Gerçek adı Fatma Seher Erden olan Kara Fatma 1888 yılında Erzurum’da doğmuş, 2 Temmuz 1955 yılında İstanbul Darülaceze’de vefat etmiştir. Türk Kızılay’ı tarafından, vefatından 59 yıl sonra Kulaksız Mezarlığı’nda anıt mezar yapılmış ve törenle açılmıştır. Dönemin Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfü Akar’ın anlattıklarına göre; anıt mezarın açılışına o dönemin Beyoğlu Kaymakamı Osman Ekşi, “ Milli Mücadelede Bir Kadın Üsteğmen Kara Fatma “ kitabının yazarı İlknur Bektaş, Genel Kurmay Başkanlığı Temsilcisi, o dönemin Türk Kızılay’ı Yönetim Kurulu Üyeleri ve vatandaşlar katılmıştır.
1919 yılında Mustafa Kemal Atatürk ile Sivas’ta görüştüğünde savaşa katılma izni istiyor ve bunun üzerine Atatürk Ona şöyle diyor: “ Sen toptan, tüfekten korkmaz mısın?” O’da cevap veriyor: “ Hayır Paşam, toptan da, tüfekten de korkmam “ diye karşılık veriyor. Bu cesaretinden dolayı kendisine savaşa katılma izni veriliyor ve Milli Müfreze Komutanı olarak Batı cephesine atanıyor, oluşturduğu milis gücüyle Rum, Ermeni ve nice eşkıyayla savaşıyor. Savaşta göstermiş olduğu başarılarından dolayı Türk Milleti’nin kalbinde taht kurmuş, yerli ve yabancı kaynaklar tarafından O’nun başarıları haber yapılmıştır. Amerika’da yayınlanan New York Times Gazetesi’nin manşetinde “ Orduda Savaşan Türk Kadını Teğmenliğe yükseldi “ başlığı atılmıştır.
Kara Fatma, İstiklal Savaşı’nda ülkeye üç yıl hizmet etmiş bir vatan kahramanıdır. Üç yüz kişilik milis gücüyle 28 Haziran 1921 yılında İzmit’in düşman işgalinden kurtuluşunda büyük rol oynamıştır. Daha sonra Birinci ve İkinci İnönü Savaşları’nda, Sakarya Meydan Muharebesi ve Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde gözünü budaktan esirgemeden savaşmıştır. Büyük Taarruz’da Yunanlılara esir düşmüş, ancak tutulduğu zindandan kurtularak tekrar orduya katılmış, daha sonra Bursa’nın düşman işgalinden kurtuluşunda büyük çaba göstermiştir. Milli Mücadele yıllarında Kara Fatma’nın eşi de askerdi. Eşiyle birlikte cepheden cepheye koşmuş, Balkan Savaşı’nda yer almış, yaralı askerlerin tedavilerinde yardımcı olmuş ve gerektiğinde askerlere yemek yapmıştır. Cesareti ve fedakârlığıyla Türk kadınının Kurtuluş Savaşı’nda göstermiş olduğu başarıyı gözler önüne sermiştir.
Milli Mücadele döneminde Kara Fatma’nın yanı sıra Binbaşı Ayşe, Asker Saime, Tayyar Rahmiye, Kılavuz Hatice, Şerife Bacı ve birçok isimsiz kahraman ülkenin kurtuluşu için hizmet etmiştir. Kara Fatma, Milli Mücadele döneminde ön plana çıkmış kadın kahramanlardan biridir. Cesaretinden dolayı Mustafa Kemal Atatürk tarafından “ Kara Fatma “ lakabı verilmiştir. Büyük fedakarlıklar yapan bu kahramanlar sayesinde bugün içinde yaşadığımız bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ortaya çıkmıştır.
Kara Fatma, 1922 tarihinde Bahar Bayramı kutlamalarına katılmış ve düzenlenen silah atma yarışında birinci olmuş, İzmir İktisat Kongresi’nde İzmir delegesi olarak yer almıştır. Onbaşılık rütbesiyle başladığı askerlikten üsteğmen rütbesiyle emekli olmuş ve savaşın sonunda aldığı “ İstiklal Madalyası”nı ömrünün en büyük hediyesi olarak göğsünde taşımıştır. Eşi Sarıkamış’ta şehit olmuş, savaşın sona ermesinden sonra İstanbul’a yerleşmiş ve devletin kendisine bağladığı maaşı Kızılay’a bağışlamıştır.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere; Kara Fatma’ya ve vatan, bayrak, haysiyet ve şeref uğruna şehit düşmüş bütün şehitlerimize Allah rahmet eylesin, ruhları şad olsun.
KAYNAKLAR:
Akın Aktaş, “ Sosyal Yardımlar Bağlamında Nene Hatun – Kara Fatma “, Tarih ve Düşünce Dergi, Sayı 6
İlknur Bektaş, Milli Mücadele’de Bir Kadın Üsteğmen Kara Fatma, Timaş Yayınları, 2013, İstanbul
Mehmet Tunçkol, Kara Fatma Mudurnu’da, Mudurnulular Derneği, Sayı 3