Bir Eski Bakanın 25 Milyar Dolarlık İddiası

11

NoktaTV’de her hafta yapımcılığını ve sunuculuğunu yaptığım Geniş Açı programının son konuğu 57. Hükümetin Bayındırlık ve İskan Bakanı Prof. Dr. Abdülkadir Akcan idi. Programın yarısında akademisyen veteriner hekim birikimiyle “Tarım Sektörünün Çıkmazları” başlığı altında çok önemli ve değerli bilgiler veren Akcan ile ikinci bölümde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tecrübeleri ışığında sohbet ettik.

Her bölümü önemli programın tamamını izlemenizi dilerim. Ancak bu yazıda “Araç Muayene İstasyonları” hakkında söylediklerini ve “devletin 25 Milyar dolarlık kaybı ile bu meblağın işletmeci şirkete aktarıldığına” dair iddiasını anlatmak istiyorum.

Çünkü bu meblağ o kadar büyük ki… Bu para devletin kasasına girseydi, “İstanbul’a 2 tane daha Boğaz Köprüsü, Çanakkale Köprüsü, Osmangazi Köprüleri ve belki fazlası hiç dışarıdan kredi almadan devletin öz kaynağından ödenerek yapılabilirdi.”

Prof. Dr. Abdülkadir Akcan 57. Hükümetin Bayındırlık Bakanı olarak, Araç Muayene İstasyonlarını projelendiren ve hayata geçiren kişi. Daha önce Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yapılan sözde muayenelerin faydalı olmaması sebebiyle, araçlardan kaynaklı kazaları azaltmak için bu projeyi hayata geçirmiş.

Şimdi Prof. Dr. Abdülkadir Akcan’ın bu konuda anlattıklarını özetleyelim:

“Araç Muayene İstasyonları bir Abdülkadir Akcan projesidir. Muayene istasyonlarında alınan ücret eskiden Karayolları tarafından yapılan muayenede alınandan fazla değildir. 2002’de Karayollarının aldığı ücret 64 dolara tekabül ediyordu. Şimdiki ücret ise 55 dolardır. Bu istasyonlar vatandaşın aleyhine olmamıştır. Ama sonradan benim yaptığım ihale iptal edilip, yeni şartlarda bir şirkete verildiği için devletin çok büyük kaybı oldu.

Benim yaptığım ihalede ilki devlet tarafından belirlenecek muayene ücretinin yüzde 30’unu müteahhit alacak yüzde 70’i devletin olacaktı. Müteahhidin işletme giderleri ve kârı için gelirin bu orandaki kısmını alması gerekir.

Ak Parti iktidara geldi ve bu ihale iptal edildi. Yolsuzluk olduğu gerekçesi ortaya konunca ben basın toplantısı yaptım.

‘Ben kamu ihalelerinde yolsuzluk yapılmaması için Kamu İhale Kanunu düzenlemesini yapan kişiyim. (Sonradan bu ihale kanununda AKP döneminde 200’e yakın değişiklik yapıldı.) Yolsuzluk yapıldığı iddiasında iseniz gelin benim yakama yapışın’ dedim. Bugüne kadar kimse tık demedi.

Yeniden ihale edildi. Bu defa Özelleştirme İdaresi üzerinden ihale edildi ve özelleştirme bedeli alındı. Paylaşım değiştirildi. İlk üç yıl yüzde 70 müteahhidin yüzde 30 devletin oldu. Sonraki 6 yılda yüzde 60 müteahhidin yüzde 40 devletin, kalan 10 yılda ise devletin ve müteahhidin payı yüzde 50’şer yapıldı.

Bütçe görüşmelerinde İYİ Parti’den Erhan Usta Maliye Bakanlığı’na yazılı önerge verdi, ‘araç muayene istasyonlarından yıllara göre devlet ne kadar gelir elde etti’ diye. Cevap vermediler. Arkasından Turhan Çömez aynı soruyu sorarak önerge verdi. Yine cevap vermediler.

Türkiye’de halen 29 milyon araç var. Ben ilk ihale ile AKP’nin yaptığı ihaleden doğan devletin gelir kaybının 25 milyar dolardan az olmadığından eminim.”

******************************

Turhan Çömez’e de Cevap Verilmemiş

Programdan sonra internette bir araştırma yapınca aynı konuda Turhan Çömez’in açıklamaları ile karşılaştım. Bu kadar ağır iddiaların Türkiye gündeminde yer etmemesinden ve benim dahi fark etmemiş olmamdan utandım.

“AK Parti’nin iktidara gelir gelmez araç muayene istasyonlarına göz diktiğini” söyleyen İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, “AKP, 2007 yılında, Türkiye’deki tüm araçların muayenelerini tek bir firmaya, 20 yıllığına, 512 milyon dolara verdi.

Fakat sadece 2023 yılında araç muayene istasyonlarından kazanılan para 2,2 Milyar dolar oldu.

Eğer 20 yıl içinde ilk ihale şartları korunsa ve AKP tarafından şartları değiştirilerek ihale edilmemiş olsaydı devlet bundan 25 Milyar dolar para kazanacaktı. Bu para birilerinin cebine aktarıldı.

‘Bu korkunç rantı ve soygun düzenini gelin araştıralım, yazık olmasın bu ülkeye’ dedik. İYİ Parti vekilimiz Yavuz Aydin tarafından araştırma önergesi verdik. İktidarın kalkan elleri ‘olmaz’, ‘rant düzeni devam etsin!’ dedi.”

Turhan Çömez’e göre, Türkiye’de araç muayenesi İngiltere’den bile pahalı: “Halen İstanbul’da 2200 TL olan araç muayene fiyatı, Londra’da 1800 TL.”

İngiltere’de kişi başına düşen milli gelirin, Türkiye’nin kişi başına milli gelirinin 3,2 katı olduğunu da hatırlatırım.

******************************

Yeni İhalede Değişen Bir Şey Olmayacak

Türkiye’deki araç muayene istasyonlarının işletme imtiyaz süresi 2027 yılında sona erecek. Bu nedenle, Hazine ve Maliye Bakanlığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), yeni bir ihale süreci başlattı. İhaleye son teklif verme tarihi 10 Ocak 2025 olarak belirlendi.

İYİ Parti Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın araştırma önergesinde bakın neler söylemiş:

Araç muayene hizmetlerinin tek bir şirketin tekelinde olmasının, rekabetin önlenmesine ve fiyatların yüksek kalmasına neden olduğunu belirtmiş. Ayrıca, Avrupa’da birden fazla şirketin bu hizmeti sunduğunu, ancak Türkiye’de yabancı ortaklı TÜVTÜRK şirketinin tekel konumunda olduğunu vurgulamış. Alternatif muayene şirketlerinin kurulması, muayene süresinin bir yıl artırılması gibi çözüm önerileri sunmuş. Ancak, bu önerge TBMM’de AK Parti ve MHP oylarıyla reddedilmiş.

****

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından çıkılan yeni ihaledeki şartlardan biri şöyle:

“İhaleye katılmak isteyen firmaların en az 5 yıl süreyle araç muayene sektöründe faaliyet göstermiş olması ve 5 yıllık bir periyot içinde en az toplam 1 milyon aracın muayene işlemini gerçekleştirmiş olması gerekmektedir.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, “Bu alanda TÜVTÜRK gibi tekel bir imtiyaz sahibi şirketten başka bir şirketin olmaması da dikkate alındığında bu ihale ‘adrese teslim’ bir ihaledir” diyor.

Kamu ihaleleri rekabetçi, şeffaf ve vatandaşların lehine olacak şekilde düzenlenmez, devletin kaynakları birilerine aktarılırsa asgari ücrete, çalışanlara ve emeklilere yılbaşında yapacağınız artışlar “zam” değil, “zamcık” olur.

Önceki İçerikOrmanya; Kocaeli’mizin Yeni Markası
Sonraki İçerik2025 Yılına Girerken Kıbrıs Konusu…
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.