MHP, Oylarını Artıran Tek Parti Ama Seçimin Kazananı Değil

98

30 Mart 2014 seçimlerinde, şahısların değil partilerin oylandığı il Genel Meclisi ve Büyükşehirlerde Belediye Meclislerine verilen oylar hesaplandığında, iktidar partisi 2011 seçimlerinde almış olduğu % 49.8’lik oydan % 43.3’e düştü. Oyu yüzde 6,6 düşen AKP’nin oyu sayısal olarak 2 milyon 242 bin azaldı. Hem de oy kullanma oranı yükseldiği halde. Büyükşehir Başkanlıklarına verilen oylar esas alındığında ise AKP oyları yüzde 45.5 oluyor.

Ancak benim gibi çok kimse daha büyük oranlı bir oy kaybı tahmini içinde olduğu için bu sonuç herkes tarafından AKP açısından başarılı kabul edildi.

Seçim sonuçlarının AKP açısından çok başarılı sayılması doğrudur. Çünkü iki büyük muhalefet partisi MHP ve CHP’nin oy toplamı ancak AKP oyları kadar. Ayrıca Türkiye çapında Belediye Başkanlıklarının yüzde 60 kadarını AKP kazandı. Hemen hemen bütün illerde ya birinci veya ikinci parti konumunda olduğunu da dikkate almak gerekir.

Buna karşılık CHP‘nin mevcut yüzde 25 mertebesini aşması ümidinin çöktüğü görülmekte. Muhalefet açısından bu kadar elverişli şartlara rağmen CHP’nin 2011’de % 26 olan oyu, bu seçimde % 25.6’a düştü. CHP’nin 2011’de 11 milyon civarında olan oyu 2014 seçimlerinde sabit kaldı.

MHP ise oylarını % 13.0’den, % 17.7’ye çıkardı. MHP oylarında sayısal olarak da 2 milyon 334 bin artış oldu ve 5.6 milyondan 7.9 milyona yükseldi. Üstelik Ankara’da MHP oylarının % 50’si, İstanbul’da % 40’ı CHP’ye gitmiş olmasına rağmen. Bu oylar AKP’den MHP’ye bir dönüş olduğunun göstergesi.

BDP de ciddi bir oy artışı bekleyenleri yanılttı. Yüzde 6.6 olan oyunu artıramadı. Fakat kazandığı il belediye sayısı 8’den 9’a çıktı. (Ağrı seçimleri yenilenecek. BDP burada başabaş durumda, kazanırsa 10 olabilir.)

*****

MHP’NİN GÜÇLÜ VE ZAYIF YÖNLERİ

MHP oylarını epeyce artırdı ama iktidar alternatifi olacak boyuta gelmediği için pek başarılı sayılmadı. 30 Mart 2014 seçimlerinde MHP’nin aldığı oyların değerlendirilmesi gelecek seçimler açısından çok önemli. Çünkü şu an için tek potansiyel iktidar alternatifi olarak bu parti gözükmekte. Sedat Ergin’in Hürriyet’teki “Seçimin Dipteki Dalgaları” yazısı bu MHP gerçeğine işaret ediyor.

  • 2002 yılından bu yana (sadece 2011 seçimleri hariç) MHP oyları yükseliş istikametindedir. 2011 seçimleri ile kıyaslandığında bu yükseliş yüzde 41 gibi çok büyük bir oranda gerçekleşmiş.
  • MHP üç büyük şehir hariç diğer bölgelerde CHP’den daha çok oy almış. CHP tamamen sahillere çekilmişken, MHP orta Anadolu ve Karadeniz’de AKP’nin tek rakibi durumunda. İki ilde birinci (Osmaniye ve Mersin) olan MHP, 32 ilde ikinci, 31 ilde ise üçüncü parti durumunda. Bu dağılım MHP açısından ümit verici.
  • MHP iki büyük şehirde İstanbul ve İzmir’de çok zayıf. Bu seçimde Ankara’da da zayıf olması eski MHP’li Mansur Yavaş’ın CHP’den aday olması ile alakalı.

MHP üç büyük şehirde ciddi bir yeniden yapılanma ve özel bir çalışma yürüterek oylarını artıramazsa iktidara yürümesi mümkün olmaz. Ancak buralarda hiç olmazsa Türkiye ortalamasına çıkmayı başarırsa iktidara giden yollar açılır. En kötü ihtimalle ana muhalefet partisi olur. Çünkü CHP artık “Türkiye partisi” olmak özelliğini yitirmektedir.

Üç büyük şehrin sosyal dokusu Anadolu’nun özetidir. Buralarda MHP oyları iktidar alternatifi olarak görülmediği için diğer partilere kaymaktadır. Türkiye genelinde yüzde 20’lik psikolojik barajın üzerine çıkması ve büyük şehirlere özel bir program uygulayabilmesi halinde hem kaybettiği oyları geri alabilir ve hem de diğer partilerden oy çekebilir. İktidar adayı olabilir.

  • Güneydoğu’daki daha doğrusu BDP/PKK’nın etkili olduğu yerlerde oylar, silahlı gücü temsil edenlerde toplanmaktadır. Orada ya devlet gücü veya PKK‘dan yana olmak ağır basmaktadır. Çünkü hala PKK’nın silah gücü yok edil(e)mediği gibi, daha da güçlenmiştir. Bu sebeple oylar AKP ve BDP’de toplanmaktadır. MHP iktidar alternatifi olursa, Güneydoğu’da da oyları artacaktır.
  • MHP’nin tedricen oylarını artırmasının sebebi partinin propaganda gücü veya ekonomik programı ile alakalı değil.

Sebep, MHP‘nin ülkenin bölünmezliğinin, milletin birlik ve beraberliğinin ve Türk kimliğinin teminatı olarak görülmesidir. Geniş kesimler tarafından MHP Türk varlığının sığınılacak son kalesi kabul edilmektedir.

  • MHP lideri Devlet Bahçeli 17 yıllık genel başkanlığı süresinde siyasal duruşu ile bu çizgiyi muhafaza etmektedir. Dürüstlüğü tartışmasızdır. Hatta bazı vatandaşlarımız “çok dürüst be abiciğim. Dürüst adam devlet yönetemez ki!” diyerek O’na oy vermez.

Şahsının milletvekili maaşını hiç almadığını, şehit ailelerine bağışladığını; kişisel seyahatlerinde parti makam otosunu kullanmadığını; Ermeni araştırmaları için hükümetin vermediği 400 milyarın üzerindeki parayı kendi mal varlığından Türk Tarih Kurumu’na bağışladığını; genel başkan olmadan önce aileden zengin olduğunu, siyasete girdikten sonra maddi durumunun kötüye gittiğini çok kişi bilmez.

  • Ancak MHP ve liderinin Türkiye’yi daha iyi yöneteceğine dair kuvvetli bir kadro ve program takdim edemediği görülmekte. Elbette iktidar partisinin medya üzerindeki kontrol ve baskısı etkilidir. Ama bu konuların partinin iç toplantılarında ve mitinglerinde bile konuşulmaması partinin eksikliğidir.
  • AKP’de lideri için oy verenler, parti için oy verenlerden çok olduğu halde; MHP’de liderine rağmen partisine oy verenler, lideri için oy verenlerden daha çok.

*****

İKTİDARA GİDEN YOLU AÇMAK İÇİN

  • MHP mevcut siyasi çizgisini sürdürmekle beraber, kadrosundaki değerli kişileri ön plana çıkarmak ve Türkiye’yi her konuda mevcut iktidardan daha iyi yöneteceğini göstermek durumundadır.
  • Milyonluk MHP mitinglerine bile 45 saniye zaman ayıran güdümlü medyadaki ambargoyu yıkmak için (Gezi eylemcilerinin bazı TV kanallarına karşı gösterdiği demokratik kitle hareketi misali eylemlerde olduğu gibi) kitlesel gücünü kullanabilir. Bu karanlık sokaklara inmek değildir. Meşru yoldan bir hakkın kullanımını temin etmektir.
  • MHP oylarında kadın oyları azınlıkta kalıyor. AKP’nin kadın oyları için yaptığı çalışmalar çok başarılı. MHP de kadınlara yönelik etkili ve sürekli bir program uygulamalıdır.
 MHP oyları

MHP oyları

Önceki İçerik29 Mart 2014 Seçimleri
Sonraki İçerik100 Yıl Öncesi İle Bir Karşılaştırma
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.