Evet!
Hiç nedenini derin derin düşündünüz mü?
Ülkenin geçirdiği sarsıntılar arasında bu uğraşının nedenini enine boyuna tarttınız mı?
Ben, size çok açık – seçik bu nedeni anlatmaya çalışayım.
Bir kere, Türkiye, herkesin bildiği gibi bölgemizde oynanan emperyal oyunların tam ortasında, tam göbeğinde bulunmaktadır.
Oyunun tam ortasında bulunan ülkemizin en önemli bölgelerinden biri de orta ve doğu Akdeniz havzasıdır.
Bu havzanın millî hassasiyeti yüksek, Türk milletini referans alan görüşler tarafından yerel olarak idare edilmesi, oynanan emperyal oyunların bozulması anlamına gelebilir. Yani, oyunlar istendiği rahatlıkta oynanamayabilir.
Bu bölgenin ana ekseni de Adana’dır. Bu eksenin Millî Devlet ve Üniter(Tekil) yapıyı, Cumhuriyet’in kuruluş ilke ve felsefesini kabul etmiş kadrolarca yönetilmesi, hem emperyal güçlerin ve hem de onların yerli işbirlikçilerinin hiç de hazmedebileceği, kabulleneceği bir sonuç değildir.
Hele, Dörtyol, Osmaniye, Adana, Mersin bu kadrolar tarafından yönetilir ve Antalya’da da bu kadrolar oldukça yüksek bir oran yakalamış olursa, buna bir de Hatay’ın kontrol edilmesi zor birileri tarafından kazanıldığı düşünülürse, bu durumu egemen güçlerin ve yerli işbirlikçilerinin kabullenmesi mümkün değildir.
İkinci bir husus, Adana’yı mutlaka alacaksınız diye talimat alanlar, bu başarısızlıklarını örtmek için ellerinden gelen her oyunu oynayacaklardır. Bu konu, zaten çok açık görülmektedir. Sandıklar açıldıktan sonra sabaha kadar yaşananları çok yakından takip eden ve bir kısmını bizzat bilen bir kişi olarak söylüyorum. Kaldı ki,bazı oy toplama merkezlerinde yaşananları ilgili herkes de bilmektedir.
Diğer bir husus, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, bu bölgenin tavrının çok açık olarak ortaya çıkmış olması, kendilerini dev aynasında görenleri korkutmuş, ürkütmüştür. Zaten, ülkenin tamamında yapılan her türlü şaibeli ve kirli işlere rağmen, istenen sonucun alınamamış ve hatta gerilenmiş olması, sinirlerin daha da gerilmesine neden olmuştur.
Bir diğer husus da, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en yaygın şaibeli seçimi olan bu seçimlerde, açık kirli işlerin karşılıklı yapıldığı izlenimini kamuoyuna sunmak, şaibeye ortak bulmak adına Adana kurban edilmek istenmektedir.
Yetkililerin tüm imkânlarını seferber ettiği, her türlü işi yapmaktan çekinmediği, bütün güçlerini çok açık bir fanatik taraftar olarak kullandığı bir ortamda muhalif olarak kim nasıl hile yapabilir? Böyle bir durum mümkün mü?
Kaybetmeyi bileceksiniz, kaybetmeyi kabulleneceksiniz diyenler, Adana için neden bu kadar hazımsızlık çekiyorlar acaba?
Dilerim, bu hazımsızlık çabuk geçer ve Adana’da sular çabuk durulur. Yoksa, Adana’ya, bölgeye ve ülkeye yazık olur.