1571 yılında II. Selim zamanında 70 000 şehit vererek Kıbrıs adasını Venediklilerden aldık. Osmanlı Devletinin giderek zayıflaması ile de, önce İngilizler, İtalyanlar sonra da Rumlar adaya çöreklendiler. Fakat bu süre içinde Kıbrıs adasının her köşesinde Türk vardı. Bugün de adanın % 30 unda Osmanlı vakıfları yani Türk damgaları mevcuttur.
1960 yılında Kıbrıs’ta Türk ve Rumlar ortak “Kıbrıs Cumhuriyetini kurdular. 1963’ten itibaren Rumlar adanın tamamına hâkim olmak için kurdukları EOKA teşkilatı ile sayısız katliamlar ve Türk’e soykırım uyguladılar. 1964 yılında soydaşlarımıza yapacağımız yardım, ABD tarafından engellendi. Kıbrıs Türkleri 29 Aralık 1967’de, ”Kıbrıs Türk Yönetimi’ni kurdu. Katliamların devamı üzerine 1974 yılında Türk ordusu hava, deniz ve kara harekâtı ile Kıbrıs’a gerçek barışı götürdü ve 44 yıldır ada halkı kendi bölgesinde sükûnet içinde yaşamaktadır. Fakat ABD, AB ve BM. Adada daima Türk’ün aleyhinde oldular.
Rauf Denktaş-Eyüp Zafer Gökbilen-İbrahim Öztek
Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin bu güne gelmesinde canını ortaya koymaktan çekinmemiş olan başta Rahmetli Cumhurbaşkanı, büyük mücahit Rauf Denktaş olmak üzere kahraman Kıbrıslı soydaşlarımıza, kahraman Şehitlerimize, Gazilerimize, rahmet, minnet, şükran ve saygıyla selamlar olsun. 15 Kasım 1983 günü kurulan Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de sonsuza dek payidar olsun.
1960’lı yıllarda, Kıbrıs’ta kardeşlerimiz katledilirken, İstanbul Üniversitesi öğrencileri olarak, Beyazıt’tan Taksime binlercemiz, “Ya taksim ya ölüm” nidaları içinde yürüdük ve mitingler yaptık. Soydaşlarımızın ölüm haberleri geldikçe yanıp yıkılıyorduk. O zaman adada iki İngiliz üssü vardı. Amerika, Fransa ve Rusya bölgeye uzaktan bakıyordu. Şimdi ise Kıbrıs, Büyük Ortadoğu Projesinin merkezinde bulunmaktadır. Çevresindeki petro-gaz yatakları ABD, Rum Kıbrıs, İsrail ve Mısır tarafından parsellenmiş, bu durumda Doğu Akdeniz ateş denizine dönmüştür. Bölgenin petro-gazı, Amerika’nın Büyük Orta Doğu projesi, Rojova Koridoru ve Lazkiye terminali birbirini tamamlayan proje parçaları olmuştur.
Türkiye olarak biz, Filistin için gösterdiğimiz hassasiyeti kendi Kıbrıs’ımız için göstermekte tereddüt ediyoruz. İslam İşbirliği Örgütünü toplayarak, Kudüs’ün bir kısmını İsrail’e verip, diğer yarısı ile yetinmeyi marifet sayarken, kırka yakın Müslüman devletten Kıbrıs için gayret göstermelerini isteyemiyoruz. Ya üç yüz milyon Türk’ün de bu konuda nefesi kesilmiştir.
14 Kasım günü akşamı İstanbul Aydın Üniversitesinde, Üniversite mütevelli heyeti başkanı Sayın Dr. Mustafa Aydın’ın misafiri olarak, Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı ileri gelenlerinden Em. Tümg. Cumhur Evcil ile birlikte “Kıbrıs’ta Eğitim” konulu toplantıya katıldık. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin 35. Kuruluş yılı kutlamaları kapsamında yapılan toplantı eski bakanlarımızdan, Aydın Üniversitesi öğretim üyesi Sayın Egemen Bağış tarafından yönetildi. Misafir konuşmacı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti eski Milli Eğitim ve Kültür Bakanı, Millet Vekili Dr. Özdemir Berova idi. Bizlerinde söz aldığımız toplantı son derece yararlı geçti.
Egemen Bağıaş-Özdemir Berova-Cumhur Evcil-İbrahim Öztek
1984 yılından itibaren başlayıp, 2004 yılında biten Judo Karate Kuraş Aikido ve Vuşu federasyon başkanlık günlerimde pek çok kez Kıbrıs’a gitme imkânı buldum. Bu seyahatlerimizin bir kısmı Spor teşkilatımız ile birlikte gerçekleşti. Tüm federasyonlarımız Kıbrıs Türk’üne her çeşit spor dalında ortak çalışma imkânı sağlayacaktı. Bir kısmımız yeterli ve gerekli desteği veremedi. Bazılarımız ise sportif gelişme ve katkıda büyük aşamalar kaydetti. Çalışmalarımız sırasında Cumhurbaşkanı büyük mücahit Denktaş ile bir araya gelme ve elinden ödül alma şerefine ulaştık. Mücadele sporları başkanı olarak benim avantajım, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Tüm Mücadele Sporları Federasyonu Başkanı vi Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Eyüp Zafer Gökbilen’in arkadaşımız olmasıydı. Eyüp, Türkiye’de yetişmiş çok başarılı bir Tekvando sporcu, antrenör ve yöneticisiydi. Barış harekâtından sonra Kıbrıs’a gitti ve Kıbrıslı gençlere spor nosyonu, sporcu ruhu, terbiyesi ve sporcu asaleti kazandırdı. Onları şampiyon olarak yetiştirdi ve Mücahitler ordusu kurdu. Çalışmaları ile Denktaş’ın sağ kolu oldu. Avrasya Tekvando Federasyonunu kurarak, sporcularını dünya arenalarına taşıdı.
Ben federasyon başkanı olarak, kendilerine antrenör ve malzeme göndererek, judo, kuraş ve Aikido branşlarının gelişmelerine katkı sağlamaya çalıştım. En önemlisi kimsenin başaramadığını Kıbrıslı Türk sporcuları Türkiye’de yapılan tüm Judo ve Kuraş spor dallarında Avrupa ve Dünya şampiyonaları ile turnuva müsabakalarına sokmakla başardım. Bunu diğer spor federasyon başkanları da yapabilselerdi bugün Kıbrıslı Türk sporcular, hiç olmazsa tüm sportif organizasyonlara BM. Bayrağı altında katılma imkânı bulacaklardı.
Eyüp Zafer Gökbilen
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Eyüp Zafer Gökbilen’in sonsuz gayretleri ile tüm engellemelere rağmen Dünya spor ailesi içinde önemli bir yere sahip olmuştur. Çalışmalarını her zaman takdirle karşıladık. Kıbrıs Türk gençliğine daha nice hizmetler vereceğine de inancımız sonsuzdur.
Bu vesile ile Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin 35. Kuruluş yılını en içten dileklerle kutluyor, sonsuza dek var olmasını temenni ediyoruz.