1 hafta kadar Kazakistan‘daydık. Orda Türk var, Türkiye yok. 11 yıldır Gül & Erdoğan ikilisi başımızda ama Kazaklar hala Turgut Özal‘ı konuşuyorlar.
Dönüşte uçağımız bir sağ – bir sol yaparak gelmek zorundaydı. Zira Özbekistan, Türk Hava Yolları‘nı atmosferinden / hava sahasından bile geçirmiyor.
Kırgızistan‘da Askar Akayev‘e sahip çıkmadık. Tacikistan‘da İmamali Rahmanov‘a katlanıyoruz. Türkmenistan‘da Saparmurat Niyazov kendine Atatürk‘ü örnek almış, Ruhname‘yi yazmış ve büyük kalkınma hamlesi başlatmış gidiyordu. Gezici muhalefetimiz ve matbuatımız ile ezici iktidarımızın yanaşık düzenleri o vakit nasıl da Türkmenbaşı düşmanlığında birleşmişlerdi. Şimdi Gurbanguli Berdimuhammedov‘la aranız nasıl?
O esnada Irak Türkmen Cephesi‘nden şehadet, Doğu Türkistan‘dan katliam haberleri gelmeye başladı. Ne İslam-cı cenahtan giyabî cenaze namazı ve telin gösterisi, ne sol cenahtan 3 ağaç ve AVM ilgisi. Çarşı Gurubu istisna..
Güney Kazakistan‘da bol miktarda Ahıskalı var. Türkiye‘nin vatanlarına dönüşe destek olmalarını bekliyorlar. Tanışma sırasında yekten “Türküm” dedikleri için hiç şansları yok.
“Ahıska bir gül idi gitti
Bir ehl-i dil idi gitti
Söyleyin Tayyip Sultan’a
İstanbul’un kilidi gitti”
Hazar‘ın ve Kafkasya‘nın üzerinden geçtik. Azerbaycan, Dağistan, Osetya, Abhazya, Acaristan ve Çeçen Cihadı kendi halindeydi; biz kendi halimizde.
Törenler yaptığımız Bosna-Hersek‘te İran kadar yokuz. Bulgaristan‘da HÖH çok kazanmasın diye stepne Türk partisi kurduyorsunuz. Arnavutluk ve Kosova‘yı Hakan Şükür, Batı Trakya‘yı Mehmet Müezzinoğlu‘yla mı toparlayacaksınız?
Ne Kırım bilirsiniz ne Mustafa Cemil Kırımoğlu! Gagavuz Yeri desek bakar durursunuz. Yakutistan (Saka), Tuva, Buryat, Hakas, Altay, Taymir‘i haritada bile görmemişsinizdir. Tataristan, Başkurdistan ve Çuvaşistan‘ın tamamı sizin için bir Arakan kadar anlam ifade etmez.
Bin yıllık coğrafyamızda kurulan Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye devletleri Türkmenlerin kurduğu devletlerdir. Irak Türkmenlerini Barzanî‘nin, Suriye Türkmenlerini muhalif militanların insafına nasıl bırakır ve buna “dış politika” nasıl dersiniz?
Mısır‘daki, Lübnan‘daki Türklerden zaten haberiniz olmaz. Zira onlar Gazze‘nin mübarek etki helezonlarına dâhil kabul ediliyor. Filistin Sorunu‘nun bile suyunu çıkardınız. İsrail şovu yapacağınıza bağımsızlık için, Filistin‘in BM’de resmen tanınması için ve 3 milyona yakın göçmen Filistinlinin Ürdün‘den ülkelerine dönmeleri için çalışma yürütün.
Ağzınızda Gazze sakızı, arka fonda HAMAS bayrağı. Ama Hizbullah, Suriye‘de Esad‘a destek verdi mi oldu “Hizbuşşeytan“, öyle mi? Bırakmadınız, bitmedi bir türlü şu 28 Şubat jargonu?! Kim Allah‘ın yanında, kim Şeytan‘ın yanında; Millî Takımlar Tek Seçicisi sizsiniz yani.
Ooohhh, ne güzel İstanbul bee!! Türkiyenin dış politikasında Türk yok. Teklifimdir; üçüncü körpünün adı “Sayın Öcalan (!) Köprüsü” ossun ve gişeler Gazze’ye kadar uzatılsın.
“Türke durmak yaraşmaz”… “Yola devam”