‘’Ermeni Patrikhanesinin iftiraları; Nemrut Mustafa’nın hükmü; Mustafa Sabri’nin fetvası; İşkâlcı İngiliz’in Fransız’ın baskısıyla; Vahdettin’in onayıyla; ecnebilere yaranmak için beni asıyorlar. Fertler ölür Türk Milleti yaşar’’ söylediği son sözleriydi.
*
106.yılında Milli Şehidimiz Kaymakam Kemal Bey’i anıyoruz. 1.Dünya Savaşında Osmanlı devletini sırtından vuran Osmanlı vatandaşı Ermenilerin son kurbanı Milli Şehidimiz Kaymakam Kemal Bey’in içler acısı idamına alkış tutan Ermeni’yi ve diasporasını Türk gencinin çok şümullü tanıması üzerlerinde milli bir görevdir.
Birinci dünya savaşı günleri ve öncesi, Ermeniler Azerbaycan ve Anadolu’da 2 milyon insanımızı emsali görülmemiş bir vahşetle katletmiştir. Osmanlı Devleti, 24 Nisan 1915 günü bir kanun çıkararak, bu hainlerin bir kısmını Anadolu’dan, Osmanlı Devletinin bir başka bölgesi olan Suriye’ye göç ettirmiştir. Ermenilerin suçu büyüktür. Anadolu’nun birçok yerinde erkeği savaşa gitmiş, erkeksiz kalan köylerimizde ve şehirlerimizde insanlarımızı katletmiş, samanlıklara, camilere doldurarak diri diri yakmış milyonla insanımızın canına kıyılmıştır. En önemlisi, cepheye giden silah ve mühimmatı engellemişler ve bu silahlar ele geçirilerek Müslüman halka karşı kullanmışlardır. Bu hainlerin başında genellikle Osmanlı Devletinin Ermeni milletvekilleri yer almıştır. Bu göç sırasında Ermenilerin tüm ihtiyaçları karşılanmış, belirli istasyonlarda dinlendirilmiş, yaraları sarılmış ve gittikleri yerlerde ekecekleri buğdayına kadar her ihtiyaçları yanlarına verilmiştir.
1919 yılında müttefikler İstanbul’u işgal ettiğinde, Kana susamış Ermeniler işgal kuvvetlerini kandırarak, bütün bu mecburi göç olayından Yozgat Boğazlayan Kaymakamı Kemal Beyi sorumlu tutmuşlar ve işgal kuvvetleri işbirlikçisi Nemrut Mustafa Paşa mahkemesinde yargılanmasını sağlayarak 10 Nisan 1919 günü Beyazıt meydanında idam ettirmişlerdir.
Bu kahraman vatan evladı; “beni haksız yere idam ediyorlar, ben masum bir devlet memuruyum, tek suçum bana verilen görevi yerine getirmek olmuştur. Kimsenin de burnunun kanamasına sebep olmadım. Adalet buna diyorlarsa kahrolsun adalet. Ben şimdi cephede düşman üzerine giden bir nefer gibi şahadet şerbetini içmeye gidiyorum. Çocuklarımı yüce Türk milletine emanet ediyorum. Allah vatana millete zeval vermesin. Fertler ölür, millet yaşar. Yaşasın Türk milleti” demiştir.
Kaymakam kemal bey, Kadıköy’de Kuşdilindeki ebedi istirahatgahında yatmaktadır.
Atatürk 14 Ekim 1922 de TBMM’nde çıkmasını sağladığı özel bir kanunla Kaymakam Kemal Beyi milli şehit ilan etmiştir.
Kaymakam kemal beyin idam kararı, Şahsında Türk milleti ve devletinin idam kararıdır. Fakat onun şahadeti, onu değil, ona kast edenleri boğmuş ve yok etmiştir.
Kaymakam Kemal Bey ve şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Nur içinde yatsınlar.