olmayı, sorunlarını şiddet yoluyla çözmeyi öğretir. Dayak yiyen çocuğun iç disiplini bozularak zayıf vicdan ve ahlak gelişimine yol açar.

Dayak ve zor kullanan anne baba;

1.Çocuğun kendilerine karşı korku, öfke ve kızgınlık içinde olmasına sebep olur.

2.Çocuğa saldırgan olmayı ve sorunlarını şiddet yoluyla çözmeyi öğretir.

3.Zayıf vicdan ve ahlak gelişimine yol açar.

 

-Şiddet şiddeti doğurur. Çocuğun anne babayı zorba olarak görmesine ve kendisinin de çocuğunu dövmesine yol açar. Sorunlarını dayakla çözebileceği düşüncesini öğrenir. Saldırgan davrandığı için dayak yiyen çocuk daha da saldırganlaşır.

-Dayak sadece engellemek istediğiniz davranışa değil, çocuğun tüm davranışlarına ket vurur.

-Dayak çocuğun yapılması istenmeyen davranışı yapmasını engellemez. Sadece yakalanmadan yapması gerektiğini öğrenir.

Doğruyu öğretemediğimiz, çocuğu durduramadığımızı anladığımızda, yetersiz kaldığımızı hissettiğimizde, beceriksizliğimize büyük bir hata daha katar ve şiddete başvururuz.

Çocuğa attığımız tokat, gücümüzün değil, güçsüzlüğümüzün en son noktasıdır. Çaresizliğimizden başvurduğumuz şiddet, bizi rahatlatacağına çaresizliğimizi artırır.

Çünkü çocuk yanlışın ne olduğunu anlamadığı için aynı şeyi tekrarlayacak, öfkelenecek, şiddeti bir iletişim şekli olarak öğrenecek, kullanacak ama bizim istediğimiz davranış değişikliği olmayacaktır.

Yapamadığımız için, yetersizliğimiz için öfkelenir, sonra pişman oluruz. Hatta dövdükten sonra, çocuğa fazladan bir şeyler vermeye, böylece kendimizi affettirmeye çalışırız. Ama dayağın yanlışını, dayağın getirdiği çözümsüzlüğü gideremeyiz.

Oysa biliriz ki, şimdiye kadar dayak hiçbir şeye çözüm olmamıştır. Üstelik şiddeti öğrenmesin diye uğraştığımız, oyuncaklarını denetlediğimiz, izlediklerinden yakındığımız, kaç yaşında olursa olsun bir başkası ona vurduğunda içimizin yandığı çocuğumuza şiddet uygulayarak, şiddeti öğretenin kendimiz olduğunu kabullenmek zor gelir.

Dayak bir eğitim ve ceza sistemi değildir. Çocuklarımız bizim aynamızdır.

Ne verirsek onu yansıtırlar ve onlara kaldırdığımız her el, aslında kendimize attığımız bir tokattır.

Sevgiyle kalın…

 

 

 

 

KAYNAKÇA.

1-Evliçoğlu,Ayşen.”Disiplin; Etkili Disiplinin Yolları”. Bebeğim ve Biz Dergisi, Mart, 2007, sayı 15.

2-Semerci, Z. Bengi. Birlikte Büyütelim. Çocuk Ruh Sağlığı.Alfa Basım Y.Dağıtım, İstanbul:2006.

3-Weilberger,LindaS.Çocuk ve Disiplin.Çocuğunuza Davranış Yöntemleri. Ekinoks Yay. İst.:2010.