Moskova, Orta Asya’daki bazı Türk devletleri ile birlikte Rusya Federasyonu’nun başşehri ve dünyadaki önemli merkezlerden biri olması özelliği ile gezip görmek istediğim yerlerden biriydi.10-15 Haziran 2025 tarihlerinde bir grup olarak, şehrimizin kültür turu hizmeti veren Ercan Tur ile bu geziyi yapmak ve buraları görme imkânını bulduk.
Uçağımız Moskova’nın Vnukova Havaalanına bizi indirdi. Şehri havadan, ortasından geçen nehir ve çok zengin bir yeşilliğin içinde; öbek öbek yerleşim alanları ile bol doğal zenginlikleriyle görüyorsunuz. Nitekim rehberimiz şehirde büyüklü küçüklü 1000 e yakın park ve bahçenin olduğunu, bunların 50-60 tanesinin gezilip görülmeye değer büyüklük ve özellikte olduğunu, bazılarında doğal haliyle geyiklerin dahi yaşadığı bilgisini paylaştı.
Moskova 1150 lerde bu nehrin kenarında kurulmuş küçük bir kasabadır. 1547-1584 yıllarındaki Çar 4.İvan (Korkunç ivan) Rus prensliklerini birleştirip burayı başşehir yapmıştır ve ilk yerleşim yeri şimdiki Kremlin bölgesidir. 1712 de Çar Petro, Petersburg’u kurup başşehri oraya taşımıştır. 1918 Sovyet devrimi ile başşehir yine Moskova olmuş,1991 deki Rusya Federasyonu dönüşümünde de yönetim merkezi burada kalmıştır.
Moskova, 15 milyona yakın nüfusu ile dünyadaki en büyük şehirlerden biridir. 4 havaalanı,10 tren garı, 600 km’yi bulan ve şehri bir örümcek ağı gibi yeraltı ulaşım imkanı veren metrosu ile toplu ulaşımda büyük imkanları olan bir şehirdir.1935de hizmete giren ilk metro sistemi iyi bir planlama ile geliştirilip büyütülerek bu günlere gelinmiş olup tek biletle şehrin her noktasına ulaşım imkanı veren özelliklere sahiptir. İşte bu metro imkanı ile 1 değişim yaparak otelimize geldik.
Kısa bir dinlenmeden sonra rehberimiz Olga eşliğinde Kremlin bölgesine, Kızıl Meydan’a gitmek üzere otobüsümüzde buluşuyoruz. Şehrin iç yolları 5-6 şeritli, kaldırımları temiz ve oldukça geniş, ağaçlarla zenginleştirilmiştir. Bir tarafta Bolşoy Tiyatro binası ve Devlet yönetim merkezlerinin olduğu tarihi yapılar, diğer tarafta büyük bir parkın girişindeki granit kayadan yapılmış Karl Marks heykelinin olduğu meydanda otobüsümüzden inip yaya olarak Kızıl Meydana (alımlı, cazip anlamında imiş) geçtik. Meydan girişindeki tarih müzesi binası ve içerideki binalar kırmızı rengin hakim olduğu tuğla kaplamalı yapılardır. Kremlinin duvarları ve bu duvar yapının önündeki Lenin mozolosi de aynı renk ile meydana ayrı bir hava vermekte.
Meydanın diğer bir ucundaki görkemli Aziz Vasili Katedrali ile burası Moskova’nın kalbi gibi…Bu katedral 4. İvan tarafından bir benzeri olmayacak iddiası ile yaptırılmış, sovan kubbeleri ile alana ayrı bir cazibe katmaktadır. Çar bu iddiası sebebiyle inşaatın bitiminden sonra mimarının gözüne mil çektirip kör ettiği bilgisi ilginçtir.
Meydanın nehir tarafındaki kapısından çıkıp otobüsümüzle Arbat sokağını görmeye geçiyoruz. Burası trafiğe kapalı, yalnız yayalara açık bir cadde. Heykel ve heykelciklerle donatılmış, ressamların-müzisyenlerin etkinlikler yaptığı, hediyelik eşya alışverişine uygun
birçok mekanın yanında bol yeme içme imkanlarının bulunduğu bir yer. Burası Rus edebiyatının babası sayılan A.Puşkin ve karısı Natali’nin yaşadığı evinde bulunduğu caddedir. Birsüre gezip otelimize dönüyoruz.
İkinci gün erkenden kalkıp kahvaltımızı yaptıktan sonra önce Nazım Hikmet’in de mezarının olduğu Novodovsky manastırının bahçesine gidiyoruz. Burası SSCB devletine büyük hizmeti geçmiş insanların mezarlarının bulunduğu açık hava müzesi görünümünde büyük bir park. Zengin bir ağaçlığın arasındaki her bir mezarın farklı dikkat çekici özellikleri var. Nazım Hikmet’in mezarı da, üzerinde sanki büyük taarruzda Atatürk’ün Kocatepe tırmanışını andıran figürü ile dikkat çekici… Tabiiki mezarlıklardaki yeni bırakılmış çiçekler, bakım ve temizliğin diğer bir göstergesi…Kuvayi Milliye Destanının yazarı, “Dört nala gelip Uzak Asya’dan Akdenize bir kısrak gibi uzanan Bu memleket bizim” mısralarının sahibi büyük Türk şairinin mezarını ziyaretimiz ayrı bir anlamdaydı. Sonra Moskova Ulu Camii ziyaretimizi yapıyoruz. Moskova’da 2 milyon, Rusya Federasyonunda ise 20 milyon Müslüman vardır. İslam dininin kutsalları Devlet Başkanı Putin zamanında hukuken kabül ve korunma özelliği kazanmıştır. Bu camii en büyük ve görkemli olanıdır. Avlusundaki bir sıra bekleyen insanlar dikkatimizi çekti. Meğer burası bölgedeki muhtaç ve gariplere aş evi hizmeti de vermekteymiş. Yardım toplayan değil de böyle bir hizmetin veriliyor olması takdir ve tebrik edilesi bir güzellik…Bu cami; kubbesi, yapısı, iç tezyinatı ve minaresi ile güzel bir mabettir. Hristiyan ortodoks dünyasının önemli bir merkezi olup altın kubbeli katedral ve kliseleri ile ünlü olan bu şehirdeki hoşgörü ve birlikte barış içinde yaşama, görünür şekli ile ne güzel örnektir…
Daha sonra Moskova üniversitesinin önünden geçip yine büyük bir park içinden yürüyerek nehirde yapacağımız vapur turunun iskelesine vardık. Bu nehirde birçok tur gemisi insanları gezdirmek üzere çalışıyor. Şehri gezip görmek ve tatlı bir zaman geçirmek üzere ruslar ve turistler bu hizmetten istifade ediyor. Rehberimizin temin ettiği biletler ile sıramızın geldiği gemi ile Moskova’yı birde bu yönü ile görüyoruz. Tarihi doku yanında yeni yapılmış çok katlı binalar, şehrin sıcak su ile ısınmasını sağlayan fabrika bacası misali enerji merkezleri dikkat çekici. Birde Çar Deli Petro’yu temsil ettiği söylenen nehir üzerinde yapılmış ve üzerindeki heykeli ile ilginç bir eserdir.
Turdan sonra 1893de hizmete giren ve bugünde Moskova sosyal hayatında önemli yeri olan, cam kaplamalı çatısı ve özellikli mimarisi ile dikkat çeken, meşhur markaların mağazalarının bulunduğu Gum alışveriş merkezine gidiyoruz. Burası Moskova merkezinde, çok zenginlerin alış veriş yaptığı ve insanların gezip görmeye geldikleri bir yer. Dondurmacıları ile de meşhur, alışveriş yapmayanların mutlaka dondurma alıp yedikleri ve zaman geçirdikleri bir çarşı. Yüz ruble ile kullanabileceğiniz temiz tuvaletleri ile de unutmayacağımız bir yer olarak hatırlayacağız.
Akşam otelimize geçip çok erken kalkarak Kazan’a gideceğimiz için bavullarımızı hazır edip istirahate çekiliyoruz.
Devam edecek… (Tataristan Özerk Cumhuriyeti Başşehri Kazan)