Necdet SEVİNÇ’İN ardından

99

Necdet Sevinç’te her fani gibi bu dünyadaki çilesini bitirip, Yaradan’ına kavuştu. Her insan doğar, yer, içer, eğlenir, oynar, tozar sonuçta büyür ve ölürler. Bu yaradılışın bütün insanlara bahşettiği bir durumdur. Ancak bunlardan bazıları vardır ki, biz onlara büyük insan demeyiz. Biz onlara özellikle büyük adam deriz.

Büyük adam olmak her insana nasip olmaz. Tıpkı şairin dediği gibi;                              
“Set hazar terbiye etsen bed esil olmaz edip,
İnsaniyet dad-ı Haktır, her kese olmaz nasip”

Bu bir Allah vergisidir. Nasibi olan yararlanır.

Lise çağlarından beri kendisini haklı bir davanın içine atmış ve ömrünü ülküsü olan Türk vatanına ve Türk Milletine adamış, bu uğurda taviz vermemiş, hiçbir kuldan menfaat beklememiş büyük bir adam Necdet Bey.

Hangi çağda olunursa olunsun böyle adam gibi adamlara millet daima ihtiyaç duyar. Necdet Sevinç yalın bir dava adamı olmanın dışında fikren birçok Ülkücünün gençlik çağında gelişmesine sebep olmuştur ve onların gönlünde yer almıştır.

1969 yılının yine böyle bir Temmuz ayında ağabeyim ve hemşerim Sayın Abdulkadir BİLLURCU tarafından Bizim Anadolu Gazetesinde musahhih olarak başladığım ilk günde Necdet Bey ile tanıştım.

Her davet edilen yere icabet etme alışkanlığı olan ender insanlardan biri olan Necdet Sevinç Hukukçular Birliği Derneğinin Darulziyafe’de tertiplediği 27.09.2008 tarihli etkinliğe hastalığına rağmen iştirak etmişti. Burada da her zamanki gibi memleket mesellerini konuşmuştuk.

Haklı bir davaya gönül vermiş ve bir ömrü bu dava yolunda tüketen ender insanlardan biri olan Necdet Sevinç’e Allah’tan rahmet, kederli ailesi ve Türk Milletine başsağlığı dilerim.

Mustafa Özkurt, Necdet Sevinç'le birlikte

Mustafa Özkurt, Necdet Sevinç’le birlikte