Kitap okumak; kendimizi tanımak, bilmek, sevmek ve gereği gibi olmak demektir.
Kıymetimizi anlamak. Ne olduğumuzun farkına varmak, kendimizi bilinçli olarak bilmek demektir.
İç dünyamıza seyahat, iç dünyamızda konaklamak, kendimizi; kendimize misafir ve konuk etmek demektir.
Kitap okumak; iç manamızın atmosferini teneffüs etmek, kendi iç keyfiyet ve oluşumuzun farkına varmak.
Fikrî / düşünsel, akidevî / inançla ilgili potansiyel / gizil enerji ve gücümüzün ayırdında olmak demektir.
Bizde, bizden ve bizim olan anlamların, his, duygu ve düşüncelerin; şuur ve bilincinde olmak demektir.
Sanki kendimize ayna tutmaktır. Çünkü her şey bir bakıma aynadır.
Kendi maddî manevî bakışımızın aksini onda görür, kendi iç âlemimize ışık tutmuş oluruz.
“Bir dokun bin ah dinle kâse-i fağfurdan.” misâli, okumak demek; bilinçli olarak bam telimize basmak demektir.
Gizli melodilerimizi dinlemek, his dünyamızı soluklamak ve hissetmek demektir.
Başkalarında kendimizi görmek, bilmek ve anlamak demektir.
“Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla.” deyişinde ifadesini bulan bir şekilde uyarılmadır kitap okumak.
Hangi kitabı okursak, kendimizde var olan potansiyelin açılımına şahit oluruz.
Menfî okunsa da mı?
Evet; menfî, kötü kitaplar okunsa da.
Çünkü her şey zıddı ile bilinir.
Tabii bu ayırt edişe, çok ve değişik okuyanlar mazhar olur. İşin sırrına erer.
“Ahlâkı kimden öğrendiniz?” sorusuna: “Ahlâksızdan.” diye cevap verildiği gibi.
Aslında kitap okumakla; kendimizi okumuş,
Aynı zamanda kâinat ve evreni okumuş oluruz.
Çünkü kâinat büyük bir insan;
İnsan küçük bir kâinattır be dostlar!
Aynaya bakan kimi görürse,
Kitap okuyan da karşısında onu görür.
Kitap okumakla; kitap kitabı okuyor.
Çünkü kendimiz de bir kitabız be dostlar!
Tevekkeli boşuna dememişler koca kâinat için:
“Kitab-ı Kebîr-i Kâinat.”
Büyük Kâinat Kitabı. Yani Evren.
İnsan için:
“Kitab-ı Sagîr-i Kâinat.”
Küçük Kâinat Kitabı. Yani İnsan.
Kitap, yazılmış demektir.
Bizler de yazılmışız be yarenler!
Demek bir yazanı var.
Kitap:
Başkasından haber verdiği için bir bakıma mektuptur.
Çünkü birinden haber getiriyor.
Bizler de bir başkasından haber veriyoruz be dostlar!
Herşey den haberi olandan haber veriyoruz.
Haberin habercisiyiz be canlar!