“Terk edilmek tüm canlılara aynı acıyı verir!.”
“Terk edilmek tüm canlılara aynı acıyı verir!.
Siz terk ettikten sonra onu sokaklarda çok zor günler bekliyor olacak.
Neden terk edildiğine anlam veremediği için şaşıracak.
Mücadeleye daha alışkın sokak hayvanları arasında hiçbir şansı olmadığı için yenik düşecek.
Birileri tarafından beslenmeye alıştığı ve karnını nasıl doyuracağını bilmediği için aç kalacak.
Terk edildiği ana kadar hep güvende yaşadığı ve başka türlü bir hayatı bilmediği için de hastalanacak.
Birileri tarafından sevilip ilgi görmeye alıştıktan sonra yapayalnız kaldığı için üzülecek.
Kendisine yaklaşan herkesi sahibi sanıp iyiyi-kötüyü ayıramadan sevgiyle üstüne doğru koştuğu için aldanacak.
Karşılıksız sevgi ve sadakatin ne demek olduğunu çok iyi bildiği için, hep sizi bekleyecek.”
Bu dizeler Hayvan Hakları Federasyonu‘nun, kendisini yol ortasında bırakarak uzaklaşan bir otomobile arkasından bakan köpek fotoğrafının üstüne “Terk edilmek tüm canlılara aynı acıyı verir!” başlığı atılmış, bir posterden alıntıdır.(www.haytap.org , www.dohayko.org )
Yaz tatiline girildiğinde bir çoğumuz yaz tatillerinde köyümüze, yazlığımız varsa yazlığımıza gideriz. Çocuklarımızın bazıları yavru köpek, kedi, balık, kuş , tavşan gibi hayvanlar edinmek isterler bazı ebeveynler onları kıramayıp bu hayvanları petshop’lardan alır. Yazlığında bu hayvanlarla vakit geçiren çocuk ve aileler eve dönüş hazırlıkları başlayınca bu hayvanları şehirdeki dairelerinde istemezler çocuklarla ebeveynler arasında ciddi bir fikir ayrılığı çıkar. Çocuklar hayvanları götürmek isterler ebeveynler ise onları bırakmak ister. İşte tam burada kişiler ciddi bir yol ayırımındadır. Bu farkındalılığın oluşmasında ciddi bir katkı yapan Hayvan Hakları Federasyonu’nu ve bu projeyi akıl edip hayata geçmesinde emeği geçen herkesi kutlamak gerekir.(Bu proje Haytap ve Konyaaltı Dostları Derneği tarafından organize edilmiş ve beraber yürütülmektedir.)
Başarılı bir STK olan Hayvan Hakları Federasyonu‘nun bu kapsamda hayata geçirdiği bir proje daha var. Bu projede takdire şayan bir proje, sıcakları çok hissettiğimiz bu günlerde hayvanlar acaba su ihtiyaçlarını nerede karşılıyor? Hiç düşündük mü? Bizler yolda yürürken susadığımızda eğer yanımıza pet şişelerde su almadıysak bile yolumuzun üzerinde su alabileceğimiz bir çok imkanla karşılaşırız ve susuzluğumuzu gideririz. Ya hayvanlar.!!! Mersinde başlatılan bir proje, bu proje aslında tüm Türkiye’yi ilgilendiriyor hatta bu konularda hassasiyeti olmayan diğer ülkeleri de ilgilendiren bir konuyu içeriyor. Mersinde başarıyla sürdürülen bir proje basından takip ettiğim kadarı ile toplumda da karşılığını bulmuş gibi gözüküyor. STK’lar, vatandaşlar, Belediye ve diğer kurumlarda konu ile ilgililer. Panolara konu ile ilgili çok şık resimler asılmış halk bilgilendiriliniyor.
Projenin konusu “Kapımızın Önüne Bir Kap SU“. Anadolu’da bu konudaki hassasiyet hep vardı şimdi de devam ediyor. Bu hassasiyetin kentlerde ve yazlık yerlerde de uygulanıyor veya uygulanacak olması sevindirici.
HAYTAP‘ın birde sokak hayvanları için geliştirdiği “Su istasyonları projesi” var. Buda çok önemli bir proje sokak hayvanlarının susuz kalmamaları için tasarlanmış bir proje.
Doğayı onlarla beraber kullandığımızı unutmamalıyız. Gücümüzü onları yok etmekten yana değil de onlarla beraber yaşamaktan ve onların varsa sorunlarını çözmekten yana kullanmalıyız..
Şanlı geçmişimize baktığımızda hayvanlarla ilgili pozitif insani ilişkiler, kurumlar kurmuşuz. Daha iyilerini hiç vakit geçirmeden yapabiliriz. Çözüm onların yok edilmeleri değil !!! uygun şartlarda be hak ettikleri ortamlarda yaşamalarıdır.