İstanbul

132

akşam,
ufkunda segah bir gün batımı yaşıyor.
sen,
yedi tepeye kurulu ihtişamınla
bin kat daha güzelleşen
cezbeden kadın.
sanki hayran olduğumuzu bilircesine
“Endülüs’te raks
Bizans’ta entrika” oluyorsun.
….
gecenin siyahı
sana matem olabilmek hayalinde.
yırtıyorsun geceyi,
siyahı
işveli, neş’eli kahkahalar misali
yedi iklime hayal olan ben!
geceye mahkum,
gündüze muhtaç olur muyum der gibi.

duygular otağ kurmuş
rüzgarlarında.
boğazın,
suya akseden mehtabı ile
tamburun tellerinde nota,
bestelerin mahreminde güfte oluyorsun.

biliyorum.
mısralarımın aczinde mağdur,
hakikatlerin azametinde mağrursun.

İstanbul..
sen,varlığında hayat bulduğumuz
ilahi bir sürursun..