Deprem Öldürmez, Tsunami Öldürür

81

Ak talebeleri Erbakan Hoca‘nın D-8‘inin yüzüne bakmadılar. Benimse orta -2‘den beri işim dış politika; aldım geliştirdim. Ortaya AFRASYA adıyla, Türkiye ile Japonya‘nın eşbaşkanlığını yaptığı, Afrika‘yla Asya‘nın kesişim kümesi olan, dünya için yeni bir küresel güç odağı, 10 ülkeli bir alternatif eksen çıktı. Ay ve yıldızın güneşle birleşimini sembolize eden bir Gök Konfederasyonu.

D-8‘in Endonezya, Malezya ve Pakistan‘ını aynen aldım; aklın yolu bir. Nüfus yorgunu Bangladeş‘in yerine parlayan yıldız Kazakistan‘ı, İran‘ın yerine ise güneyle birleşince parlayacak olan Azerbaycan‘ı koydum. Zira – İran coğrafyasını yönetmemizin dışında – Farslarla tarih boyunca bir ittifakımız olmamıştır.

Afrika‘daki D-8‘ci Mısır ve Nijerya‘ya Fas‘ı da ekleyerek kara kıtanın üçgeninin tamamladım. Sıklet merkezi Asya olan Afrasya‘nın kalbi Türkiye, beyni Japonya‘dır. Tarih boyu birbiriyle hiç savaşmamış ve ahlâkları / kültürleri birbirine benzer bu iki millet 15 – 20 yıllık bir planlamayla dünyanın dönüş öyküsünü değiştirebilir hatta yerküreye hükmedebilir.

Alın size Afrasya Birliği rakamları; mevcut güç odaklarıyla karşılaştırın:

 

AFRASYA   BİRLİĞİ

1 milyar

(Nüfus)

10 milyon km2

(Yüzölçüm)

  Birlik

1,4 milyar $

(İhracat)

1,2 milyar $

(İthalat)

8,3 milyar $

(GSMH)

AB

   495 m.

  4.325 bin

Ekonomi

1,4 milyar $

1,5 milyar $

14 milyar $

ABD

   305 m.

  9.630 bin

  Silah

1,2 milyar $

2,0 milyar $

13 milyar $

ÇİN

1.350 m.

  9.640 bin

   Nüfus

2,0 milyar $

1,0 milyar $

7,2 milyar $

RUSYA

   140 m.

17.100 bin

Toprak

0,4 milyar $

0,3 milyar $

2.3 milyar $

 

Üzüntüm 7,4 Gölcük Depremi gibi 8,9 Fukuşima Depremi‘nin de HAARP gibi dış kaynaklı bir yeraltı faaliyeti olma ihtimali. Zira depremin yıkamadığını sanki Pasifik’te atom bombası denemesi yapılmış gibi dev dalgalar Japon Sanayisiyle beraber yıktı geçti. Hem de depreme en hazırlıklı milletin tsunamiye karşı en hazırlıksız yakalanması suretinde.

Uzakdoğu‘daki gönüldaşlarıma taziyelerimi sunarım. İnşallah 20 bin kayıpta kalırlar ve radyasyon/madyasyon belasıyla ihracatları iyice düşmez de GSMH’da ikincilikten dördüncülüğe inmezler. Amerika, Çin ve Rusya‘nın arasında sıkışıp kalmış ama onurlu ve çalışkan, uzaktaki yakın dostlarımızın madden ve manen yanında olmak zamanıdır. Niye dua edilmez? Niçin camilerde para toplanmaz?

Ha, bu arada Japonya‘daki radyoaktif sızıntıları bahane edip de Türkiye‘nin 30 yıllık macerası olan nükleer enerjide oyunbozanlık yapanları da izana davet ediyorum.

Özal zamanından beri yok çevre, yok barış diyerek nükleer santral teknolojisine geçişimiz engellendi. Sanki termik santraller daha az tehlikeli ve daha çok çevreciymiş gibi.

Greenpeace ki büyük şirketlerin kürdanıdır. Rockefeller‘den para alırlar, üçüncü dünya ülkelerinde SAT ve SAS komandolarının yapamayacağı eylemleri gönüllü (!) gurubu olarak yaparlar. Onların uzantıları neye, niçin karşı olduklarını bir daha düşünsünler.

Son söz: Siz siz olun Tsunami’ye karşı gelmeyin. Yani halk tsunamilerine. Libya sana söylüyorum, Yemen sen işit.