Eskiden iktidar milletvekili aday adayları arasında listelere hiç giremeyenler ile seçilebilecek sıralara gelemeyenler de pek fazla kırgınlık olmazdı. Çünkü milletvekili seçilemeyeceklere iktidar olmanın nimetlerinden bir şeyler paylaşma vaadi veya ümidi olurdu.
Bu defa 13 senedir iktidar olan AKP ile muhalefet partileri CHP ve MHP arasında bu bakımdan bir fark kalmadı gibi.
Çünkü bu defa bütün partilerin iktidar olma ümidi var.
Sıralamada umduğunu bulamayanlar, partileri iktidar olduğunda, çok sayıda kurumda değerlendirilebilir.
Yüzde 5 Oy Herşeyi Değiştirir
Anketlerde AKP’den MHP’ye kaymış gözüken yüzde 5 oy sabit kalırsa, MHP yüzde 18-20 civarında oy alabilecek gibi. Esasen AKP’den MHP’ye kayan oylar eski ülkücü oylar.
“Çözüm süreci” sebebiyle PKK kanadının şımartılmasına tepki olarak, “mecburi adres” olan MHP’ye ülkücülerin geri dönüşü olarak değerlendirilmekte. Bunun haricinde hala AKP’de kalmaya devam eden “eski ülkücü” oranının yüzde 8-9 olduğu tahmin ediliyor.
MHP Grup Başkanvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu‘na göre, “Yüzde 23.5 MHP’ye oy verecek kesimle yüzde 18 de ‘MHP’ye oy verebilirim’ diyen bir kesim var.”
CHP bu defa iktidar olmayı gerçekten daha çok istediği izlenimi veriyor. Aday seçimlerinde 51 ilde üyelerin oy verdiği önseçim yöntemini kullanması takdir topladı. Ön seçime ilaveten kontenjanlarda ve merkez yoklaması yapılan yerlerde hiziplere göre değil, çoğunluğun itiraz etmeyeceği isimlere yer vermeye çalışması iç çatışma ve kırgınlıkları asgariye indirdi.
CHP ve MHP’nin oy toplamının yüzde 46-50 arası olma ihtimali büyük.
HDP ise barajı aşmasa dahi, yüzde 10 civarında oy alabileceği öngörüldüğüne göre, AKP oylarının en fazla yüzde 40-42 arasında kalacağı ve bu oy oranı ile tek başına iktidar olma sınırı olan 276 milletvekilinin altında bir sayıda kalabileceği hesaplanıyor. (Zaten son yerel seçimlerde il genel meclisi oylarında yüzde 43 oy almıştı. Oyunun artması için bir sebep söylenemez.)
AKP’ye oy veren muhafazakâr Kürtlerden bir kısmının HDP’ye kaymakta olduğunu gösteren anketler doğru çıkarsa ve HDP yüzde 10-14 arasında bir oy alarak barajı geçerse AKP oyları yüzde 40’ın altına (hatta yüzde 35’e) kadar da düşebileceği söylenebilir.
Özetle, CHP yüzde 26, MHP yüzde 18 altına düşmezse ve HDP barajı aşarsa tek başına AKP iktidarının sona erme ihtimali çok yüksek.
Bu rakamları bulunduğunuz konuma göre fazla iyimser veya kötümser bulabilirsiniz.
Bu görüşü destekleyen çok önemli başka parametrelerden bahsedeceğim.
*****
Kemal Derviş, Durmuş Yılmaz, Ekmeleddin İhsanoğlu…
İlk olarak muhalefet partilerinden aday adayı olan bürokrat sayısının bu kadar çok olması tesadüf değil.
İkincisi, iki muhalefet partisi son senelerde ilk defa iktidar olma sorumluluğunu üstlenmek için bu kadar kuvvetli kadrolar kurmaya çalışıyor.
CHP iktidar olursa ekonomi yönetiminin başına Kemal Derviş‘i getireceğini açıkladı.
MHP ise gelmiş geçmiş en başarılı Merkez Başkanlarından olan Durmuş Yılmaz‘ı, Ortadoğu ve İslam ülkelerini en iyi bilenlerden biri olan Cumhurbaşkanlığı’nın çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu‘nu ve eski Genel Başkan adayı Prof. Dr. Ümit Özdağ‘ı aday gösterdi.
Her iki partinin iktidara hazırlanmaya çalıştığının göstergesi tabii sadece bu isimler değil. İsimlerini kamuoyunun az bildiği önemli teknik kadrolar da aday yapıldı.
Çünkü önümüzdeki dönem için hem ekonomi alarm veriyor ve hem de Irak ve Suriye sınırımız ateş çemberi. PKK meselesinde ise müzakerelerle Türk milletinin kabul edebileceği bir çözüme kavuşmasının imkânsız olduğu açıkça ortaya çıktı.
Hem ekonomi, hem dış politika ve hem de iç güvenlik konusunda güçlü kadrolar oluşturma gayreti CHP ve MHP’nin iktidar kokusunu aldığının en somut işareti.
*****
Koalisyon Ciddi bir Seçenek
Bundan önceki seçimlerde “AKP’siz hükümet” veya koalisyon ihtimallerinin basında tartışıldığına hiç şahit olmuş muydunuz? Şimdi bakın nasıl tartışılıyor:
“Cumhurbaşkanı ve Başbakan uçaklarının müdavimi” bir gazeteci Akif Beki, “Bence artık AK Parti’siz seçeneği açık açık konuşmanın vaktidir” diyen bir yazı yazdı.
Aynı cenahtan tecrübeli gazeteci Fehmi Koru, “Ülkemizde iktidardan düşen partileri çok zor günler bekler… O yüzden ağzından yel alsın Akif Beki…” diyerek uyarmak ihtiyacında hissetti.
Güneri Civaoğlu, Ertuğrul Özkök gibi yazarlar ise AKP-CHP koalisyonuna zihinleri hazırlamaya başladı.
***
Koalisyon İhtimalleri
Koalisyon ihtimalini “öcü” gibi gösteren AKP propagandalarını pek ciddiye almayın. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde koalisyonlar var ve son derece dengeli ve hızlı kalkınma örnekleri veriyorlar. Önemli olan nasıl ve kimlerle koalisyon olacağı.
Türkiye’de hangi koalisyon seçenekleri söz konusu olabilir?
- AKP-HDP koalisyonu. Matematik olarak bu ihtimal olsa da, böyle bir koalisyon AKP’yi mum gibi eriteceği için ben ihtimal dışı olarak görüyorum. İçinde HDP’nin olacağı başka bir seçeneğin de olabileceğini sanmıyorum.
- AKP-CHP veya AKP-MHP birlikteliği yani AKP’nin kuracağı koalisyonlar.
- CHP- MHP koalisyonu. AKP’nin iktidardan uzaklaştırıldığı tek seçenek. İki partinin milletvekili sayısının 276’yı geçmesine bağlı.
Güneri Civaoğlu ve Ertuğrul Özkök AKP- CHP koalisyonu olmasının çok iyi olacağı görüşünde. Özkök’e göre, CHP-AKP koalisyonu “Kutuplaşmayı azaltır.. Tek adam tehlikesini kaldırır.. Cumhurbaşkanlığı anayasal çerçeveye oturur.. Ekonomik krizle mücadele mümkün olur..”
Özkök’ün bir başka önemli iddiası daha var: “Çözüm sürecini tabana yayar, Kürt sorununu AKP/HDP projesi olmaktan çıkarır.”
Ümit Zileli “bu medya kurtlarının bugünkü görevinin AKP-CHP koalisyonuyla Kürdistan’ın kurulması, AKP’nin kurtarılması” olduğunu yazdı.
Gerçekten AKP-CHP koalisyonunda, CHP içinden de destek sağlanarak, “çözüm sürecinin” çok az bir rötuşla devam edeceğini öngörebiliriz.
Ancak içinde MHP’nin olduğu bir hükümetin “PKK ile müzakere” sürecini devam ettirmeyeceğini söyleyebiliriz.
AKP yandaşı Akif Beki, içinde AKP olan bir koalisyon ihtimali olmaz kanaatinde. “AK Parti’siz kurulur bu koalisyon. Muhalefette kalıp, baskın bir seçimle daha güçlü gelmek isteyeceği için” diye gerekçelendiriyor.
Ben AKP’nin böyle bir tavır içinde olacağını sanmıyorum. Çünkü iktidardan düştüğü anda yaptıkları “hukuka aykırı işlemlerin” hesabını verecekleri bir süreç işleyeceğini bilirler. “Yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık dosyaları” mahkemeden, bakanlar Yüce Divan’dan kaçırılamaz. Ve bütün bu süreçlerde AKP’nin içten çözülebileceğini, kamuoyunda çok yıpranacağını hesap edeceklerdir.
Görünen o ki çok da fazla seçenek yok.
Geride kaldı sadece CHP-MHP veya AKP-MHP seçenekleri.
MHP’nin ölçüsü ise belli.
MHP “PKK ile müzakerenin” devam edeceği, ülkeyi federasyona götürecek, PKK’yı devlete ortak edecek bir koalisyona evet demez.