Sevgi Eğitimi – 4

87

Sönmez, Sevgi Eğitimi başlıklı çalışmasında, eğitimde sevginin önemini ortaya koymaktadır. Sevgi Eğitimi’nin eğitim ortamının düzenlenmesinde kullanılabilecek ilkelerini şöyle sıralamaktadır:

1- Sevgi, duygu ve düşünceleri paylaşabilme olarak ele alınmıştır.

2- Sevgi, hoşgörülü olabilme, fakat vurdum duymaz olmak, boş vermek değildir.

3-Sevgi, kişinin kendini tanımasına ve yeteneklerini geliştirmesine yardım edebilmektedir.

4- Sevgi, saydam olabilmedir.

5- Sevgi, insanın en önemli gereksinimlerinden biridir.

6- Sevgi, merkeze hiçbir varlığı koymama, bencil olmama, her varlığın birileriyle ilişkilerini belirleyip, bu ilişkileri tutarlıya doğru geliştirme, sorunların çözümünde kubaşık çalışabilmedir.

7- Sevgi, tutarlı bilgiye dayalı, çoğulcu, demokratik, özgür bir ortamda boy verip gelişir.

8- Sevgi, bilgi, beceri ve duygunun incelmesi, tutarlı olması ve zenginleşmesidir.

Yapılan gözlemlere ve araştırmaya göre, sevginin işe koşulduğu eğitim ortamlarında, öğrencilerin daha başarılı olduğu söylenebilir(Sönmez, 2003).

Garry Chapman, yılların tecrübesiyle mutluluk yolunu arayanlara  Sevgi Dili’ni sunuyor: Sevgi deposunun dolu tutulması gerekmektedir. İnsanlardaki sevgi oluşumu işte bu deponun varlığına bağlıdır.

Antik İbrani bilgesi Solomon; “Dil; yaşamın ve ölümün gücüne sahiptir. Kaygılı bir yürek insanı bunaltır, sevecen bir söz onu neşelendirir.” Der. Sözlü iltifatlar, takdir sözleri sevgiyi güçlü şekilde iletir: “Bu kıyafetle çok şık görünüyorsun.”  “Bu elbiseyle çok hoş görünüyorsun.” Gibi.

Sevginin hedefi, istediğiniz bir şeyi elde etmek değil, sevdiğiniz insanın saadeti için bir şey yapmaktır. Şu bir gerçektir ki onaylayıcı sözler aldığımızda karşılıkta bulunmak için daha çok güdüleniriz. Sevdiğinize cesaret verici, sevecen ve alçakgönüllü sözler söylemek duyguları sezinlemeyi, dünyayı sevdiğinizin gözüyle görmenizi sağlar. Kişinin kendisinin önemli olduğu hissini verir.

Sevgide nitelikli beraberlik ve sohbet çok önemlidir. Konuşanı dinlerken göz temasını sürdürmek, başka bir şeyle meşgul olmamak, duyguları dinlemesini bilmek, vücut dilini gözlemlemek, sözünü kesmemek gerekir. Burada iki kişilik tipinden söz edilmektedir:

Biri ölü denizdir: İsrail´de Galileo denizi, Jordan nehri yolu ile güneye ölü denizine akar, alır fakat vermez. Bu kişilikte olan da alır kesinlikle vermez. Bilgisi vardır paylaşmak istemez suskundur.

İkincisi çağlayan çayıdır: Gözden veya kulaktan her ne girerse ağızdan dışarı çıkar ve ikisi arasında nadiren 60 saniye vardır her gördüğünü ve işittiğini anlatır (Chapman, 2006).

Sevgi her kapıyı açan anahtar, yaşamın lokomotifi ve mutluluğun şifresidir. Dünyamızın yaşanılır hâle gelmesi için her şeyden fazla sevgiye gereksinim vardır. İnsanın barış ve huzur içinde yaşaması önemli ölçüde sevgiye bağlıdır.

İnsanın doğumundan ölümüne kadar geçen sürede, tüm ilişkilerde sevgi ve sevginin gücü başrolü oynamaktadır. İnsanı, içine düştüğü kötü durumlardan, bedensel ve ruhsal hastalıklardan kurtaracak olan yine odur. Öyleyse sevgi için, yaşamın yapıcı, onarıcı ve sürükleyici gizil gücü diyebiliriz. Sevgi yaşamın lokomotifi, mutluluğun şifresidir.

En karmaşık toplumsal olaylarda ve problemli bireylerde bile sevginin her kapıyı açan sihirli, gizemli bir anahtar olduğunu söyleyebiliriz. (Özkale ).