Aydınlar Ocakları’nın Kosova’da yapılan 38. Şurasında alınan karar gereğince, 2013 Kasım ayındaki, 39. Şuranın şehitler diyarı Çanakkale’de yapılmasına karar verilmişti.
Alınan bu karar gereğince 1 – 3 Kasım 2013 tarihleri arasında yapılacak olan şuraya iştirak edeceklerin tespit edilmesi maksadıyla aylar öncesinden ocak mensuplarına duyuru yapılarak katılma şartları ve uygulanacak olan program hakkında bilgi verilmişti . Verilen bilgiye göre 01 Kasım 2013 Cuma günü sabah saat 06.45 de Perşembe Pazarından hareket edilecek, 03 Kasım 2013 Pazar günü akşam da dönülecekti. Bu seyahate,
-Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Av. Ruhittin Sönmez ve eşi Dr. Ayşe Gülden Sönmez,
-İlim İstişare Kurulu Başkan Vekili Mali Müşavir Ahsen Okyar,
-Ocak Sekreteri Ziraat Mühendisi Hasan Uzunhasanoğlu,
-Harita Mühendisi Ali Kahraman ve eşi Asuman Kahraman,
-İSKİ Eski Yönetim Kuru Üyesi Musa Ordu ve Refikası Reyhan Ordu,
-Yeminli tercüman Cemal Barış ve eşi Harita Müh. Hatice Nur Barış, Çocukları Hasan Buğrahan Barış, Hayrettin Gürsoy Barış, Cihan Fatih Barış,
-SEKA eski Daire Başkanlarından İlhan Özsoy,
-Yalova Ünv. Öğretim Görevlisi Bilgisayar Öğretmeni Yunus Özen
–Makine Mühendisi İsmail Kaya
-Tekniker İdris Türkten
-Kim.Yük Müh. Mustafa Görgün,
-Çevre Müh. Burak Elbay iştirak etmişlerdir.
Ayrıca Sakarya Aydınlar Ocağı Başkanı Yrd.Doç. Dr. Mustafa Kemal Cerrahoğlu ve eşi Emel Cerrahoğlu,
-İş Adamı İnşaat Mühendisi Cengiz Arslan ve eşi Perihan Arslan,
-Sakarya Ünv. Elekt. Fak Öğretim Üyes Yrd. Doç. Dr. Türker Fedai Çavuş ekibimize dahil olmuşlardır.
Yapılan program gereğince Cuma günü saat 06.45 de Çanakkale’ye müteveccihen hareket etmemiz icap ediyordu. Fakat, arabanın biraz gecikmesi sebebiyle ancak saat 08.15’te hareket edebildik. Bunun haricinde programda kayda değer herhangi bir gecikme olmadı. Seyahat boyunca bütün arkadaşlar verilen saatlere azami derecede riayet etmişlerdir ki, bu takdire şayan bir durumdur.
Cuma Sabahı Perşembe pazarından hareket ettikten sonra, Ocak Başkanı Av. Ruhittin Sönmez ayağa kalkarak, arkadaşlar her seyahatte olduğu gibi bu seyahatte de önce aramızdan birisini kafile başkanı seçmemiz lazım dedi. Başkanın bu teklifi bu güne kadar yapılan tatbikata uygun olması itibariyle yerinde görüldü. Yapılan kısa bir istişareden sonra Sakarya Aydınlar Ocağı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Kemal Cerrahoğlu oy birliği ile kafile başkanı olarak seçildi. Mustafa Bey, kendisine gösterilen teveccühten dolayı ekibe teşekkür ettikten sonra, birinci icraat olarak yolculuğumuzun kazasız belasız geçmesi ve hayırlara vesile olması maksadıyla, aramızda bulunan El Ezher mezunu Cemal Barış arkadaşımızdan bir Aşr’i Şerif okumasını rica etti. Cemal Bey o güzel sesiyle her Sabah ve Akşam Namazlarının arkasından okunan HAŞR Suresinin son üç ayeti olan 22 – 23 – 24. Ayetlerini okudu. Kendisine teşekkür edildi.
Bu arada, bugüne kadar yapılan bütün seyahatlere eşi Nursel Hanım ile birlikte iştirak eden ve bütün arkadaşları bu nevi seyahatlere eşleri ile birlikte katılmaya teşvik eden Ahsen Beyin bu defa yalnız olduğu, eşinin yanında bulunmadığı hemen fark edildiğinden arabada bulunan arkadaşlar bu hususun izah edilmesi için kafile Başkanından Ahsen Beye söz verilmesini istediler. Başkan Mustafa Bey de hakikaten ortada izaha muhtaç bir durum var, bizim bildiğimiz Ahsen Bey pek öyle kolay kolay yalnız gelmez, bu hususun açıklığa kavuşturulması lazım diyerek Ahsen Beye söz verdi. Ahsen Beyde yapmış olduğu açıklamada, eşinin bu seyahate katılmayı çok arzu ettiğini fakat, çok yakınlarından birinin önümüzdeki günlerde yapılacak olan düğünü için yapmakta olduğu hazırlıklar sebebiyle bu seyahate iştirak edemediğini ifade etti. Ahsen Bey’in vermiş olduğu bu izahat dikkate alınarak mazereti makul karşılandı.
Peşin olarak şu hususu ifade edeyim ki, Mustafa Bey gezi boyunca yapmış olduğu kafile başkanlığı esnasında çok tarafsız hareket etti. Hatta o kadar tarafsız hareket etti ki, Sakarya Aydınlar Ocağında en yakın çalışma arkadaşı olan Cengiz Arslan’a dahi bazı hallerde söz vermedi, söz verdiği zamanda çok uzun konuştuğu gerekçesiyle konuşmasını fazla uzatmaması için ikazda bile bulundu. Kimsenin gözünün yaşına bakmadı. Kısaca ifade etmek gerekirse bana göre, Mustafa Kemal Cerrahoğlu kimseyi kırmadan, gücendirmeden mükemmel bir kafile başkanlığı yaptı.
Yol boyuca başta Cengiz Arslan Bey olmak üzere bazı arkadaşlar, muhtelif konular hakkında bilgi verdi. Cengiz Bey bizim bilmediğimiz çok güzel şiirler okudu ve bilhassa Çanakkale Muharebeleri ile alakalı olarak bazı bilgiler verdi. Bu bakımdan kendisinden çok istifade ettiğimizi ifade etmek isterim .
Yolculuğumuz bu minval üzere devam ederken, günlerden Cuma olduğu için münasip bir Cami bulup Cuma Namazı kılmamız icap ediyordu. Her ne kadar seferi olduğumuz için Cuma Namazını kılmama ruhsatı olduğu halde, vaktimiz müsait olduğu için kılınmasının daha uygun olacağı düşüncesiyle yol kenarındaki yerleşim yerlerinden birisinde Cami gözetlemeye başladık. O cami mi olsun bu cami mi olsun derken Bandırma’ya kadar gittik. Bu arada saat 12.oo ye yaklaşıyordu . Bandırma’nın çıkışında Büyük bir cami gözümüze ilişti. Bu camiye gitmemiz münasip görüldü. Camiye vardığımızda buranın bir sanayi çarşısı camii olduğunu gördük. Bu bakımdan cemaat bir hayli kalabalık idi. Fakat cami oldukça büyük olduğu için yer bulmak hususunda herhangi bir sıkıntımız olmadı. Allah’ın izniyle burada Cuma Namazını kıldıktan sonra dışarı çıktık. Çıkışta camiden çıkan cemaate hamur kızartma ikram edildiğini gördük. Kokusu da çok güzel geliyordu. Bizde alalım mı almayalım mı derken , benim hanım yanıma gelip siz almayın, biz Emel Hanım ile birlikte sıraya girip arabada bulunanların hepsine yetecek kadar aldık dedi. Bunun üzerine arabalarımıza binerek hamur kızartmalarını yiyerek yolumuza devam ettik. Doğrusu pekte makbule geçti. Bu arada hamur kızartmasının bir hikayesi olduğunu öğrendik. Onu da kısaca anlatmak istiyorum. Bandırma da kim olduğu bilinmeyen hayırsever bir vatandaş yıllardan beri her ayın ilk Cuma günü bu hayır işini yaparmış. Biz de bu hayır işinden o gün nasibimizi almış olduk. Allah kabul etsin. Yolumuza devam ederek saat 15.30 sıralarında Çanakkale’ye vasıl olduk. Bizim kalacağımız yer Otel Artur imiş. Kısa zamanda eşyalarımızı yerleştirdikten sonra hemen Şuranın yapılmakta olduğu karşımızda bulunan Çanak Otel’e geçtik. Salona vardığımızda toplantı başlamıştı. Salonda Azerbaycan ve Kosova’dan da Ocak temsilcilerinin de olduğunu öğrendik. Salona her iki ülkenin bayrakları da asılmıştı. Bazı Ocak temsilcilerinin konuşmasından sonra, Kosova Aydınlar Ocağı Başkanı Ferhat Derviş, Azerbaycan Temsilcileri Başkan Vugar Kadirov ve Başkan Yardımcısı Emin Hasanli de söz alarak birer konuşma yaptılar. Bilhassa Azerbaycan temsilcileri Azeri Türkçesi ile çok güzel ve duygulu bir konuşma yaptılar. Bu konuşmaları dinleyince iki devlet, tek millet ifadesinin ne kadar doğru olduğunu anladık. Azeri kardeşlerimiz konuşmalarının sonunda da Gelecek yıl Mayıs Ayında yapılacak ola Şuranın Azerbaycan da yapılmasını teklif ettiler. Bu samimi ve içten gelen teklifleri uygun görülerek kabul edildi. Bu bakımdan Allah nasip ederse 2014 Mayıs Ayında yapılacak olan Aydınlar Ocaklarının 40. Şurası Azerbaycan’ın Başşehri Bakü’de yapılacak. Gitmek isteyen arkadaşlarımız şimdiden hazırlıklarını yapmaya başlayabilir.
Cuma günkü konuşmalar akşam üzeri saat 18.oo e doğru tamamlandı. Konuşmaların arkasından Şura Sonuç Bildirisinin hazırlanması için bir komisyonun kurulması gerektiği ifade edildi. Genel Başkan Prof. Dr. Mustafa Erkal’ın talebi üzerine Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Av.Ruhittin Sönmez de bu komisyonda yer aldı. Böylece Şuranın birinci gün çalışmaları tamamlanmış oldu.
Bunun üzerine bizde istirahat etmek ve akşam yemeği için kaldığımız otele geçtik.
DEVAM EDECEK