Pozitif emek, yüksek kaliteli bir yaşamın en önemli unsurlarından birisidir. Katkı veren, değer katan, yücelten, sinerji üreten, paylaşan, destek veren, güzellikleri çoğaltan, sağlığı ve kaliteyi artıran her emek pozitiftir. Zira, her verilen emek pozitif değildir. Mevcut pastayı azaltan, parçalayan, bölen, kötü niyet besleyen, kıran, şırkan, üzen, ağlatan, kriz üreten, çıkmaza sokan, zarar veren emekler negatif içeriklidirler. Artık hepimiz iyi biliyoruz: “Her akıtılan ter mübarek değildir”.
Mutlu bir aile tablosu için yüksek kaliteli pozitif emeklere ihtiyaç vardır. Verilen emekler kavgaya, inatlaşmaya, iddialaşmaya, had bildirmeye, fiziksel ve duygusal şiddete, mevcut mutluluk pastasını paramparça etmeye, kalpleri kırmaya yönelik ise, kilolarca akıtılan terin hiç bir anlamı yoktur. Üstelik aile ortamını yangın yerine çevirmek için yeter de artar bile…
Bir patron çalışanları ile arasındaki ilişkilerin dizaynında tatlı dil, güler yüz, öğretme ve örnek olma, anlatma ve paylaşma, çalışanların yeteneklerini açığa çıkarma ve üretme, mevcut değer pastasını büyütme şeklinde değil de; kalp kırma, aşağılama, rencide etme, yok sayma, suçlama, tehdit etme, hakkını kesme, affetmeme, hoş görmeme gibi negatif emekler veriyorsa, o iş yerinde huzurdan, mutluluktan, sinerji üretiminden, kazan-kazan sisteminden bahsedilemez.
İki arkadaş arasındaki her türlü işbirliği ve ilişkilerde, verilen sözleri gereği gibi yerine getirme, pozitif beden diliyle muamele etme, gönülden sevme, takdir etme, onurlandırma, paylaşma, dayanışma, sinerji ortaklığı yapma gibi güzel ve anlamlı emekler yerine; veren değil alan olma, eksik ve yetersizlik arama, suçlama, ego tatmin etme, üstünlük taslama, adam kullanma, liderlik yapma, onu yönetme, bilgiçlik taslama vb. gibi negatif içerikli emekler sunulduğu zaman, keyiften, güzelliklerden, dost ve arkadaşlığın yüceliğinden, işbirliğinden, sevgiden ve huzurdan eser kalmaz.
Çalışma arkadaşları arasındaki her türlü ilişkilerde, birbirine kaliteli saygı, sevgi, pozitif beden dili, yardım etme, onun yokluğunu hissettirmeme, her türlü sıkıntısında destek verme, güzellikleri ve keyifleri çoğaltma yerine; kıskanma, çekememe, hasetlik ve paylaşamama gibi kaliteli yaşam hırsızlarına emek vermek, arkadaşlığın her türlü güzelliğini yerle bir eder.
Bir çiftçi bağ veya bahçesini gerektiği gibi sulayarak, çapalayarak, zararlı otları temizleyerek, gübreleyerek, sevgi sunarak bakmayıp da; “saldım çayıra Mevlam kayıra” mantığı içerisinde hareket ederse, bağ ve bahçesinin “dağ”a dönüşeceğini tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yoktur.
Bazı insanlar verdiği emeğin kalitesini ölçmekten acizdirler. Bazı negatif içerikli emekler, bazen kasıtlı olarak, bazen bilmeyerek, bazen de farkında olmayarak ortaya konulabilmektedir. Güya terbiye ve disiplin veriyorum diyen bir babanın, çocuğuna karşı sert davranması, sevgi sunumunu kısıtlaması, fiziksel ve duygusal şiddet kullanması, azarlaması, haddini bildirmesi, diğer arkadaşları ile karşılaştırması, güvensizlik yaparak engellemelerde bulunması, örnek olmak yerine emir ve talimatlar yağdırması, sürekli izlemesi, asıl görevi olan iaşe ve yaşam standartlarını birtakım şartlara bağlaması, gereği gibi dinlememesi, hakkıyla empati yapmaması, onlara kaliteli zaman ayırmaması, negatif içerikli emeğe verilebilecek en güzel örneklerdir. Halbuki pozitif emekte, sevgi sunumu, karşılıksız verme ve sevme, kaliteli eylemleri sunma ve paylaşma, değer verme, takdir etme, onurlandırma, yüreklendirme, coşku aşılama, affetme, hoş görme, örnek olma, mutluluk sinerjisini pik yaptırma gibi yüksek kaliteli eylemler olmalıydı…
Her ortaya konulan emeğin kaliteli ve yüksek değerde olduğu da söylenemez. Pozitif emekte iyi niyet, gayret, olumlu yaklaşım, mevcut pastayı daha da büyütmek ve değerlendirmek, gönülleri yüceltmek, kaliteli ortaklıklar kurmak vardır. Kilolarca ter akıtılsa bile, iyi niyet yoksa, mevcut gelir veya mutluluk pastasını darmadağın etmeye yönelik ise, kalpleri kırıyorsa, küçük düşürüyorsa, had bildiriyorsa, aşağılıyorsa, hırsızlık yapıyorsa, kıskanıyorsa, inatlaşıyorsa, kollektiflik yerine bireyselliği tercih ediyorsa, kazan-kazan yerine kaybet-kazan veya kazan-kaybet sistemi tercih ediliyorsa, çatışma çıkarıyorsa, ayrılığa göz kırpıyorsa, yalnızlaştırıyorsa, pozitif emeğin yerini, kaliteden bi haber negatif emek aldı demektir.
Genel ölçü şu olmalıdır. Verilen emekler yüksek nitelikli ve süper kaliteli olmalıdır. Sahip olduğumuz gelir, değer, mutluluk, keyif ve kalite pastasını mutlaka çoğaltacak özelliklere sahip olmalıdır. Sahip olduğumuz mevcutların üzerine nitelikli ve anlamlı yükseltmeler yapmayan emekler; “Tatavıya Beygir Koşturmak”, “Akılsız başın cezasını ayaklar çeker”, “Atılan taşın ürkütülen kurbağaya değmesi”, “Astarı yüzünü geçmesi” vb. sözlerin gereklerine işaret eder.
Yüksek kaliteli ve pozitif içerikle emekte; bilgi, sevgi, gayret, sadakat, paylaşma, dayanışma, sinerji ortaklığı, enerji tiryakiliği, birliktelik, dostluk, arkadaşlık, değer verme, onurlandırma, yüceltme, kaliteli empati yapma, liderlik, erdem, diğergamlık, çoğaltma, üretme ve 3. alternatif gibi yüksek kaliteli eylemler olmalıdır. Mevcudu azaltan, negatife taşıyan, bölen, parçalayan, ayıran, küstüren, kıskanan, hırslandıran, şişkin egoyu besleyen, kibirin ateşine odun taşıyan, güzellikleri bozan her türlü eylemler ise, ne kadar ter akıtılırsa akıtılsın mübarek olmayan uygulamalardır. Pozitif emeğin gücü ise, gelirimizi, mutluluğumuzu, coşkumuzu, sevgimizi, dostluğumuzu, kazancımızı, huzurumuzu, sağlığımızı ve yüksek kalitemizi ne kadar çok artırdığına bağlıdır.
Selam, sevgi ve dualarımla… Allah’a emanet olunuz…