Eve Kapanma!

117

Büyük puntalarla, bilboardlarda, fabrika ilan panellerinde ve ilana müsait her yerde boy boy
“Eve Kapanma Pazara Çık!” afişleri asıldı.

Krizden kurtulmanın yolu olarak keşfedilmiş.
Allah razı olsun kaşiflerden…

Tüketim, krizin aspiriniymiş!
Bu iş işte bu kadar kolaymış…

Krizin en derin döneminde bile imdadımıza hep yetişen Kredi Kartlarımız vardı ya,
Yeter sayıda mağaza var, yeterinden fazla Kredi Kartı limiti…
Feda olsun marketlere hacizler, feda olsun market patronlarına aile huzuru…

Peki önlenecek kriz kimin krizi?
Büyük, Mega, Ultra Marketlerin.

Marketler kimin?
Fransızların, İsrailllerin, Almanların vs.
Öyle ya, bir çok yabancı ülkeden gelmişler, kondurmuşlar devasa marketleri ülkemin en nadide köşelerine.
İçini doldurmuşlar, 70 binlerle, 80 binlerle ifade edilen çeşitli yabancı mallarla.
Her ne kadar Safranbolu’dan birkaç tür lokum, Çorum’dan birkaç çuval leblebi, seralarımızdan 3-5 çeşit sebze, 5-10 çeşit meyve olsa da, ezici bir çoğunluğunu dışarıdan gelen ürünler doldurmuş reyonları.

Eve Kapanma Pazara Çık.
Güzel bir slogan, kulağa da hoş geliyor doğrusu…

Geçmişte bazı illerimizde bu marketlerin Türk versiyonlarının açılması için yapılan girişimlere şahit olduk.
Yerli engellemelere rağmen birkaç yerde açıldı da.
Ancak açılması engellenemeyenlerin de, büyümesine izin verilmedi!
Elazığ’ın en nadide köşelerinden birinde, yarım kalmış bir market, yıllardır hilkat garibesi gibi durmakta ve çok kötü bir görüntü kirliliği oluşturmaktadır.
Bu yarım kalmış bina, tamamen yerli bir girişimin Market zincirinin halkalarından biri olacaktı.
Ancak o dönemin iktidarı(!), saçma sapan bir gerekçe ile inşaatın tamamlanmasını engelledi!
Çünkü rahatsız olan kesim, medya markalı mikrofonla, yüksek seviyeden “Yeşil Sermaye” tehlikesini haykırıyordu.
Ve bu binanın, o günün iktidarı (57. Hükümet) tarafından “Marketler, yerleşim alanlarından en az 5 Km. uzakta yapılması gerekir” gerekçesi ile inşaatı durduruldu, hemde bir ton masraf yapıldıktan sonra.
Oysa daha sonraki tarihlerde sayısız sahibi dışarıda olan devasa marketler kuruldu bir çok şehirin en can alıcı göbeklerine.

Eve Kapanma Pazara Çık,
Maazallah Fransa, İsrail, Almanya krize girerse, sarsılır.
Onlar sarsılırsa biz düşeriz…

Gözünü sevdiğim koruma mekanizması,
Çok güzel koruyor da, hedefi tutturamıyor!
Olsun. Korunmuş korunmuştur.
Tâbiiyetin, uyruğun ne önemi var? İnsan insandır, koruma koruma dır.
Yerli Malı Yurdun Malı, Her Türk Onu Kullanmalı” sözüne de kafanı çok takma!
O sözün ne önemi var?
O, eskilerde kalmış ilkel bir modaydı…
Kalitesiz de olsa, pahalı da olsa, yerli üretime destek ve teşvikten başka çare yok.

Kendi ürettiği otomobilleri kullanmada ısrar, McDonald’s denen lokanta(!) ve benzeri yabancı kuruluşları ülkelerine sokmamaları, Kore’yi çerek asırda bir dünya devi yapmıştır biline.