Millî Şehidimiz Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beğ

88

 

Türklüğün büyük şehidi Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey, mütâreke yönetiminin isteğine boyun eğen Dâmâd Ferid Hükümeti’nin baskı uyguladığı kukla mahkeme tarafından verilen karar üzerine 10 Nisan 1919 tarihinde idam edildi.

Birinci Dünya Savaşı’nda, Türk Ordusu’nu arkadan vuran Ermeniler hakkında, hükümet mecburî ikamet kararı almıştı. Kemal Bey, bu kararı uyguladı. Osmanlı Devleti savaştan mağlup çıkınca, Ermeniler, Türkiye’yi işgal eden devletler tarafından oluşturulan mütâreke yönetimine baskı uyguladılar. Mütâreke yönetimi de Dâmât Ferid Paşa Hükümeti’ne baskı yaptı. Hükümet de İngilizlerin gönlümü hoş edebilmek için, tehcir edilen Ermenileri bulundukları savaş bölgelerinden savaş olmayan bölgelere nakletmekle görevlendirdiği Kemal Bey’i yargılamak üzere mahkeme heyeti oluşturdu. 

Kemal Bey; devlet hizmetinde bir ömür tüketmiş olan emekli gümrük müdürü Ârif Beyin oğlu olarak dünyaya gelmişti. Antalya ve İzmir liselerinde okuduktan sonra Mülkiye Mektebi olarak anılan Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni 1908 yılında pekiyi derece ile bitirdi. Beyrut ve Cezayir Büyükelçiliklerindeki görevlerinden sonra Toyran, Gebze ve Karamürsel kaymakamlıkları yaptı.  Son görevi Yozgat’ın Boğazlıyan ilçesi kaymakamlığı idi. Bu sebeple Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beğ olarak anılır. Aynı zamanda mutasarrıf vekili idi. Bu görevi O’nun, yakın bir gelecekte valiliğe terfi ettirileceğinin işâreti olarak kabul edilir.

Mahkeme heyeti âdil bir yargılama yapıyordu. Dâmâd Ferid Hükümeti, İdam kararı vermesi için heyete baskı yapınca, heyet başkanı Hayret Paşa istifa etti. O’nun yerine tâyin edilen ve ‘Nemrut‘ lakabıyla tanınan Kürt Mustafa Paşa istenilen kararı verdi. Karardan önce son sözlerini söylemesi istenilen Kemal Beğ şunları söyledi;

Reis Paşa Hazretleri, ben bunların cinayet işlendiğini iddia ettikleri köye gitmedim. Yakınından bile geçmedim. Bir tek kişinin bile öldürülmesi için hiç kimseye emir vermedim. Bir tek görgü şâhidi gösteremezler. Söyledikleri yalandır, iftiradır. Bana verilen, Ermenileri savaş alanı dışına götürmek görevini, kimseye zarar vermeden yapmaya çalıştım. Görevli olduğum sırada hiçbir Ermeni bana şikâyet bildirmedi. Bildirilseydi tahkik eder, mağduriyetlerini önlerdim.

Hâkimler heyeti olan sizler, aynı zamanda bir tarih mahkemesi görevi yapmaktasınız. Bana iftira eden Ermeniler Rus ordularına yardımcı oldular, erkekleri cephede olan köylerin yerlerini Ruslara gösterdiler, onlarla birlikte kadın ve çocukları işkence ederek öldürdüler. Devletimiz savaşta yenilince hayatta kalan diğer Müslümanları da öldürmek, topraklarımıza sâhip olmak istiyorlar. Ermenilerin hezeyanlarını durdurmak için bir kurban vermek gerekiyorsa, o kurban ben olamam.  Siz kurban seçmekte değil, ancak hak ve adaletle hüküm vermek vicdanî görev taşıyan bir yüksek heyetsiniz. Adaletin tecellisi için karar veriniz. Kurban seçici olmayınız.

Mahkeme heyeti, kendisine verilen görevi yerine getirdi.

İdam kararı verdi.

Karar, 10 Nisan 1919 tarihinde Beyazıd Meydanı’nda infaz edildi. Aziz naaşı, on binlerce kişinin katılımı ile Kuşdili Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beğ’in asılarak şehit edilmesi, büyük üzüntüye yol açan bir cinâyet idi. Fakat ne yazık ki tek değildi. Haksızlıklar ve insanlık dışı uygulamalar, Millî Mücâdele taraftarlarının bağımsızlık heyecanını ve azmini artırdı. O heyecanla, idamdan 39 gün sonra 19 Mayıs 1919’da kurtuluş mücâdelesi başlatıldı. Henüz kesin sonuca ulaşılamadığı bir tarihte, 14 Ekim 1922 tarihinde Ankara’daki Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beğ’in millî şehit olduğunu ilân etti. Bu kararla Kemal Beğ, ülkesi için ölen bir vatansever olarak ilân edilmiş, bununla kalınmamış; milletin, kendisi için ölenlerin yetimlerine sâhip çıkması sağlanmıştı. Ailesine şehit maaşı bağlandı.

Sonraki nesiller de millî şehidimiz Kemal Beğ’i unutmadılar. Yozgat’ta Şehit Kemal Bey İlköğretim Okulu inşa edilip hizmete açıldı. Ayrıca Kemal Bey Ormanı oluşturuldu.

Önceki İçerikBiat Kültürü
Sonraki İçerikKim Oy Verdi????
Avatar photo
28 Kasım 1938 tarihinde Bafra’da doğdu. İlk ve ortaokulu doğduğu şehirde bitirdikten sonra Ankara Ticaret Lisesi ve Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde okudu. İş hayatına Ankara’da muhasebeci olarak başladı. Ankara ve Karabük’te; muhasebeci, mali müşavir ve profesyonel yönetici olarak devam etti. İstanbul’da, demir ticareti ile meşgul oldu. SSCB’nin dağılmasından sonra Türk Cumhuriyetlerinde sanayi yatırımları gerçekleştirmek üzere çok ortaklı şirket kurdu. Şirketin murahhas azası olarak Azerbaycan’da ve Kırım’da tesis kurup çalıştırdı. 2000 yılında işlerini tasfiye etti. İş hayatı ile birlikte yazı hayatı da devam etti. İlk yazısı 1954 yılında Bafra’da yayımlanmakta olan Bafra Haber Gazetesi’nde başmakale olarak yer aldı. Sonraki yıllarda İlhan Egemen Darendelioğlu’nun Toprak Dergisi’nde, Son Havadis ve Tercüman gazetelerinde yazıları yayımlandı. Türk Ocakları Genel Merkezinin yayımladığı Türk Yurdu dergisinde yazdı. İslâm, Kadın ve Aile, Yörünge, Ufuk, Emelimiz Kırım, Papatya, Tarih ve Düşünce, Yeni Düşünce, Yeni Hafta, Sağduyu, Orkun, Kalgay, Bahçesaray, Türk Dünyâsı Târih ve Kültür, Antalya’da yayımlanan Nevzuhur, Kayseri’de yayımlanan Erciyes ve Yeniden Diriliş, Tokat’ta yayımlanan Kümbet, Kahramanmaraş’ta yayımlanan Alkış dergilerinde, Dünyâ ve Kırım’da yayımlanan Kırım Sadâsı gibi gazetelerde de imzasına rastlanmaktadır. Akra FM radyosunda haftanın olayları üzerine yorumları oldu. 1990 – 2000 yılları arasında (haftada bir gün) Zaman Gazetesi’nde köşe yazıları yazdı. Hâlen; Önce Vatan Gazetesi’nde, yazmaktadır. Oğuz Çetinoğlu; Türk Ocağı, Aydınlar Ocağı, ESKADER / Edebiyat, Sanat ve Kültür Araştırmacıları Derneği ve İLESAM / Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sâhipleri Meslek Birliği Üyesidir. Yayımlanmış Kitapları: 1- Kültür Zenginliklerimiz: (2006) 2- Dört ciltte 4.000 sayfalık Kronolojik Tarih Ansiklopedisi: (2008 ve 2012), 3- Tarih Sözlüğü: (2009), 4- Okyanusa Açılan Kapılar / Tefekkür Mayası Röportajlar: (2009). 5- Altaylardan Hira’ya Türk-İslâm Dostluğu: (2012 ve 2013), 6- Bilenlerin Dilinden Irak Türkleri: (2012), 7- Türkler Nasıl ve Niçin Müslüman Oldu: (2013), 8- Türkmennâme / Irak Türkleri Hakkında Bilmek İstediğiniz Her Şey: (2013). 9- Türklerin Muhteşem Tarihi: (Nisan 2014 ve Nisan 2015) 10- 115 Soruda Türk İslâm-Âlimi Mâtüridî (Röportaj): 2015) 11- Cihad – Gazi – Şehid: Kasım 2015. 12-Yavuz Bülent Bâkiler Kitabı (2016 Mehmet Şâdi Polat ile birlikte) 13-Her Yönüyle Kâzım Karabekir (2017 Mehmet Şadi Polat ile birlikte) 14-Dil ve Edebiyat Dergisi / İlk 100 Sayı Bibliygorafyası (2017 Mehmet Şâdi Polat ile birlikte) 15-Büyük Türk İslâm Âlimi Serahsî (2018), 16-Âyetler ve Hadisler Rehberliğinde Kutadgu Bilig’den Seçmeler (2018), 17-Edib Ahmet Yüknekî ve Atebetü’l-Hakayık (2018), 18- Büyük Türk İslâm Âlimi Mâtürîdî (2019), 19-Kâşgarlı Mahmud ve Dîvânu Lugati’t-Türk (2019). 20-Duâ / Huzura Açılan Kapılar. (2019) 10-Yesevi Yayıncılık, 12-Yakın Plan Yayınları, 13-Boğaziçi Yayınları, 14-Dil ve Edebiyat Dergisi, diğer kitaplar Bilgeoğuz Yayınları tarafından yayımlanmıştır.