Atatürk, 29 Ekim 1923’te Türkiye
Cumhuriyeti devletini kurarken yüzyıllarca bir ümmet anlayışıyla yönetilen
toplumu, milli bir devletin bireyleri konumuna taşımayı amaçladı. Onun için her
imkân ve fırsatı değerlendirerek, bu devleti kuran halka Türk kimliğini kazandırmanın
çabası içinde oldu. Bu bağlamda Milli Eğitim Bakanlığı, Cumhuriyet’in 10. Yılı
olan 1933 yılından 2013 yılına kadar 80 yıl ilkokullarda her sabah öğrencilere Öğrenci
Andı’nı okuttu. Bakanlık, “açılım politikası” ve “çözüm süreci” kapsamında 8
Ekim 2013 tarihinde İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 12. maddesinde bir
değişiklik yaparak Öğrenci Andı’nın ilkokullarda okutulmasını yasakladı.
Türk
Eğitim-Sen, düzenlemenin iptali için Danıştay’da dava açtı. Danıştay 8.
Dairesi, Ekim 2018’de aldığı bir kararla, Bakanlığın bu düzenlemesinin haklı ve
hukuki temellere dayanmadığını vurgulayarak, okullarda Öğrenci Andı’nın
okunmasını kaldıran yönetmelik maddesini oy çokluğu ile iptal etti. Danıştay 8.
Dairesi’nin kararına esas olan iptal gerekçesinde şu görüşlere yer verildi:
“Dava konusu kararı hukuki bir zemine oturtacak, idarenin takdir hakkını
ve düzenleme yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri uyarınca kullandığını
ortaya koyacak yeterli bilimsel gerekçenin bulunmadığı, Türk Devletini ve
milletini ebediyete kadar yaşatacak, çağdaş uygarlığın ve medeniyetin ortağı ve
öncüsü yapacak, toplumun ve kişilerin refah, huzur ve mutluluğunu sağlayacak
yeni nesillerin yetiştirilmesi olan milli eğitim sistemimizin, temel amaçlarını
gerçekleştirmesini içeriği itibarıyla sağlamaya yardımcı olabilecek nitelikteki
“Öğrenci Andı”nın kaldırılmasına ilişkin değişikliğin haklı ve hukuksal
temellere dayandırılmadığı anlaşıldığından, dava konusu düzenlemede hukuka
uyarlık görülmemiştir.”
Milli
Eğitim Bakanlığı, bu kararı uygulamadı ve temyiz etti. Temyiz istemi, iki yıl
sonra 2020 yılında Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca sonuçlandırıldı.
Kurul, bakanlığın temyiz istemini oy çokluğuyla yerinde bularak Danıştay 8.
Dairesi’nin iptal kararını bozdu. Böylece okullarda Öğrenci Andı’nın
okunmamasına dair yönetmelik değişikliğine vize verilmiş oldu. Danıştay’ın ilkokullarda
Öğrenci Andı’nın okutulmamasına dair kararının gerekçesi, 2021 yılı Haziran ayında
açıklandı. Kararda, Öğrenci Andı’nın içeriğinin Anayasa ve kanunlara aykırı
olmadığı ve halen eğitim materyali olarak kullanılmaya devam ettiği vurgulandı.
Gerekçede, dava konusu yönetmelik değişikliği ile sadece Öğrenci Andı’nın her
sabah topluca okutulmasına son verildiği belirtildi. İptal kararının bozulmasına
tek gerekçe olarak, bu konuda idarenin takdir yetkisinin bulunması gösterildi.
Muhalefet
şerhleri ile birlikte 20 sayfayı bulan gerekçeli kararda, Anayasa’nın “Türk” ve
“Atatürk milliyetçiliği” tanımları ayrıntılı olarak anlatıldı. Anayasa’ya göre
“Türk” kelimesinin Türkiye Cumhuriyeti’ne yurttaşlık bağı ile bağlı olan
herkesi ifade ettiği hatırlatılan gerekçede, Atatürk milliyetçiliğinin ise
“Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesi Türk sayan, ırk, dil ve
din gibi düşüncelerle yapılacak her türlü ayrımı reddeden, birleştirici ve
bütünleştirici bir anlayışı temsil ettiği” belirtildi.
Gerekçede,
1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun Türk Milletinin bütün fertlerini
Anayasa’da belirtilen ilkeler çerçevesinde yetiştirme görevini Milli Eğitim
Bakanlığı’na verdiği ifade edildi. Öğrenci Andı’nın hâlâ eğitim ve öğretim
yöntemi materyali olarak kullanılmaya devam edildiği belirtildi. Kanunun eğitim
ve öğretim yöntemleri belirleme konusunda bakanlığa takdir yetkisi verdiğine
dikkat çekildi. Buna rağmen; ilköğretim ders kitaplarında Öğrenci Andı’na yer
verilmesinin zorunlu olduğuna dair kuralın halen uygulamada olduğuna dikkat
çekildi.
Başta
Türk Eğitim-Sen olmak üzere bazı öğretmen sendikaları ve sivil toplum
kuruluşları, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun bu kararının iptali için Anayasa
Mahkemesi’ne başvurdular. Aslında bu kararda Öğrenci Andı’nın içeriğinde yasal
hiçbir sakınca bulunmadığı, sadece okullarda okutulma yetkisinin bakanlığın
takdirinde bulunduğu belirtilmişti. O halde bu noktada hem Danıştay’a hem de
bakanlığa soruyoruz: Öğrenci Andı, içeriği itibariyle hâlâ bir eğitim öğretim
materyali olarak geçerli ise, metnin ihtiva ettiği değerler Anayasa ve yasalara
uygunluk taşıyorsa ve özellikle de 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nda
yer alan amaçlarla örtüşüyorsa neden okutulması iptal ediliyor?
Bu
sorunun cevabını beklerken, dünyanın
başka ülkelerinde de okullarda Öğrenci Andı okunup okunmadığına bakalım.
Araştırdığımızda bazı ülkelerdeki okullarda, ülkeye ve ülke bayrağına “bağlılık
yemini” şeklinde okunan Öğrenci Andı bulunurken, bazı ülkelerdeki okullarda
herhangi bir tören yapılmadığı gibi bir Öğrenci Andı’nın da okunmadığını
görüyoruz. Öğrenci Andı’nın bulunduğu ülkeler şunlar: Amerika Birleşik
Devletleri, Japonya, Meksika, Filipinler, Hindistan, Singapur, Vietnam, Öğrenci Andı’nın bulunmadığı ülkeler ise; tüm
Avrupa ülkeleri, Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda. Şimdi bu ülkelere Türkiye
de katılmış durumda.
Öğrenci
Andı bulunan ülkelere örnek olarak, ABD’yi verebiliriz. Christopher Columbus’un
ABD kıyılarına çıkışının 400’üncü yılında 1892’de yazılan Amerikan Bağlılık
Ahidi (Yemini) okullarda her sabah öğrenciler tarafından okunuyor. Bu “Ant”ta;
“Herkes için özgürlük, adalet ve tek bir millet olmayı sağlayan cumhuriyeti
temsil eden ABD bayrağına, sadakat ile bağlı kalacağıma tanrının huzurunda
yemin ederim” deniyor. Bu “Ant”ın okunmasının amacı, Amerika’da yaşayan 72
milletten insanı, tek bir millet olarak bir araya getirmektir. Amerikalılar
diyorlar ki, “Bayrak sevgisi, milli birlik duygusu, özgürlük ve adalet gibi
kavramların önemi, çocukluk çağlarında öğretilirse, insanlar bu değerlere sahip
çıkarlar.”
Türkiye Cumhuriyeti, çökmüş bir imparatorluk
bakiyesinden bir millî devlet kurma hareketidir. Öğrenci Andı, bu hedefe dönük
olarak, bu ülkede yaşayanların çocukluktan itibaren, “dağılmayı, bölünmeyi, yok
olmayı, emperyalist güçlerin ülkeyi parçalamasını” önleyecek şuura sahip
olmalarını sağlamak, milli ilkeler doğrultusunda milli hedeflere yöneltmek için
yazılmış ve okullarımızda 80 yıl okutulmuştur. Kendini Türk vatandaşı olarak hisseden,
“Türklük”e, “Atatürk”e ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı olmayan hiçbir
kimsenin “Andımız”ın okullarda okunmasından rahatsız olmaması
gerekir.
Danıştay
İdari Dava Daireleri Kurulu’nun kararında; Öğrenci Andı’nın içeriğinin Anayasa
ve kanunlara aykırı olmadığı, ilkokullarda tekrar okunmasına karar verme
yetkisinin Milli Eğitim Bakanlığı’nda olduğuna karar verildi. Bu sebeple
diyoruz ki, eğitimimiz “millî” ise, bakanlığın Anayasa Mahkemesi’nin kararını
beklemeden, çocuklarımızın milli şuur kazanmalarına katkıda bulunmak için “Andımız”ın
ilkokullarımızda yeniden okutulmasına karar vermelidir. Böylece eğitim
tarihimizdeki bu “millî ayıp”a son vermelidir.