Yolumdan Dönmedim

118

Ben giderken arkamda kuş ölüleri bırakmadım
Mevsim hazan sarı elbiseli sonbahardı
Ağaçlar durmadan üstünü üstüme soyunuyordu
Yollarımın kıyısındaki dağlar ıssız ve yüksek
Denizler kendine öfkeli, derine derine hücumda
Bulutlar yükünü toprağa boşaltıyordu
Yolumdan dönmedim

Ben giderken, içine ağlayan iki göz kalmadı
Gülümsüyordu maskeli yüzler, içlerinde zindan
Kendi gölgelerinde kendi siyahına aşık
Ayrık otları gibi bir tutam toprak da
Tutundukları yerde çoğalıyorlardı
Ateş dikeniydim, durmadan hepsine batıyordum
Yolumdan dönmedim

Ben giderken arkamda yarım şiirler ağladı
Pastorol firarlarda ipsiz uçurtma uçurdum
Kafiyelerde hep masada kaldı yumruğum
Kanı kırmızı sanıyordum epik şiirlerde
Hörgüçlü develer gibi taşırken kendimi sırtımda
Kaktüslü dilim çöl kavrukluğunda susuz
Satirik söylemlerden çok hüküm giydim
Yolumdan dönmedim

Ben sıcak ana baba kucağından düşmedim
Düştüm hayatın acımasız taşlarına, kanadı dizim
Büyümeyi hiç bilmeyen her çocuk gibi mız mız
Lades dedim, unutacağımı bile bile en başından
Kalbin aklıyla yaşamanın bedelini gözlerimle ödedim
Bundan sonrası, durmadan ömrümü eksiltip duran
Kuş uçmaz, kervan geçmez yoldur artık
Yolumdan dönmedim, dönmedim yolumdan
Zeytin Kelimeler