Şehirleri daha yaşanabilir yapan yerler ortak kullanım alanlarıdır. İşte bu yazımda yeni bir parktan, hem de içinde birçok türden hayvanları olan bir yerden bahsedeceğim.
Özellikle son 10 yılda, yaşadığımız bu şehirde, insanlarımıza daha fazla ve kolay kullanabilme imkânı sunan çevre ve sosyal donatılarda çok önemli yenilikler olmuştur. SEKA fabrikasının kapanıp SEKA park olarak, endüstüriyel dönüşümle yeni bir hüviyet kazanması ile başlayan bu değişimler şehrimiz insanına daha yaşanabilir bir şehirde yaşama şansı sağlamaktadır. Doğal güzellikler bakımından oldukça zengin olan şehrimiz, bu alanların ziyarete, gezmeye uygun hale getirilmesini sağlayan çalışmalar sayesinde daha çok istifade edilen yerler haline gelmektedir. Kartepe, Maşukiye, Yuvacık barajı Havzası, Gebze’deki, Darıca’daki parklar, Başiskele sahil şeridimiz, Kandıra-Karamürsel’deki denizden daha fazla istifade edebilme imkânlarının sağlanmış olması bunlara örnektir.
Şehrimizin Gazetelerinden öğrendiğim Ormanya haberi, kelimenin Türk dil kurallarına da uymayan ve neyi ifade ettiği de belli olmayan şekli ile dikkatimi çekmişti. Tabiat parkı olduğunu düşündüğüm buraya 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı sebebi ile okulları tatilde olduğu için, torunlarımı gezdirmek düşüncesi ile görmeye- gezmeye gittim. Adapazarı yolu üzerinde, Uzuntarla ışıklarından hemen sonra tabelasını görüp, E5 i alttan karşıya geçerek gidebiliyoruz.
Girişin sağındaki Uzuntarla Tabiat Parkı yazısı Ormanya’nın ne olduğunu gösteriyordu. Burası meşe ormanlığı içinde, doğal dokuyu bozmadan yapılan yürüme yolları, tek katlı ahşap yapılar ve işaret levhalarından öğrendiğimize göre bazı hayvanları da görebileceğimiz bir tabiat parkı idi. Parktaki, sonradan yapılmış olduğu belli olan fakat doğal dokuya zenginlik katan gölet ve içindeki kaz-ördek -kuğu gibi hayvanlar ziyaretçilere görsel bir zenginlik sunuyorlardı. Biz önce çocuklar için hazırlanmış hayvanat bahçesi bölümüne yöneldik. Henüz yapımı devam eden yaban hayatı görüp-öğrenmemizi sağlayacak tahnit edilip içi doldurulmuş hayvanların bir kısmının konulduğu müze olacak yeri görüp canlıların olduğu bölüme geçtik.
İşaret levhalarının yardımı ile burada bulunan hayvanları görerek, bölüm girişlerindeki tanıtıcı levhaları okuyup bilgilenerek zevkli bir gezi yaptık. Tavus kuşları, cins cins tavuklar, at-eşek-deve-kuzu-lama-muhtelif cinsten keçi ve koyunlar buraya bir zenginlik sağlamıştı. Bu bölümdeki doğal doku ile uyumlu çeşmeler, muhtelif şelale ve suyolları alana ayrı bir görsel güzellik katıyordu.
Daha sonra doğal hayatın içinde tel örgülerle ayrılmış fakat hayvanların serbest yaşadığı bölgeyi gezmeye başladık. İnsanlara alıştıkları için tel örgülere kadar gelmiş olan geyikler, uzaktan gördüğümüz güzel yılkı atlar… Bütün bunlar ve doğal ortamda sağlanan yürüyüş parkurları bize mutlu bir gün geçirmemizi sağlamıştı.
Şehrimize bir marka değer katacak kadar önemli ve güzel olan bu yeri akıl eden ve hizmete girmesi yönünde gerekli iradeyi koyan başta Büyükşehir Belediye Başkanımız İbrahim Karaosmanoğlu ve çalışma arkadaşlarını tebrik etmek, teşekkür etmek gerekir. Ülkemizin sayılı bir parkı olmaya aday KOCAELİ TABİAT PARKI’mız ve UZUNTARLA HAYVANAT BAHÇE’mizi konusuna ve adresine uygun adlandırmalar varken yer ve mana bakımından uyduruk Ormanya kelimesinin ise buraya hiç de yakışmadığı kanaatimi paylaşmak isterim.
Önümüzdeki yerel seçimlerde hizmete talip olanların, şehrimizi bu ve bunun gibi hizmetleri daha da ileriye taşıyacak bilgi, birikim ve bakış açısına sahip olmaları dilek ve temennisi ile.