MHP’liler de Türk Değil mi?

14
Ruhittin Sönmez 1956 Bucak/ Burdur doğumludur. 1980’den itibaren Kocaeli’de yaşamaktadır. EĞİTİM: İlkokul, orta okul ve lise eğitimlerini Bucak’ta yaptı. 1973’te İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliğinden ve 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. İŞ HAYATI: 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuvar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001’de 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 03.03.2010’den itibaren Serbest Avukat 2018’den itibaren Arabulucu SOSYAL FAALİYETLER: Yaklaşık 16 yıl Türk Sanat Müziği korolarında korist olarak çalıştı. (İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubu) 250 Mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi ve 7 yıl Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Ocak 2023’ten itibaren aynı programı noktaTV’de devam ettirmektedir. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada 2 gün köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.

Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner ideolojik olarak bana çok uzak biri. Görüşlerine de itibar etmem. Ancak Metiner sadece bir köşe yazarı değil; AKP içinde milletvekilliği ve parti yöneticiliği yapmış, Erdoğan’a doğrudan yakınlığı olan bir isimdir. Dolayısıyla yazdığı görüşler AKP içindeki siyasal İslamcı ideolojik kanadın seslendirilmesi olarak görülür.

Bu yüzden Metiner’in son köşe yazılarından birini (05.08.2025 tarihli) değerlendirmek istedim. Çünkü “süreç” denilen yeni PKK açılımının akıbetini yorumlamamız için AKP’nin içinde güçlü olan bu kanadın görüşlerinin iyi bilinmesi gerekiyor.

****

Siyasal İslamcı kanatta Kürt, Ermeni, Arap olduğunu söylemek özgürlük olarak değerlendirilirken “ben Türküm” demek ırkçılık olarak suçlanır. Bu yüzden “Türk” yerine “Türkiyeli” diye bir tanımı kullanırlar. Bu kesimin Türk ve Atatürk nefretinin tarihi kökleri vardır.

Mehmet Metiner, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu’nun “Türk, Türklük ve Türkiyelilik”konularında yaptığı açıklamalarını “sürece tuzak kurmak”, “süreci sabote etmek” olarak tanımlıyor.

Erhan Afyoncu modern millet anlayışı ve Anayasanın 66. Maddesindeki tanıma uygun olarak kavramları açıklıyor: “Türkiyeli diye bir tanım tarihte yok, ‘Türkiye Milliyetçisi’ hiç yok. Coğrafya ismini millet ismi haline getiremezsiniz. ‘Türkiyeliyim, Türkiye milliyetçisiyim’ kelimeleri tarihi temeli olmayan, tarihte kullanılmamış ifadelerdir. Türk’üm, Türk milliyetçisiyim veya Türkçüyüm denir. İspanyol İspanyalıyım, Alman Almanyalıyım, Fransız Fransalıyım diyor mu?”

Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Prof. Erhan Afyoncu’nun ‘Türklük-Türkiyelilik’ üzerine yaptığı açıklamalar doğrudur. Herkesin altına imza atması gerekir” diye destek verdi.

Daha önce bir programda tarihçi Murat Bardakçı da “Türkiyeli” tabiri için, “Açık söyleyeyim; Eşekçe bir düşünce olarak görüyorum. Böyle şey olmaz. Türkiye’de yaşayan herkes Türk soyundan, Türk ırkından değildir ama Türk’tür. Çünkü Türk kavramı, Türk terimi bir memlekete aidiyeti ifade eder. Bu memleketteysen Türk’üm diyeceksin. ‘Ben Türkiyeli bilmem neyim’, halt etmektir o. ‘Türk’üm ama bilmem neyim’ diyebilirsin, ‘şuradanım’ diyebilirsin. Onda bir şey yok. Ama ‘Türkiyeliyim’ saçma sapan bir şey” ifadelerini kullanmıştı.

Aslında Türkiyeli olduklarını söyleyenler “Türkiyeli” kelimesini Fransızcaya çevirse ‘Turc’ demek zorunda. İngilizce karşılığını ‘Turkish’ olarak çevirmekten başka çare yok. İkisinin de anlamı aynı: Türk!

*******************************

Modern Millet Anlayışı

Modern millet anlayışı vatandaşlık esasına dayanır. Ortak dil, tarih, kültür önemli olmakla birlikte, asıl belirleyici anayasal vatandaşlık bağıdır.

Anayasamızdaki vatandaşlık tanımı etnik kökeni değil, siyasi-hukuki aidiyeti esas alır. Etnik, dini, mezhebi farklılıklar bu bağ içinde erir.

Oysaki siyasal İslamcıların anlayışında “Millet” kelimesi “ümmet” anlamında kullanılır.

Etnik değil, dini aidiyeti esas alır. “Türk milleti” dendiğinde, bunu İslam ümmetinin bir alt kümesi gibi görür.

Mehmet Metiner yazısında açıkça ifade etmiş zaten: “Afyoncu’nun bu anlayışı İslam’ın temel akidesine aykırıdır. Ama bilinsin isteriz ki bizim ümmet ve millet şuurumuz bu anlayış üzerinedir.”

Görüldüğü gibi, Prof. Dr. Yümni Sezen’in ifadesiyle, “Yanlış bilgi, yanlış algı, aslından uzaklaşma, bugün dini milliyetçilikle karşı karşıya getirmiştir. Rotasından, ilkelerinden, hedefinden çıkarılmış bir din anlayışı, milliyetçiliğe hayat hakkı tanımıyor.”

****

Metiner’in ümmet esaslı tanımı, anayasal düzenle uyumlu değildir. Fiilen anayasal kimlik tanımını değiştirme niyetinin bir ifadesidir.

Zaten “süreç” dediği şeyin amacı da anayasal Türk kimliğini silmek ve milli devlet yerine çok ortaklı bir ümmet birliği inşa etme çabasıdır.

Ümmet esaslı tanım, Türkiye’yi çok-uluslu, çok-kimlikli, din esaslı bir siyasi yapıya yaklaştırır.

Böyle bir değişim, Cumhuriyet’in kurucu ilkeleri ile ters düşer. Bu yüzden Afyoncu gibi bilim insanlarının Türk, Türklük gibi kavramları açıklamaları “Türksüz Türkiye” isteyenlerin yürüttüğü sürece halk desteğini azaltacaktır. Metiner’in öfkesi bunadır.

Anayasa 66. Maddedeki gibi bir modern vatandaşlık tanımı herkesin eşit yurttaşlığını garanti ederken, ümmet esaslı tanım Müslüman olmayanları “millet”in dışında bırakır.

Bu, hem anayasal eşitlik ilkesine hem de çağdaş demokrasi standartlarına aykırıdır.

*******************************

Bilim Değil Sadakat Önemli İmiş

Mehmet Metiner’in yazısındaki şu cümleler asla “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” istemediklerini gösteriyor. Bir bilim insanının bilgilerini, görüşlerini paylaşmasına bile katlanamıyor. Afyoncu’nun sözlerine makul ve mantıklı bir eleştiri getiremediği için sadakatsizlikle suçlayıp tehdit ediyor:

‘’Cumhur İttifakı saflarında yer alan hiç kimsenin Erdoğan-Bahçeli liderliğinin çizdiği çerçevenin dışına çıkmaya, dahası o çerçevenin içine sorunlu zihniyeti üzerinden yeni anlamlar yüklemeye hakkı yok.

Bu büyük barış sürecini Erdoğan-Bahçeli liderliğinin ortaya koyduğu “ümmet-millet” şuurunu yeni bir aidiyet ve sadakat temeline oturtmaya çalıştığımız bir süreçte bunu yapmaya kalkışması asla iyi niyetle izah edilemez ve dahi bağışlanamaz.”

Şu dikta zihniyetine bakar mısınız?

“Liderlerin çizdiği çerçevenin dışına çıkamazsınız.” “Rektör konumunda iseniz adına ‘devlet projesi’ denilen ve çerçevesi Cumhurbaşkanımız ve MHP lideri tarafından çizilen anlayışın dışına çıkamazsınız” diyor.

Metiner’in “bilge lider” diye övdüğü Bahçeli’nin, sürece ikna toplantılarını, Erzurum’da, “Lidere sadakat şerefimizdir”pankartı altında başlatması da aynı zihniyetin eseridir.

*******************************

Mhp’liler Türk mü, Türkiyeli mi?

AKP içinde, siyasal İslamcılar kadar, milliyetçi kimlikli vatandaşlarımızın olduğunu biliyoruz. MHP ise zaten kendisini Türk Milliyetçiliğinin temsilcisi olarak gösteren bir parti.

Mehmet Metiner gibilerin tanımına göre; Erdoğan ve Bahçeli de Türk değil, Türkiyeli. Bu liderler kendilerini “Türkiyeli” kabul etseler bile AKP ve MHP’li Türklerin kendilerini “Türkiyeli” diye tanımlayacaklarını sanmıyorum.

“Türkiye bir coğrafyanın değil bir egemenliğin adı. Egemenlik varken Türkiye olan coğrafya o egemenlik kalkınca artık Türkiye olmuyor.” Yarın Türk- Kürt- Arap diye egemenliği de paylaşırsanız ülkemizin adını da Türkiye olmaktan çıkarmak isteyeceklerdir.

NOT: Bu köşe yazımı yazdıktan sonra öğrendim ki Mehmet Metiner Yeni Şafak’tan kovulmuş. Aynı gazetede 13 Ağustos’ta Özgür Bayram Soylu isimli bir yazarın “Türklük olmadan terörsüz Türkiye olmaz!” başlıklı bir yazısı yayınlandı. Bu yazı Metiner’in tam zıddı görüşte. AKP içinde bir şeyler oluyor gibi.

Önceki İçerikKahneman: Makul ve Yanlış
Ruhittin sönmez
Ruhittin Sönmez 1956 Bucak/ Burdur doğumludur. 1980’den itibaren Kocaeli’de yaşamaktadır. EĞİTİM: İlkokul, orta okul ve lise eğitimlerini Bucak’ta yaptı. 1973’te İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliğinden ve 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. İŞ HAYATI: 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuvar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001’de 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 03.03.2010’den itibaren Serbest Avukat 2018’den itibaren Arabulucu Sosyal Faaliyetler: Yaklaşık 16 yıl Türk Sanat Müziği korolarında korist olarak çalıştı. (İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubu) 250 Mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi ve 7 yıl Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Ocak 2023’ten itibaren aynı programı noktaTV’de devam ettirmektedir. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada 2 gün köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.