21.6 C
Kocaeli
Perşembe, Ekim 30, 2025
Ana SayfaDin ve AhlâkKitabın İstedikleri

Kitabın İstedikleri

     Her Mü’min ve Müslüman,

     Kur’an âyetlerinin birçoğunu,

     Hadislerden de bir kısmını,

     Az çok bilir.

     Bunların, kendisinden neler istediğini,

     Neler yapması gerektiğini,

     Nasıl olması icap ettiğini bilir.

     Fakat bu Âyet ve Hadislerin gereklerini,

     Bilip inandığı halde, yerine getirmeyiş;

     Bilişinin tahkikî / araştırarak değil,

     Bilişinin taklidî / işiterek oluşundan!

     İlim değil, mâlûmat sahibi bir durum arz etmesinden.

     Çok zaman da, gaflet ve şuursuzluktan dolayı.

     Âyet ve Hadislere uyulması ve gereklerinin yapılması hususunda,

     Tembellik sebebiyle uzak duruşdan ileri gelmektedir.

     Böylece, Mü’min ve Müslüman olduğu halde,

     Amelden nasipsiz kalışın, kötü bir örneğini sergiler!

     Bu gibiler, vakit kaybetmeden kendine gelmeli.

     Şuur ve bilinç sahibi olmalı.

     Bu çeşit günahlardan uzak durmaya çalışmalı.

     Aksi takdirde, inandığı cezalara uğrayacağı;

     Âhirette kaçınılmaz olacak!                                                         

     -Allah göstermesin- bu zâfiyet;

     İmanı kaybetmekle de sonuçlanabilir!

     Çünkü:

     “Hak’la meşgul olmayanı, Bâtıl istilâ eder!”

     Hergün Kur’an ve Hadis’le beş on dakika olsun,

     Meşgul olarak, kendini îmanen zinde kılmamak; 

     Cehennem’e yaklaşmasına sebep olabilir!

     Maddî gıdasını ihmal eden;

     Bedenen zayıf düşeceği gibi,

     Mânevî gıdayı ihmal eden de,

     Mânen, Dînen, Îmanen,

     Zayıf düşmekten uzak kalamaz!

     Velhâsılı kelâm:

     Okunmayan Kitap;

     Faydalı olamayacağı gibi,

     Tatbîki ve uygulanması yapılmayan;

     Dinî Helâl ve Haramlara inanıp bilmek,

     Fakat gereklerini yerine getirmemek de;

     İnsanın günahtan kurtulmasına,

     Yeterli bir sebep olamaz!

     Unutulmamalı ki:

     Okumayan ve içeriğine kulak asmayan kimse;

     Kendisini -affedersiniz-

     Kitap taşıyan, kitap yüklü;

     Eşek durum ve hâline,

     -Maalesef- benzetmiş olur!

Muhsin Bozkurt
Muhsin Bozkurt
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.

Seçtiklerimiz

spot_img