Tövbe insanı şeytanlaşmaktan,
Dua ise Firavunlaşmaktan korur.
İnsan hata yapabilen bir varlıktır.
Hata yapar ama hatada ısrar etmez.
Dedemiz Âdem’de bir hata yapmıştı.
Ceza olarak da Dünya’ya sürgün edilmişti.
Hatasının farkına vardı tövbe etti.
Allah(cc) O’nun tövbesini kabul etti.
Demek ki hata yapmak, günah işlemek
İnsanın genetiğinde vardır.
Hata ve günahta ısrar etmek ise Âdem’in genetiğinde yoktur.
Şeytanda bir hata yaptı, günah işledi.
Ceza olarak lanetlendi.
Ama pişman olmadı, tövbe etmedi
Israr etti, dikleşti
Demek ki şeytanın genetiğinde tövbe yok.
Günahta ısrar var.
Demek oluyor ki Âdem’le şeytanın genetik yapıları bir birine zıttır.
Âdem’in soyundan gelip de şeytanın genetiğine tabi olmak.
İnsanlar neden bu şeytani genetiğe heveslenirler anlamakta zor.
Evet, Müslümanlar hata yapacak
Ama hata denizinde yüzmeyecek
Hatasını fark ettiğinde yüzü kızaracak
Mahcup olacak, utanacak ben pişmanım keşke yapmasaydım diyecek.
Bilerek bilmeyerek yapmış olduğum bütün günahlara tövbe ediyorum.
Bir daha yapmamaya söz veriyorum diyecek ve sözünde duracak
Her hata ve günah kalpte bir leke, bilgisayardaki virüs gibidir
Virüsler çoğalınca kalp katılaşır.
Özelliğini ve hassasiyetini yitirir.
Bilgisayarda çöker.
Aslolan bilgisayarı bu duruma getirmemektir.
Şayet gelmişse yapılması gereken bilgisayarı yeniden formatlamaktır.
Kalbin formatı da tövbedir.
Tövbei Nasuh tur.
Tövbede Aslolan hangi hata yâda günahına tövbe ettiğini bilmektir.
Yoksa tövbe Ya Rabbi deyip de hiç bir yanlışından vaz geçmiyorsan bunun bir anlamı yok
Tövbe aynı zamanda uyanıklık ve bilinç durumu olmalıdır.
İnsanın hata yapan bir varlık olarak yaratılışı
Her gün her an hata yapması anlamına da gelmez.
Müslüman aynı zamanda iradesine sahip olan kişidir.
Peygamberimiz(sav) Buhari de geçen bir hadisinde
“Asıl muhacir (hicret eden) hata ve günahları terk edebilendir” buyurmuştur.
Müslümanlar birçok zaman tövbesinin kabul olup olmadığını merak ederler.
Tövbenin kabul yâda ret kriteri şudur
Aynı yâda benzer hata ve de günahları yapmıyorsan
Tövben kabul edilmiştir.
Hata ve günahlar aynen devam ediyorsa kabul edilmemiştir.
Burada Aslolan kara düzen tövbe değil
Neye ve niçin tövbe ettiğini bilmektir.
Birde bunlardan kurtarma arzu ve isteği olmalıdır.
Dilini yalandan
Midesini haramdan
Kalbini kin nefret haset vb manevi hastalıklardan
Temizleme arzusuyla tövbe ediyor
Bunları bir daha yapmıyorsan maksat hâsıl olmuş demektir.
Yoksa ben pişmanım de
Yalan, gıybet, iftira
Her türlü dedi kodu hile hurda devam ediyorsa
Onun bir anlamı yok
Bilinçsiz yapılan tövbede tövbe değildir.
Müslüman başkasına verdiği sözde durmaya nasıl dikkat ederse
Allah(cc) karşı verdiği sözde durmaya daha fazla dikkat etmelidir.
Verilen sözde durmamak
İnsanın insanlar karşısındaki değerini azaltıp
Onu üçkâğıtçı sahtekâr konumuna düşürdüğü gibi
Allah(cc) katındaki değerini de azaltır esfeli safiline düşürür.
Adam gibi tövbe edenin tövbesini Allah niçin kabul etmesin ki;
Allahın kullarına azap etmesi için bahaneye ihtiyaç mı var?
Hz Ali(ra) buyuruyor ki tövbenin altı özelliği vardır
1 – Geçmiş günahlara pişmanlık duymak
2 – Zamanında kılınmayan namazlar ile tutulmayan oruçları iade etmek.
3 – Haksızlık yaptığı kimsenin hakkını vererek onunla helalleşmek.
4 – Bir daha o günaha dönmemeye karar vermek
5 – Nefsi günahla büyüttüğün gibi Allaha itaatle eritmek.
6 – Ona günahların tadını tattırdığın gibi itaatin hazzını da tattırmak.
Peygamberimiz(sav) bir hadisinde
“Allah(cc)ın kullarına merhameti bir annenin kundaktaki bebeğine şefkatinden daha fazladır” buyuruyor.
Her Müslüman bu konulara dikkat etmelidir.
Sufiler çok daha fazla dikkat etmelidir.
Allah (cc) affedicidir, affetmeyi ve affedeni sever.
Settarul uyupsun sen hataları setreyle
Affetmeyi seversin kullarını affeyle.
Duası ve tövbesi kabul olan kullardan olmak temennisiyle…