Mevlânaya Sor!

70

İki kişi

Mevlânâ hazretleri hakkında,

İleri geri konuşuyordu.

Biri

Hz. Mevlânâ hakkında atıp tutuyor!

Diğeri

Onun görüşlerini tenkit ediyor.

Edindiği yanlış intibalarını;

Düzeltmeye çalışıyordu.

Gerçek Mevlânâ’nın şahsiyetini belirtiyor.

Bunun için, büyük gayret sarf ediyordu.

Fakat ne dese nafile!

Muhatabı “Nuh” diyor;

“Peygamber” demiyordu!

Hz. Mevlânâ’nın büyüklüğünü,

Anlatmaya çalıştı durdu.

Fakat bir türlü ikna edip,

Sonuç alamayınca:

-Boşuna konuşuyoruz birader, dedi.

Mevlânâ’yı önce

Kendisinden sormak lâzım.

Git O’na sor.

Aleyhinde,

Fikir beyan edenlerin de,

Doğru konuşup konuşmadıklarını

Öğrenmiş olursun.

-Mevlânâ’ya nasıl sorabilirim?

Öleli asırlar oldu.

Sen benimle dalga mı geçiyorsun?

-Hayır ne münasebet.

Mevlânâ’ya sormak demek;

Eserlerini okumak demektir.

Zira bir kimse,

Geride eser bırakmışsa;

O, hâlen yaşıyor eserinde

Ve eseriyle hâlâ

Konuşuyor demektir.

Hem ne diyor Hz. Ali:

-Ne diyor?

-Hakikati;

Söyleyenlerine bakarak

Öğrenme!

Hakikati

Bizzat kaynağından öğren;

Söyleyenlerin de

Nasıl bir kimse olduklarını,

Öğrenmiş olursun.

 

Önceki İçerikYavuz Bülent Bakiler ve Eserleri – 3
Sonraki İçerikTürk Milliyetçilerini Anlamak!
Avatar photo
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.