Bayramlar ve Gençlerimiz

88

 

Kurban ve Cumhuriyet Bayramı birlikte kutlanıyor. Bir Bayram haftasını daha geride bıraktık. Bayramları bayram tadında değil, tatil fırsatıyla kutluyoruz. Kurban Bayramı’nın ne anlam ifade ettiği, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda nelerin olduğu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşa giden yolda verilen bedeller, şehitler ve gerçeklerin ne olduğunu tam anlamıyla tartışmıyoruz.

Kurban Bayramı ile ilgili Bayram arifesinde bu köşede yer alan yazımı www.gebzegazetesi.com adresinde ki yazımız adeta okuma rekoru kırdı. Dünyanın bir çok ülkesinden 4 gün içerisinde  7 bine yakın insan internet sitemize girerek yazımızı okudu. Bu yazıda Kurban Bayramı ve Milli Bayramların önemine işaret edip Kurban kesmenin Milli ve Manevi tarihimizde ki yerini gündeme getirmiştim. Gerçekten insanımız tarih bilinci konusunda çok duyarlı. Bu yazımı okumayanları yazımıhttp://www.gebzegazetesi.com/Koseyazisi-1693-Kurban-bayraminin-onemi.html linkinden okumaya davet ediyorum.

CUMHURİYET BAYRAMI VE TARİH BİLİNCİ

Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Gençlerimiz bu tarihi günleri milli tarih bilinci ile anlamalı. Tarih bilincine sahip olmak her şeye sahip olmak demektir. Özellikle gençlerimiz tarih bilincine sahip olmalı. Ancak ne yazık ki devlet olarak gençlerimize yeterince sahip çıkmadık. Bugün on binlerce gencimiz ne yazık ki işsiz, bir çoğu üniversite eğitiminden mahrum kalmış durumda. Gençlerimize ne bir üniversite verebildik Gebze’de ne de onlara iş imkanları sağladık. Bir çok gencimiz işsiz, bir çoğu da asgari ücretle geçimini sağlıyor.

29 Ekim Türk tarihi için önemli bir gün. Ben bir şehit torunu olarak tarihimize gereken değeri vermeye çalışıyor ve kurtuluş savaşıyla ilgili gerçekleri araştırmaya çalışıyorum.   Bu bağlamda Devri Alem ve belgesel  yayıncılık olarak  Samsun, Merzifon, Amasya,  Erzurum, Sivas ve Ankara’da  çektiğimiz belgesel TV programlarını birçok TV kanalında  halen yayınlanmaya devam ediyor.

CUMHURİYET VE DEMOKRASİ

Binlerce şehit vererek, sıkıntı ve yokluklar içinde, büyük özverilerle kurulan Cumhuriyet, demokrasi ve halkın kendi kendini idare etme ve kendisini idare edecek yöneticileri seçme demektir. Acı ama gerçek. Halk kendisini yönetecek siyasetçileri ve idarecileri seçemiyor. Sebep, liderler sultası. Her şey Ankara’dan olup bitiyor, liderlerin, milletvekili, Belediye Başkanı ve Meclis Üyesi adayı gösterdikleri seçilebiliyorlar. Parti teşkilatları  ve delege sistemi maalesef göstermelik.  Hangi parti olursa olsun merkez yoklaması diye Cumhuriyetin ve Demokrasinin temellerine aykırı uyduruk kararlarla seçilecek insanları atayarak millete dayatma yapıyorlar. Bu bayram üzerinde durulması gereken en önemli husus bu. Son yıllarda Parti teşkilat seçimlerinde bile tam anlamıyla demokrasi gerçekleşmiyor, tek liste dayatmalarıyla parti teşkilatları kongre yapmaya zorlanıyor. Bu durum halkın siyasetçiye ve demokrasiye güvenini zayıflatmaktadır.

Yakın bir gelecekte ülke yönetiminde gençler söz sahibi olacak. Gençlerimiz hiç bir zaman başka bir Türkiye’nin olmadığını akıllarından çıkartmamalı.

Sevgi, saygı, hoşgörü ve uzlaşma ortamı içinde üstesinden gelinemeyecek hiç bir sorun yoktur. Birlik ve bütünlüğümüze yönelik her türlü saldırı ve tehdit karşısında daha fazla kenetlenmeli.  Dış güçler ve yerli işbirlikçilerine huzur ve güvenliğimizi bozmasına fırsat vermemeliyiz. Devlet olarak da gençlerimize sahip çıkmalı, onları eğitmeli, okuma imkana sağlamalı ve istihdam oluşturmalıyız. Bugünün gençleri yarın ülkemizi yönetecek kişilerdir. Bu yüzden sorumluluklarımız var.

ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE ANIYORUZ

Birinci Cihan Harbi ve Kurtuluş Savaşı’nın tüm cephelerini gezen bir gazeteci ve TV belgeselcisi olarak ,  lise ve üniversite öğrencilerine Kurtuluş Savaşı’nın geçtiği Polatlı, Haymana, Sakarya ovası,  Afyon, Kütahya ve Eskişehir bölgesi gezdirilerek milli tarih bilinci verilmesini tavsiye ediyorum. Bu vatan için dedelerimizin verdiği mücadele tarihin yazıldığı yerlerde gençlerimize öğretilmeli.  Bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.

MİLLİ MÜCADELE KAHRAMANI GEBZELİ DALGIÇ RIZA

29 Ekim Cumhuriyet bayramını kutlarken; Gebze’nin Milli kahramanlarını da unutmamız gerekir. Bunlar içerisinde Yahya Kaptan ve Mahya Ustası dalgıç Rıza önemli yer tutar. Star Gazetesi’nde Gebzeli Mahya Ustası Dalgıç rıza’nın Yeni Camii’ye astığı mahyalarla İngiliz İşgal kuvvetlerine karşı verdiği mücadele çok güzel bir şekilde anlatıldı. Yazını özetini burada sizlerle paylaşıyorum.

KURTULUŞ SAVAŞINDA MAHYACILAR

Milli Mücadele yıllarında mahyacılar boş durmuyor, her fırsatta minarelere kondurdukları mahyalar ile halka moral veriyordu. Yeni Camii’nin mahyacıları Hafız kardeşler, Fatih Camii’nde Kebapçı İsmail, Ayasofya’da Cumaovalı Halil, bu zor günlerde hazırladıkları mahyalarla ün kazanmışlardı.  Özellikle Gebzeli Dalgıç Rıza’nın Yeni Camii için hazırladığı Ya Vatan Ya Ölüm yazılı mahyayı gören İstanbullular, gözyaşları içinde kurtuluş için ümitleniyordu. Durumdan rahatsız olan işgal kuvvetleri, mahyaları yasaklamıştı. Ama Gebzeli Rıza, astığı Feda Olsun Canımız mahyasıyla düşmana ‘Ölmek var dönmek yok’ diyordu.

Bu topraklar, adını burada sayamadığımız bunun gibi daha birçok vatan kahramanını çıkarmış, bundan sonra da çıkaracaktır. Vatan toprakları şehit kanları ile sulanmıştır ifadesi sadece şairlerin mısralarında kullandığı hamasi duygularla yazılmış bir cümle değildir. Bu bir hakikattir. Ömrümüz boyunca bu hakikat bizim peşimizden gelecek, ne olursa olsun bu milletin geçmişte yaşadığı acılar unutulmayacaktır.” Ama biz Gebzeliler olarak Dalgıç Rıza’yı unuttuk ve vefasızlık yaptık. Gebze Belediye Başkanı Sayın Adnan Köşker’e buradan çağrıda bulunmak istiyorum. Bu vatan kahramanı Gebzeli Dalgıç Rıza’nın adını bir parkta yaşatmalı. Star gazetesinde ki yazıyı aşağıda ki linkten okuyabilirsiniz.

http://haber.stargazete.com/pazar/milli-cetelerin-kahramanligi-dillere-destandi/haber-699889