Wikileaks adlı site önce Irak işgali ve Afganistan‘la ilgili belgeler yayınladı ama nedense pek kimsenin dikkatini çekmedi.
Müslüman sivillerin nasıl öldürüldüğünün, Guantanamo‘daki esirlere nasıl işkence yapıldığının, kadınların nasıl ırzına geçildiğinin, milyonlarca insanın nasıl sakat / yetim bırakıldığının pek önemi yoktu.
Tâ ki devlet adamlarıyla ilgili gizli yazışmalar dedikodu mahiyetiyle ortaya çıktı, derhâl ilgi çekti. Televizyonlarda hem de haber saatinde yeni bir dizi başlamıştı. Biraz ‘Yemekteyiz‘, biraz ‘Kurtlar Vadisi‘, azıcık da ‘Aşk ı Memnu‘..
Toplumsal şirazemiz kaymış: Kime zûlmediliyorsa, kim zûlmediyorsa etsin bizim için ‘tın’. Velâkin kim kiminle, nerede, ne zaman, nasıl bir dolap çeviriyorsa hemen radarlarımız oraya.
Hesapta İslâm‘da tecessüs, gıybet ve dedikodu haram; zûlmü ve kötülüğü engellemek de farz-ı ayn. Hadi layn!
‘Parmağıma değil işaret ettiğime bakın‘ demiş ya amcam, halkımızın wikileaks‘tan çok Julian Assange ilgisini cımbızladı netekim. Belge eşittir popülizm. Artık bu saten sonra gelsin fan kulüpler, tv reklâmları, şampiyonlar ligi açılış vuruşları..
Bendeniz olaraktan Jullian Assange‘e karşı Yunus Özen‘i öneriyorum. Kimdir, neyin nesidir Yunus Özen diyenler bir tık www.kocaeliaydinlarocagi.com.tr sitesine çay – kahve molasına uğrasınlar.
Şu kadarını söyleyeyim; teknik takipten teknolojiyi ehlileştirmeye varıncaya dek, ‘kim kimin hakkında ne düşünüyor‘dan ‘kimlere ne düşündürtülüyor‘a kadar adam bilgi sahibi. Utanmadan bir de bilgiyi paylaşıyor.
Altı üstü bir internet sitesinin bir fikrî meşher ve bir görsel ziyafet mekânı olmasında ‘derin‘ emeği var. Vimeo‘dan tut flickr‘a, frienfeed‘den blogspot‘a, facebook‘tan tut twitter‘a, daha bilemediğim ne numara; bu beyefendi anti teknolijistleri bile dörtnala koşturuyor.
Örgüt ve provokasyon ortağını da unutmuyorum: Ahsen Okyar. Ne yaptılar, ne ettiler tribündekileri sahaya sürdüler. İsteyen top oynuyor, isteyen piknik yapıyor. Taraftar peyderpey sahaya inmeye devam ediyor sayın seyirciler. Bu işin sonu nereye varacak?
Aziz milletimizin LPG ile çalıştığı malûm. Yoksa Galatasaray‘ın UEFA Kupası‘nı aldığını neyle açıklayacağız; fitbolla mı? Bu babda işbu fakir dâhil her kim halkımızı ‘söz uçar yazı kalır’ beyanında gaza getirdiyse Allah razı olsun.
Filvâki bazı kavramların terso kullanılmasından dolayı anten ayarlarıyla oynamayınız. Zira birileri bize uzayda ekstra hacimlik yer açıyorsa biz de sözün müteahhitliğini yapmaya memuruz. Belki inşa edeceğimiz bir bina medeniyet sığınağımız olacak.
Ben oyumu Yunus Özen‘den yana kullanıyorum. Üçüncü şahısların dikkatine sunarım.
İmza; eski bir Müslümcü.