Yıl 1985-1986 yılları. O yıllarda GAP projesi gündemde. GAP projesi tamamlandığında buradaki üretimin en ucuz ve güvenli olarak demiryolu ile batıya taşınacağı konuşuluyor.
Ben o sırada İzmit Belediyesi meclis üyesiyim. Rahmetli Necati Gençoğlu İzmit Belediye Başkanı. Edindiğimiz bilgilere göre GAP taki ürünlerin batıya hızlı bir şekilde taşınabilmesi için 4 hatlı bir tren yolu şehrin içinden kaldırılarak bugünkü yerine yapılacak.
Rahmetli belediye başkanımız ve ben İnşaat Mühendisi olduğumuzdan sahilin zemininin hızlı ve ağır taşımacılığa müsait olmadığı kanaatindeyiz. Demiryolunun kuzeye alınmasını istiyoruz. Rahmetli Necati Gençoğlu bu sebeple bilim adamlarından görüşler aldı.
O sırada Suudi Arabistan’da müteahhitlik yapan hemşerimiz rahmetli Salih Kuru ile temasa geçildi. Libya’da iş yapan rahmetli Sezai Türkeş ile rahmetli Salih Kuru yakın dosttu. Bu işi Sezai Türkeş -Fevzi Akkaya firmasının üstlenebileceğini bize söyledi.
Fiyat sahilden geçecek olan demiryolunun maliyeti ile aşağı yukarı aynı idi.Sadece tünel yapımı dolayısı ile 1.5 yıl gecikebilecekti.
Bu arada demiryolunun sahilden geçmesi için Ankara’ da ihale yapılmış, demiryolu güzergahına bir an önce kazık çakmak için müteahhit aksi yönde kamuoyu oluşturmaya çalışıyordu. Üniversiteden Kuzey güzergahta fay hatları olduğu, burada oluşacak çatlaklardan güzergah üzerinde yapılacak tünelin menfi etkileneceği yönünde alınan raporlar Kocaeli Gazetesinde yayımlattırılıyordu.
Projenin kuzeye kaydırılmaması için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Şehrin ileri gelenlerinden de aksi yönde bir hareket olamadı. Sahilcilerle kuzeyciler arasında mücadele devam ederken, Bayındırlık Bakanı Sefa Giray’la Geçit Restoran’da buluştuk. Toplantıda Bayındırlık Bakanı Sefa Giray(İnşaat Mühendisi), Anap İl Başkanı İsmail Yılmaz(İnşaat Mühendisi), İzmit Belediye Başkanı Necati Gençoğlu(İnşaat Mühendisi) ve İzmit Belediye Meclis üyesi-Belediye Başkanı Baş danışmanı Muzaffer Şişmanoğlu(İnşaat Mühendisi) bir aradayız. Konumuz demiryolunun kuzeye alınması. Bir hayli hararetli konuşmalardan sonra sayın Bakan elini masaya vurdu. “Beyler dördümüz inşaat mühendisiyiz ama ben Bakanım. Benim dediğim olacak. Demiryolunun bir an önce bitirilmesi gerekli. Bundan dolayı demiryolu sahilden geçecek” dedi. O sırada yerel gazetelerin birinde bir yazı çıktı. Başlık şöyle idi. “Nereden geçecekse geçsin. Ama biran önce geçsin.”.Sonuçta biz mücadeleyi kaybettik. Demiryolu sahilden geçti. Tamamen balçık alana yüzlerce kazık çakıldı. Demiryolu hattı sıkça tamir ve tadilat gördü. GAPtaki ürünler bu hattan batıya taşınmadı. Şehir demiryolu sayesinde ikiye bölündü. Sahile geçiş engellenmiş oldu.
Bunları niye anlattım.
Gündemde hızlı tren projesi var. Tren seferleri bir süre iptal edilecek. Bu zemin hala çürüklüğünü muhafaza ediyor. Demiryolu hatları hızlı trenin baskısına dayanabilecek mi? En küçük bir sapma ciddi kazalara sebep olabilir.
Hala demiryolunun kuzeye alınması imkansız değil. Bence hem şehrin nefes alması adına, hem de güvenli bir demiryolu hattı kazanmamız adına bu konuda kamuoyu oluşturulmalıdır. Ayrıca Adapazarı- Gebze-Harem banliyö hattı sahilden tüp geçitle geçirilebilir. Karayolu da aynı şekilde tüp geçit içine alınabilir. Derinden geçirilecek bir tüp geçit denize deşarjları etkilemez diye düşünüyorum. Bence Kocaeli Üniversitesi bu konularda bir çalışma yapabilir.. Kendi branşında olmayan konularda organizasyon görevi üstlenerek konuyu ilmi platforma taşıyabilir.
Konuyu bu vesile ile gündeme taşımak istiyorum. Geçmişte sessiz kalındı. Belki bu sefer konuya sahip çıkanlar olabilir. Saygılarımla