Hz.  Ali’nin  Yönetmeliği

66

     “(Hz. Ali), ümmetin malını ümmete dağıtırken de son derece titiz davranırdı.

     Kendisine bir pay ayırma noktasında gayet dikkatli olup,

     kimsenin hakkına tecavüz etmemekte de, büyük bir örnek idi.

     Kendisini Kûfe’de görenler, kışın soğuğunda ince bir elbisenin altında

     tir tir titreyerek camiye gittiğini aktarırlar.

     Devlet yönetici ve memurlarının nasıl davranmaları gerektiği konusunda

     şu yönetmeliği hazırlamıştı:

    x

     1. Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin.

         Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın.

     2. Müslüman olsun olmasın herkese eşit davranın.

         Müslümanlar kardeşleriniz, Müslüman olmayanlar ise sizin gibi insanlardır.

     3. Affetmekten utanmayın.

         Cezalandırmada acele etmeyin.

         Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

     4. Taraf tutmayın, bazı insanları kayırmayın.

         Bu tür davranışlar sizi zulme ve despotluğa çeker.

     5. Memurlarınızı seçerken zalim yöneticilere hizmet etmemiş

         ve devletin suçlarından ve zulümlerinden sorumlu olmamış bulunmalarına dikkat edin.

     6. Doğru, dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan

         acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

     7. Atamalarda araştırma yapmayı ihmal etmeyin.

     8. Haksız kazanç ve ahlâksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyin.

     9. Memurlarınızın hareketlerini kontrol edin ve bunun için güvendiğiniz samimi kişileri kullanın.

   10. Mektuplara ve başvurulara bizzat kendiniz cevap verin.

   11. Halkın güvenini kazanın ve onları, kendi iyiliklerini istediğinize inandırın.

   12. Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyin.

   13. Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin,

           fakat ihtikâr, karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.

   14. Ev işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır, hayat standardını artırır.

   15. Tarımla uğraşanlar devletin servet kaynağıdır ve bir servet gibi korunmalıdır.

   16. Kutsal görevinizin yoksul, sakat ve yetimlere bakmak olduğunu hiç aklınızdan çıkarmayın.

           Memurlarınız onları incitmesin, onlara kötü davranmasın.

           Onlara yardım edin, koruyun ve yardımınıza ihtiyaç duydukları her zaman

           huzurunuza çıkmalarına engel olmayın.

   17. Kan dökmekten kaçının, İslâm’ın hükümlerine göre öldürülmesi gerekmeyen kimseleri

           öldürmeyin.

x

     Hz. Ali bütün bu emirleri kendi nefsinde eksiksiz uygulayan bir halîfeydi.

     Beş yıllık halîfeliği çok önemli olaylarla, savaş ve sıkıntılarla geçmişti.

     Fitnelere karşı sonuna kadar doğru yolda sabırla mücadele etmek istedi,

     sonunda şehid oldu.

     Ahkâmın nazariyatından çok amelî keyfiyetine bakardı:

     ‘Halka anladıkları hadisleri söyleyiniz.

     Allah ile peygamber’in tekzip edilmesini ister misiniz?’ (Buhârî, ilim) demiştir.”

     (Hz. Ali, Prof. Dr. Süleyman Ateş, s. 12 – 14)

Önceki İçerikKitaplar, kitaplar; Farabi
Sonraki İçerikKızılırmak Kızılca Kıyâmet
Avatar photo
1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1955'de Ordu ili, Mesudiye kazasının Çardaklı köyü ilkokulunu bitirdi. 1965'de Bakırköy Lisesi, 1972'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1974-75 Burdur'da Topçu Asteğmeni olarak vatani vazifesini yaptı. 22 Eylül 1975'de Diyarbakır'ın Ergani ilçesindeki Dicle Öğretmen Lisesi Tarih öğretmenliğine tayin olundu. 15 Mart 1977, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Osmanlıca Okutmanlığına başladı. 23 Ekim 1989 tarihinden beri, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde Yakınçağ Anabilim Dalı'nda Öğretim Görevlisi olarak bulundu. 1999'da emekli oldu. Üniversite talebeliğinden itibaren; "Bugün", "Babıalide Sabah", "Tercüman", "Zaman", "Türkiye", "Ortadoğu", "Yeni Asya", "İkinisan", "Ordu Mesudiye" ve "Ayrıntılı Haber" gazetelerinde ve "Türkçesi", "Yeni İstiklal", "İslami Edebiyat", "Zafer", "Sızıntı", "Erciyes", "Milli Kültür", "İlkadım" ve "Sur" adlı dergilerde yazıları çıktı. Halen de yazmaya devam etmektedir. Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefası'nı sadeleştirmiş ve 1981'de basılmıştır. Metin Muhsin müstear ismiyle, gençler için yazdığı "Irmakların Dili" adlı eseri 1984'te yayınlanmıştır. Ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nce hazırlattırılan "Van Kütüğü" için, "Van Kronolojisini" hazırlamıştır. 1993'te; Doğu ile ilgili olarak yazıp neşrettiği makaleleri "Doğu Gerçeği" adlı kitabda bir araya getirilerek yayınlandı. Bu arada, bazı eserleri baskıya hazırlamıştır. Bir kısmı yayınlanmış "hikaye" dalında kaleme aldığı edebi yazıları da vardır. 2009 yılında GESİAD tarafından "Gebze'de Yılın İletişimcisi " ödülü kendisine verilmiştir.