“Yalnız Adam” Başardı Bizde Başarırız!

103

Yeniden bir millî mücadele için önümüze fener olup aydınlatan bir “yalnız adam” var!

 

Gazeteci yazar Alev Çoşkun, Atatürk’ün Samsun’a gitmesinden önce son 6
ay içinde olan olayları anlattığı “Samsun’dan
Önceki 6 Ay – İşgal, Hüzün, Hazırlık”
adlı kitabında İngiliz hayranı 150’liklerden
Refi Cevat (Ulunay)’ın, Mustafa Kemal Atatürk’le yaptığı bir konuşmayı aktarır.

 

Refi Cevat’ın o işgal günlerindeki ruh halini ve tutumunu anlamak için
Atatürk ile arasında geçen konuşma, Atatürk’ün kararlılığı ve inancı açısından
da çok ilginçtir.

 

Refi Cevat, sorularını bitirdikten sonra ayrılmak üzere ayağa
kalktığında, Atatürk: “Bu vatan, içine
düştüğü bu felaketten nasıl kurtulur diye bir sual sormanızı isterdim.”
der.

 

Refi Cevat şöyle cevap verir:

 

“Ben bu vatanın kurtarılmasını
mümkün görmediğim için böyle bir sual düşünmedim. Neyle, hangi askerle, hangi
silahla, hangi parayla? Maalesef paşam, vatan kupkuru bir çölden farksız oldu.
Affınıza sığınarak arz edeyim ki, artık bu kupkuru çölde hayat belirtisi yok!”

 

Mustafa Kemal Atatürk’de ona kararlı ve inançlı bir ses tonu ile;

 

“Çöl sanılan bu âlemde saklı ve
kuvvetli bir hayat vardır. O millettir. O, Türk Milletidir. Eksik olan şey
teşkilattır. Bu teşkilat organize edilebilirse, vatan da millet de kurtulur.
Bunu böyle bilesiniz Refi Cevat Beyefendi!”
diye söyler …

 

Refi Cevat, matbaaya dönünce arkadaşları merakla “Ne oldu? Kemal Paşa ne dedi?” diye sorduklarında şöyle der:

 

“Şu sıralar Anadolu’ya geçilir,
milli direniş harekete geçirilirse, Fransız’ı da, İngiliz’i de, İtalyan’ı da
memleketten kovulur, vatan istiklâlini kavuşur, millette esaretten kurtulurmuş!
Anladınız mı arkadaşlar? Bu adam deli değil zırdeliymiş!”

 

Refi Cevat (Ulunay); “İngilizleri
bekliyoruz. Türkler kendi güçleriyle adam olamaz. İngilizler elimizden tutarak
bizi kurtaracak!”
diyen bir Osmanlı entelektüeliydi! (16 Nisan 1920 Alemdar
Gazetesi)

 

Ama onun ve onun benzerlerinin söylediği gibi olmadı. Mustafa Kemal
Atatürk ve arkadaşları başardı. Türk Milletinin istiklâli sağlandı. Onurumuz ve
gururumuz korundu, devletimiz Türkiye Cumhuriyeti kuruldu.

 

Yıllar sonra kendisi ile yapılan bir söyleşide, Refi Cevat’a soruldu: “Milli Mücadele’deki yanlışlarınızdan
pişmanlık duyuyormusunuz?”

 

Yanıldım demedi ama tarihe geçebilecek bir cevap verdi; “O şartlar içerisinde kurtuluş mücadelesine
atılıp Türkiye’yi üç büyük devletin pençesinden kurtarmaktan söz edenlere karşı
herkes benim gibi düşünürdü. Böyle düşünen tek adam oydu, tek adam!”

 

İşte böyle aydın, halk önderi diyebileceğimiz yüzlerce binlerce isim
işgal günlerinde Refi Cevat gibi düşünüyordu. Ne işgal günlerinde kurtuluşa
inanıyorlardı ne Türk insanın ferasetine güveniyorlardı.

 

Bir tek adam yani Mustafa Kemal Atatürk, böyle düşünüyordu ve tüm
imkansızlıklara rağmen başardı. Merak etmeyin bizde başarırız zaten o da öyle
isterdi!

 

Günümüzde yaşanan gelişmelere bakarak asla ümitsizliğe düşmeyiniz.
Yalnızlığınız sizi korkutmasın ve ürkütmesin… Böyle bir halde bile başarmak
mümkündür! Mustafa Kemal’in yalnızlığı size, bize, hepimize örnek olsun.