Bundan önceki iki yazımda 16.06.2010 Çarşamba günü Ankara’ya yapılan seyahat ile alakalı gezi ve intibalarımızı anlatmaya çalışmış ve gezi programının ana gayesinin teşkil eden Kınacızade Konağı’nda verilecek akşam yemeği için konağa saat 19.00 sıralarında giriş yaptığımızı ifade ederek yazımızın ikinci bölümünü de tamamlamıştık. Şimdi kaldığımız yerden devam ediyoruz.
16.06.2010 Çarşamba günü seyahati ile ilgili olarak yapılan programa göre Kınacızade Konağı’na gelindi. Zira seyahat programına göre burada Kocaeli Aydınlar Ocağı üyeleri aktif siyaset yapan bazı gönül dostları ile bazı kurumlarda görev yapan üst kademe yöneticileri için yemekli bir toplantı tertip etmişti.
Gaye, tamamen Aydınlar Ocağı’na gönül vermiş ve ocağın birçok toplantılarına yoğun iş programlarına rağmen zaman ayırmak suretiyle katılan gönül dostlarını bir araya getirmek ve onlarla beraber olabilmektir.
Toplantı için düşünülen Kınacızade Konağı, Ankara Kalesi içerisinde hakikaten ismiyle müsemma tarihi bir konaktır. Giriş merdivenlerinden başlamak üzere hiçbir şekilde bozulmadan orijinal haliyle günümüze kadar ayakta kalabilmeyi başarmış sayılı konaklardan birisidir. Konak üç katlı olup arka tarafında müştemilat ve ortasında bahçesi bulunmaktadır. Yaz aylarında misafirler umumiyetle bu bahçede ağırlanmaktadır. Konağın bütün odaları birçok tarihi eserlerle doludur. Hatta bazı odalarında 100-150 yıl öncesine ait paha biçilmez kumaşlardan yapılmış ve altın ve gümüş işlemeli kadın ve erkek elbiseleri bulunmaktadır.
Konak’ın odalarından birisi günümüzde yaşamakta olan Tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık Beyefendiye, biriside TRT’nin ilk kuruluş yıllarında spikerlik yapan Jülide Gülizar’a tahsis edilmiş olup bu odalarda kendilerine ait bazı eşyalar bulunmaktadır.
Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın Kınacızade Konağı’nda tertip etmiş olduğu akşam yemeğine davet edilen Ankara’daki dostlarından;
Eski Bakanlardan Ali Coşkun,
İstanbul Milletvekili Dr. Alaattin Büyükkaya,
İstanbul Milletvekili Halide İncekara,
İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Tan,
DİYANET-SEN Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar,
Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın Ankara Temsilcisi Haydar Çiftçi, Ankara’da görev yapan bir kısım üst kadro bürokratları yapılan davete icabet ederek yemeğe gelmişlerdir.
Bu toplantıya Başbakan Yardımcısı Sayın Cemil Çiçek ile Savunma Bakanı Sayın Vecdi Gönül Beyefendilerde önce iştirak edeceklerini bildirmiş olmalarına rağmen, o gün için Sayın Cemil Çiçek’in Meclisteki yoğun çalışmaları ve nöbeti sebebiyle, Sayın Vecdi Gönül’ünde İzmir’de katılmasında zaruret bulunan bir toplantı vesilesiyle yemeğe katılamamışlardır. Ancak her iki muhterem zevat Ocak Başkanı ve aynı zamanda davet sahibi Ahsen Okyar’ı ayrı ayrı aramak suretiyle bizzat özür beyanında bulunma inceliğini göstermişlerdir.
Kınacızade Konağında akşam yemeği, misafirlerin konağa intikal etmelerine müteakip saat 19.30 sıralarında başlamıştır. İkram edilen nefis yemekler yenildikten sonra toplantıya ev sahipliği yapan ve aynı zamanda toplantıyı yöneten Ocak Başkanı Ahsen Okyar, toplantıya iştirak edenlerden bazılarına duygu ve düşüncelerini anlatmaları bakımından söz vermiştir.
Bu cümleden olarak, Eski Bakanlardan Sayın Ali Coşkun; Aydınlar Ocağı Derneği’nin ilk kuruluş yıllarından itibaren üyesi ve gönüllü bir neferi olduğunu, bu Ocağın Türk Kültür hayatında çok önemli yeri bulunduğunu, Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın ise göz dolduran çalışmaları ile gönlünde ayrı bir yerinin olduğunu ifade ettiği konuşmasını yapmış olduğu çok hoş espriler ile tamamlamıştır.
İstanbul Milletvekili Sayın Dr. Alaattin Büyükkaya’da Aydınlar Ocağı Kocaeli üyelerinin kadim dostları olduğunu, çalışmalarını çok yakından takip ettiğini ifade ederek yoğun geçen Bütçe Plan Komisyonu çalışmalarından bahsetmiştir.
İstanbul Milletvekili Halide İncekara’da ezcümle, “ikinci dönem Milletvekilliği yapıyorum. Devleti yeterince tanımıyoruz. Bazı kurumların ne yaptığının ve ürettiği hizmetler için ne türlü faaliyetler yaptığını bilmemiz önemli. Ankara’ya ilk gelişimde tasavvur ettiğim Ankara ile şu anda idrak ettiğim Ankara çok farklı..
Herkesin konuştuğu genel politik konuların dışında Türkiye’nin asıl gündemi olan maddelere de dikkat çekmeliyiz. Öğretmen yetiştirirken sayıya odaklanıyoruz, kaliteyi sorgulamıyoruz. Memurların sayısı ve özlük hakları hep gündemde, verimliliklerini tartışmıyoruz. Okullarda cinsel taciz vakalarındaki oranları araştırmak ve gerekli tedbirlerin alınması STK’ların da gündeminde olmalı. Bu meseleler en az Kıbrıs meselesi kadar önemli..” ifadelerinde bulunmuştur.
Toplantıyı yöneten Ahsen Okyar hemen hemen Ankara’dan toplantıya iştirak eden misafirlerin tamamına yakınına söz vermiş olup, söz alanlarda samimi duygu ve düşünceleri ile birlikte toplantıya davet edilmelerinden mütevellit memnuniyetlerini ifade etmişlerdir.
Bu arada kendisine söz verilenlerden Kocaeli Aydınlar Ocağı İlim ve İstişare Kurulu üyesi Av. Ruhittin Sönmez’in konuşması calibi dikkat görüldüğü ve konuşmasının bütünlüğünün bozulmaması için biraz fazla yer vermek istiyorum.
Av. Ruhittin Sönmez toplantıda Ak Parti Milletvekillerinin de bulunduğunu dikkate alarak sözlerine şöyle başladı. ” Etkili insanların 7 Alışkanlığı kitabının yazarı Stephen Covey’in kullandığı bir kavram vardır. “Duygusal Banka Hesabı.” Birbiriyle iletişime geçen iki insan arasında hemen birer duygusal banka hesabı açılır. Muhatabımızın hoşuna gidecek tavır, üslup, davranış, yardımlar onun duygusal banka hesabına yatırım yapmamıza (para yatırmamıza), O’nun hoşuna gitmeyecek, kıracak, üzecek davranış ve tavırlarımız da duygusal banka hesabımızdan para çekmemize yol açar. Eğer bu banka hesabında önceden ve devamlı ve ciddi yatırımlar yapmışsanız, gün gelir de O’nu kırıcı, üzücü bir fiilinizle banka hesabınızdan yüklüce bir miktarı çekseniz bile ilişkinin sarsılmasına sebep olmayacaktır. Eğer banka hesabınıza bir milyon lira yatırmışsanız, oradan 50 bin TL. çekmek durumu pek değiştirmez. Ancak hesabınızdaki para zaten 50 bin TL veya daha az ise bu durumda tam bir çöküntü yaşanır.
Siyasi partilerin ve özellikle iktidar partisinin halkla münasebetlerinde de geçerli bir metefordur bu. Burada bulunan siyasetçi dostlarımızı, bizim duygu ve değerlerimizi yaşayan ve bu değerleri siyasete taşıyacak insanlar olarak tanıdık. Duygusal banka hesabımızda Sizlere ciddi krediler açtık. Bu tür toplantılarda bir araya gelerek bu hesaplara karşılıklı yatırımlar yapmaya özen gösteriyoruz.
Ülkemizin önemli meselelerinde zaman zaman yapılan hatalar ile bu hesaptan krediler çekilmesine rağmen Size olan hislerimizi muhafaza etmeyi başardık.
Kıbrıs konusunda, özelleştirmede, Ermeni açılımında ve Kürt açılımında, ayrılıkçıları şımarttınız, Milletin gönlünü kırdınız. Duygusal banka hesabından öyle yüklü bir meblağ çektiniz ki hesabınız sıfırı tüketti, eksiye geçti.
Bu söylediklerim benim şahsi görüşüm değil, Ak Parti içinde fiilen çalışan arkadaşlarımızın da paylaştığı endişelerdir. Dost olmanın gereği hakikatı bütün çıplaklığıyla ifade etmektir. Lütfen duygusal banka hesabınıza yatırım yapın. Yoksa iflas kaçınılmaz olacak.” diyerek sözlerini tamamladı.
Yapılan bu konuşmalardan sonra, Ankara’dan yemeğe iştirak eden bütün misafirlere, Aydınlar Ocağı’nın özel olarak yaptırmış olduğu stres kupaları ile İzmit’ten getirilen Pişmaniyeler hediye olarak takdim edildi. Bu arada Kocaeli Aydınlar Ocağının yıllardan beri Ankara Temsilciliğini yapmakta olan Sayın Haydar Çiftçi’ye beş yıllık Temsilcilik Beratı eski Bakanlarımız Ali Çoşkun ve Ahmet Tan tarafından verildi.
Geçenin sürprizi ise yüzlerce bestesi bulunan Genel Müdür Bestekar dostumuzun çalmış olduğu ud eşliğinde, Dr. M. Şefik Postalcıoğlu ve Av. Ruhittin Sönmez üçlüsünün vermiş olduğu mini konser oldu. Verilen bu mini konserde birbirinden güzel şarkılar seslendirilerek, dinleyenlerin hoşça bir vakit geçirmelerine vesile olundu.
Mini konserden sonra gecenin sonuna gelinmiş oldu. Son çaylarda içildikten sonra misafirler ile tek tek vedalaşıldı. Davet sahibi olarak en sona kalan Ocak üyeleri de Konakta çalışan, her türlü hizmetin verilmesi için canla başla gayret eden bütün personeline teşekkür edilerek saat:22:00’de arabaya binilerek İzmit’e müteveccihen hareket edildi. Ankara Temsilcimiz Haydar Çiftçi tarafından uğurlanan heyetimiz güzel bir yolculuktan sonra Allahın izni ile 17.06.2010 Perşembe günü saat:02:00’de İzmit’e avdet etti.
Seyahat ile ilgili notlara son vermeden önce, önemine binaen şu hususu da ifade edeyim ki, yapılan bu seyahatin bütün masrafları her zaman olduğu gibi üyelerin kendileri tarafından karşılanmıştır.
Bu arada bizi İzmit’ten alıp sağ salim Ankara’ya götürüp, getiren Midibüsün değerli kaptanı Hasan Gülmez’e teşekkürü bir borç biliriz.
Kocaeli Aydınlar Ocağı üyeleri ile nice seyahatler yapma dileğiyle bütün okuyuculara hayırlı günler niyaz ederim.