Rusya’nın “Hasta Adam”ları

35

Rus Çarı‘nın Kırım Harbi (19.yy) sırasında bizim için söylediği söz döndü dolaştı, kendilerine iade oldu. “Avrupa’nın Hasta Adamı” tabiri 20.yy sonlarında ekonomik kriz içinde olan her Avrupa ülkesi için kullanılsa da son Suriye krizi esnasında yaptıkları Rusya‘nın devlet adamlarının ‘hasta‘ sayılması yeter de artar bile.

Evvel emirde sanayinin millîleştirilmesi, ekonomik istikrar ve dönüşümlü Putin & Medvedev siyasî sistemi Rusya için çökme psikozundan çıkma emareleri idi. Bitleri çarçabuk kanlandı ve birden geçen yüzyıldaki emperyal havaya büründüler. Ukrayna ile olan ilişkiler adeta bunun turnusol kâğıdı oldu.

Kırım’ın yeniden ilhakı ABD önderliğindeki müesses düzene bir meydan okumaydı. Genelde cevap okumanın türüne benzer bir şekilde verilirdi, verilmedi; ekonomik yaptırımlarla karşılık verme yoluna gidildi. Kriz kışında ve henüz işin başındaki 2013 yılsonu verilerine göre 2,1 trilyon dolar olan Gayrisafi Yurtiçi Hâsıla 2014 yılsonu itibariyle 1,8 trilyon dolar civarına düştü; Rusya ekonomisi Hindistan‘ın altına düştü.

2015‘i tüketmek üzereyiz; İMF tahminlerine göre bu yılsonu rakamlarında Rusya ekonomisi GSYİH olarak 1,2 trilyon dolar civarına, sıralama olarak da 10’nculuktan 15’inciliğe düşecek. İhracatı 545 milyar dolardan 260 milyar dolara, ithalatı ise 360 milyar dolardan 145 milyar dolar civarına düşüyor yine 2015 sonu verilerinde; yani yarı yarıyadan bile fazla.. Dış borcu ise 530 milyar dolar civarında..

Rusya’daki enflasyon ve hayat pahalılığı Rusları bezdirmiş durumda. Yanısıra yolsuzluk, işsizlik, alkol ve uyuşturucu bağımlığı gibi öncelikli sorunlar bulunuyor. Bir uçak yüzünden başta Putin olmak üzere Rus devlet yöneticilerinin aşırı tepki vermeleri bu ekonomik başarısızlığın dışa vurumu aslında. Şu laflara bakar mısınız:?

  • “Umarım nükleer silaha gerek kalmaz.” (V.Putin – DB)
  • “Türkiye’ye savaş ilân edebilirdik ama bu adımı atmadık.” (D.Medvedev – BB)
  • “Rus uçağının düşürülmesi planlı bir saldırı ama savaş ilân etmeyeceğiz.” (S.Lavrov – DİB)
  • “Sırtımızdan bıçaklandık, ciddi sonuçları olacak.” (V.Putin)
  • “Askerî tepki verme hakkımız var.” (S.Narişkin – DUMA)
  • “Uçağa karşı Ayasofya’yı verin.” (S.Gavrilov – MV)

Soğuk Savaş ortamında bile verilmediği kadar, Rusya’yı doğrudan ilgilendirmeyen

ve sınırı bile bulunmayan Suriye mevzusunda bu derecede tepki verdirten temel saik Rusya Federasyonu’nun kötü gidişidir. 15 yıldır Rusya’nın başında bulunan deneyimli ve soğukkanlı Putin’in bu son olaylarda tavır olarak Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un’dan farkı ne?

Bir zamanlar bizim yöneticilerin Davos, Mısır ve Suriye okumalarına bakarak rahatsızlığa hükmediyorduk; şimdilerde bizimki çizgi olarak düzelme eğiliminde, Putin ise şirazeden çıkma noktasında..

Bu saatten sonra bölgede biriken yüksek tansiyonun ateşli bir hastalığa dönüşme riski de var. Her an her şey olabilir. Bizim başımıza gelecekleri bilmiyorum ama Rusya için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Gayri ‘hasta adam‘ hatta ‘hasta ayıRusya‘dır.