Başörtüsü Sorunu Çözüldü mü?

80

Son yirmi yıldır Türkiye, kadınların başörtüsünü tartıştı. Eylemler, konuşmalar, başörtüsü yüzünden eğitimin bırakanlar, yuvası yıkılanlar eşini ve işini kaybedenler ve nice mağdurlar… Geriye doğru baktığımda bu konuda neler yaşamışız, neler? Acaba bu geride yaşadıklarımız hiç yaşanmamış olsaydı, isteyen istediği gibi giyinebilse, kadınların giyimi tartışma konusu olmasaydı bugün Türkiye nasıl olurdu? Hangi parti iktidarda olurdu? Daha buna benzer birçok soruyu sorup cevap aramamız gerekiyor.

Biraz daha eskiye baktığımızda son yüzelli yıldır insanların ne giyeceğini tartışmışız. Önce erkeklerin sarık, fes ve şapka takması kavgası verilmiş. Şapka yüzünden bir çok insan idam bile edilmiş. Hatta şapka kanunu çıkmadan önce yazdığı kitaptan dolayı İskilipli Atıf’ı idam bile etmişiz. Ne kadar acı, ne kadar düşündürücü. Bugün acaba kaç kişi şapka takıyor?  Yasal zorunluluk olduğu halde neden şapka takmıyoruz? 

Yıllarca insanların başına ne takacağını tartışmak yerine “insanları nasıl bilgilendiririz, insanların beynini nasıl aydınlatabilir, insanları nasıl bilgili ve aydın hale getirebiliriz” diye tartışsaydık bugün Türkiye çok farklı noktalarda olurdu. Bugün dünyanın saygın ülkeleri bilgi ve bilişim teknolojileri ile dünyaya hükmederken, bizler insanların başörtüleri ile uğraşıp,  yıllarımızı heba ettik. Bu kayıp yılların hesabını kim soracak ve kimden soracak? Gerçekten yazık hem de çok yazık.

Dün TBMM, tarihi günlerinden birini yaşadı. Dört kadın milletvekili başörtüsü takarak meclise girdi. Onbeş yıl önce de Merve Kavakçı adlı bir Hanım meclise girmişti. O günleri hatırladım. Ne kavgalar, ne mücadeleler? Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in “Bu kadına haddini bildirin” diye meclis kürsüsünden bağırması, muhafazakar insanların oyunu alarak Cumhurbaşkanı olan Demirel’in “provakatör” diye Merve Kavakçı’yı işaret ettiği o günleri hatırladım. Neredeyse Başörtülü Merve Kavakçı yüzünden askeri darbe bile olacaktı.

Aradan 15 yıla yakın bir süre geçti. Dört Milletvekili başörtüsü takarak meclise girdi. İktidar ve muhalefet partileri ateşli konuşmalar yaptılar. CHP sağduyulu davranarak olayı büyütmedi. Başörtülü vekillerin mecliste olması fazla büyütülmedi. Bu durumdan Türkiye ve Türk siyaseti kazançlı çıktı. İsterseniz dün mecliste yaşanan olayın kısa bir özetini sizlerle paylaşalım.

Başörtülü Milletvekilleri nihayet Meclis´te

“AK Parti Konya Milletvekili Gülay Samancı, Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Beyazıt Kaçar, Denizli Milletvekili Nurcan Dalbudak ve Mardin Milletvekili Gönül Bekin Şahkulubey, TBMM Genel Kurulu çalışmalarına başörtülü olarak katıldı. Genel Kurul toplanmadan 5 dakika önce salona ilk olarak AK Parti´li Samancı, ardından Kaçar ve Şahkulubey, başörtülü olarak girdi. Salona en son giren başörtülü milletvekili ise AK Parti´li Dalbudak oldu. Bazı AK Parti´li milletvekilleri, başörtülü milletvekillerini tebrik ederek tokalaştı. Bir süre başörtülü milletvekilleriyle sohbet eden AK Parti´li milletvekilleri, hatıra fotoğrafı da çektirdi. Genel Kurul ise TBMM Başkanvekili Meral Akşener´in başkanlığında toplandı. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, ayağa kalkarak, Akşener´den söz istedi. Genel Kurul´da farklı bir uygulama olduğunu dile getiren İnce, gruplara 10´ar dakika, kıyafet uygulamasının mağduru olarak belirttiği CHP Genel Başkan Yardımcısı Şafak Pavey´e de 10 dakika konuşma süresi verilmesini istedi. Bunun üzerine Akşener, birleşime ara vererek, grup başkanvekillerini toplantıya çağırdı. Bu arada, CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz da üzerindeki ceketi çıkardı. Yılmaz, üzerinde Atatürk resmi ve Türk Bayrağı baskılı tişörtle Genel Kurul´da oturmaya başladı.”

Haber özetle böyle. İnşallah başörtüsü tartışması nihayet son bulur. Bundan sonra bu konu üzerinde siyaset yapılmaz. Siyasete başörtüsü alet olmaz. Meclisteki bu tarihi oturumu benim de çok yakından tanıdığım, aslen İzmitli bir aileye mensup MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener’in yönetmesi anlamlı ve önemliydi. Meral Hanım’ı 25 yıldır tanıyorum. Hanımefendi bir isim. 28 Şubat’ta da çok önemli sorumluluk üstlenen  bir görev adamı. Geçmişte başörtülülerin nasıl mağdur olduğunu, ilahiyat fakültesinde okuyan yeğenlerinin başörtülü olması yüzünden çektiği sıkıntıları çok yakından bilen bir isim. Meral Hanım, başörtüsü ile meclise gelen AK Partili milletvekilleri ile birlikte, Hac farizasını yerine getiren getirmişti. Meclisteki tarihi oturumu yürüterek tarihe not düşmüş oldu.

Evet. Dün başörtülü vekillerin meclise gelmesini Türk siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olduğuna inanıyorum. İnşallah bundan sonra başörtüsü hiç bir zaman tartışma konusu olmaz. Hele siyaset malzemesi yapılmaz. İnsanların başörtüleri yerine, beyinlerini içindeki bilgi, birikim ve becerileriyle gündeme geleceğine inanıyorum.