El ve Ayaklarımızın Kıymetini Biliyor muyuz?

102

İki el ve iki ayağı olmayan İsa Cengiz’i 27 yıl sonra yeniden bulduk.
Zaman hızla geçiyor. Daha dün gibi hatırlıyorum. 28 Ekim 1985…27 yıl önce…Çayırova ilköğretim okulunda okuyan iki el ve iki ayağı olmayan İsa Cengiz’den söz etmişlerdi. Biz de 27 yaşında genç bir gazeteciydik. Özel izin alarak İlköğretim okuluna gittik. İsa Cengiz ile söyleşi yaptık. Yaptığımız söyleşi büyük yankı yapmıştı. İki ve iki ayaktan yoksun İsa Cengiz’in nasıl okuduğunu, nasıl eğitim gördüğünü, hayatını nasıl sürdürdüğünü birebir yaşayarak gazete sütunlarına aktarmıştım. 27 Aralık 2011 tarihinde www.gebzegazetesi.com köşesinde ki İsmail Kahraman makaleler adlı köşeye girerseniz 27 yıl önceki bu röportajı okuyabilirsiniz.

Bu röportajı yazdıktan sonra bir çok okurdan mesaj aldık. İsa Cengiz’in bulunup, hayatını nasıl sürdürdüğünü yazmamızı istediler. Arkadaşlarımız müthiş bir araştırma yaparak, İsa Cengiz’i buldular. Geçtiğimiz haftalarda İsa Cengiz ile Tuzla’da randevulaştık. O gün Ortaokul öğrencisi olan İsa Cengiz, karşımıza heyecanından hiçbir şey kaybetmeyen, olgun bir insan olarak çıktı. Kendisiyle söyleşi yaptık.

Kendisiyle yaptığımız söyleşi esnasında arkadaşımız Sercan Atalay, fotoğraflar çekti. İsa Cengiz’in hayatı gerçekten müthiş. İsa Cengiz’in hayatında fedakarlık, aile sevgisi, sadakat, mücadele, azim, başarı ve umut var. İsa Cengiz ile ilgili yaptığımız görüşmenin bir kısmını bugün sizlere aktarıyorum.  
İsa Cengiz, Türkiye’de ki binlerce engelli vatandaşlarımızdan sadece bir tanesi. Doğuştan iki el ve iki ayağı olmayan İsa Cengiz, hayatın tüm zorluklarına, engeline rağmen, başarı merdivenlerini bir bir tırmanarak, kendisiyle aynı durumda ki engelli vatandaşlarımıza ve hiçbir engeli bulunmayanlara tam bir örnek abidesi.
EĞİTİM HAYATI
İsa Cengiz 1966 yılında Giresun’un Şebinkarahisar ilçesinde dünyaya geldi. Çocukluğunun bir kısmını burada geçiren Cengiz, 1972 yılında ailesiyle birlikte Beşiktaş’a geldi. Babası gemilerde çalışan İsa Cengiz, daha sonra Şifa mahallesine taşındı. 1983 yılında Çayırova İlköğretim Okuluna kayıt yaptıran İsa Cengiz, ilkokulu başarı ve çalışkanlığı sayesinde 4 senede pekiyi derecede bitirdi. Ortaokulda da aynı başarıyı sürdüren İsa Cengiz, avukat olmak istediğini dile getirmişti. Ortaokuldan sonra Kartal Meslek lisesinde eğitim hayatına devam eden Cengiz, imkansızlıklar nedeniyle Üniversite eğitimini yapamadı. Ancak eğitimine bugün kaldığı yerden Açıköğretim Fakültesi okuyarak devam ediyor.
İNANÇLA BUGÜNLERE GELDİ
Bugünlere nasıl geldiğini gazetemizi anlatan İsa Cengiz, bunun en büyük sebebinin inançlarında yattığını belirtti. Cengiz, “Maddi imkanım yoktu ama sahip olduğum maneviyat ve inanç ile yaşama tutunarak bugünlere geldim. Doğuştan engelliyim. Annemi kaybettik. 2 erkek çocuğum var ve eşim de omzundan engelli. Babam sağ ve memleketimiz Giresun’da  yaşamını sürdürüyor.” Cengiz annesinin itikadının güçlü bir kadın olduğunu ve bunun kendisini etkilediğini belirtti.
İstanbul Beşiktaş’a geldikten sonra 1979 yılında Arçelik fabrikasının olduğu Aydınlı mahallesine taşınan İsa Cengiz ve ailesi,  ilkokul yıllarından beri hayatlarını Şifa mahallesini sürdürüyor.
EKSİKLİK HİSSETMEDİ
Kendini ortaokul ve lise  yıllarında tanımaya başladığını ifade eder İsa Cengiz, ilkokulu 4 yılda bitirdikten sonra imtihanla 5. sınıfı okumadan ortaokula geçti. . Engellerinden dolayı hiç bir eksiklik hissetmediğini ifade eden ve doğal hayatını sürdüren İsa Cengiz, yerde sürünerek top oynamış ve hatta kalecilik bile yapmış.
ACIYARAK BAKANLARA KIZDIM
Annesi, yengesi ve eniştesinin kendisine çok emek verdiğini dile getiren İsa Cengiz, “Şifa mahallesinden Çayırova’nın girişindeki okula beni sırtlarında taşıyarak götürüp, getirdiler. Gençlik yıllarımda sağa sola gidemiyordum. Bazen bana acıyarak bakan insanları görürdüm, küçükken sıkıntı yoktu ama büyüdükçe onlara kızmaya başladım. Acımak farklı, merhamet farklı. “dedi.
İÇİNDE KALAN UKDESİ
Avukat olamamasının içinde hep bir ukde olarak kaldığının altını çizen Cengiz, ” Avukat olmak içimde ukde olarak kaldı. Kendini ifade etmek, mağdurların haklarını savunmak için avukat olmak istedim.10 yılda liseyi bitirdim. Lise 1’i Kartal’da okudum. Servis vardı ilk sene. Sonra ki 2 yıl trenle gittim okula .İçmelere minibüsle giderdim. O zamanlar bir doktor vardı beni kablo fabrikasının oradan alıp götürürdü. O dönem okumak çok zor oldu.
ÇALIŞMA HAYATI ve EVLİLİĞİ
Lise bittikten sonra hayat sıkıntısının ve mücadelesinin başladığı ifade eden Cengiz, “Üniversiteyi kazanamadım.Siyasete girdim, çok çevre edindim.1990 yılında işe girmek ve engellilerin haklarını aramak, savunmak için DYP’den siyasete girdim.
8 Şubat 1994’te Türk Telekom’da işe başladım. Pendik’te müşteri hizmetlerinde istatistik memuru olarak çalıştım ve istatistikte yazı yazdım.”diye konuştu.
31 yaşında evlendim. Eşim Filiz Cengiz Samsunlu. Ağabeyimin çalıştığı fabrikada Filiz’in kardeşi çalışıyordu. Bu şekilde tanışmamız oldu. 5-6 aylık süreçten sonra 2001 yılında Filiz hanımla evlendim ve kimseye yük olmadım. Aramızda 8 yaş var. Eşim benim gibi hayata pozitif bakamıyor. Yapısı ve bayan olması bunda etkili.”dedi.
SİYASİ HAYAT
Engellerini hiçbir zaman hayata tutunmaya engel olarak görmeyen İsa Cengiz siyasette de oldukça aktif yıllar geçirmiş. Siyasetin hep ilgi alanına girdiğini vurgulayan Cengiz, “Siyasetten hiç kopmadım.  Milletvekilliği aday adayı oldum. İstanbul 1. bölgeden 12 haziran seçimlerine girdim. Başbakan yardımcısı Haluk İpek 5000 üzerinde talep var diyordu.  Ben 600-650 sıraya kadar geldim. Kıl payı vekilliği kaçırdım. Tuzla Kent Konseyi Engelliler Komisyonu başkanı oldum. AK Parti Tuzla ilçe teşkilatı yönetiminde yer aldım. İnsanlara hizmet eden yerde olacağım.”diye konuştu.

Evet İsa Cengiz ile 27 yıl önce ve 27 yıl sonra tarihe ışık tutan bir röportaj yaptık. İsa Cengiz’in hayatı başlı başına bir destan.  İsa Cengiz’in çileli ve mücadeleli hayatı karşısında el ve ayakları sağlam olan bizlerin alacağı çok ders var. Hayatımızın kıymetini bilelim diye bu yazıyı sizlerle paylaşıyorum. Araştırmacı gazeteci ve belgeselciliğin ne kadar önemli olduğunu belgelerle ortaya koymak istiyorum.