18.8 C
Kocaeli
Perşembe, Eylül 18, 2025
Ana SayfaGüncelBarış Vaadiyle Oynanan Tehlikeli Oyun

Barış Vaadiyle Oynanan Tehlikeli Oyun

TBMM’de kurulan “Terörsüz Türkiye Komisyonu”, PKK’nın silah bırakacağı varsayımı üzerine kurulmuş görünüyor. Bu çerçevede af ve uyum yasaları, hatta Öcalan’ın istediği, Türkiye’yi üniter milli devlet yapıdan uzaklaştıracak anayasal değişiklikler gündeme getirilecek.

DEM’in Komisyon üyelerinden bir ekibin İmralı’ya gidip Öcalan’la görüşme yapması talebine MHP’nin de katılması artık sürpriz olmaktan çıktı. Komisyonun, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü teröristbaşının ayağına gidip görüşmesi, PKK açısından çok önemli bir başarı olacaktır. Çünkü bir yandan teröristbaşını meşru siyasi aktör haline getirirken, diğer taraftan taleplerinin komisyonda tartışılması, O’nu başmüzakereci sıfatıyla TBMM ile eşitleyecek.

PKK’nın ön şartları çok net: Öcalan’ın özgürlüğü, Kürt kimliği ve dilinin anayasal güvence altına alınması. Bu şartlar yerine getirilmeden örgüt “silahları bıraktık” demeyecek. Yani süreç, doğmadan çıkmaza mahkûm.

Hatta bu şartlar yerine gelse de PKK’nın Suriye, Irak ve İran’daki uzantıları faaliyetlerine devam edecek. ABD’nin Suriye’de PKK/YPG yapılanmasını büyütüp, Suriye’nin yeni yapılanmasında başat bir unsur haline getirmek istediği ortada. 80-100 bin kişilik bir ordu oluşturup, eğitip donatan ABD bu oluşumun tasfiyesini istemez. Böyle bir güce yaslanan KCK/ PKK’nın da tüm uzantılarıyla birlikte kendini feshetmesi pratik olarak imkânsızdır.

Washington’un hedefi PKK’yı tasfiye etmek değil, Suriye’nin yeniden yapılanmasında ona önemli bir rol vermektir. “Rojava’daki” özerk yapılanmayı (PYD/YPG/SDG) destekleyerek hem Türkiye’yi dengelemek hem de Ortadoğu’daki varlığını kalıcı hale getirmek istiyor. İsrail’in bölgedeki çıkarlarına hizmet edeceği değerlendirilen bu yapılanma hem Büyük İsrail Projesi ve hem de BOP için önemli.

Dolayısıyla “PKK silah bırakacak, barış gelecek” söyleminin sahada karşılığı yoktur.

******************************

Erdoğan ve Bahçeli Bile Bile…

Peki, Erdoğan ve Bahçeli, PKK’nın silah bırakmayacağını ve uzantılarının faaliyetlerine devam edeceğini bilmiyor mu?

Elbette biliyorlar. İktidarın siyasi aklı, ABD güvencesi altındaki PKK bileşenlerinin silah bırakmayacağını gayet iyi görmüştür.

O halde şu soruya cevap aramak gerekir: Neden böyle bir sürece kapı araladılar? Neden “PKK’nın kurucu önderi sözünü tuttu” diyerek “Keleş kebabı” denilen 30 kaleşnikof silahın sembolik yakılması olayını büyütüyorlar?

Bunun muhtemel iki cevabı var:

Seçim Hesabı: Erdoğan için en kritik mesele, bir defa daha Cumhurbaşkanı seçilmek. Bunun için hem MHP tabanını hem de Kürt seçmeni aynı anda ikna edecek manevralar gerekiyor. Milliyetçi tabana Bahçeli üzerinden “PKK bitti, Öcalan silah bıraktırdı” mesajı verilirken, Kürt seçmene “belediyeler iade edilebilir, af gelebilir” umudu sunuluyor.

Dış politika ayağında ise ABD ve AB’ye “biz çözüm iradesi gösteriyoruz” mesajı veriliyor. Bu sayede hem ABD’nin baskısı azaltılmak hem de dış politikada manevra alanı açılmak hedefleniyor.

****

PKK’nın silah bırakmayacağı bellidir, ABD’nin planı da açıktır. PKK’nın Suriye ve İran ayaklarına vermek istediği rol ve bunun için yaptığı hazırlıklar ve yatırımlar biliniyor.  

Öcalan’ın ve PKK yöneticilerinin affı, devlete kurucu ortaklık isteyen PKK taleplerinin kabulü mümkün değildir. Bu taleplerden hiçbirine, Komisyona üye veren partilerin (AKP, MHP ve CHP) tabanlarındaki milliyetçi taban bile ikna edilemez.

Geriye yalnızca, iktidarın ömrünü uzatmak için oynanan tehlikeli bir oyunun toplumda açtığı derin yaralar kalır. Bu yaralar birinci çözüm sürecinde, şehirlerimizi PKK militanlarından geri almak için yapılan hendek savaşlarından daha fazla yıpratıcı olabilir.

İktidarda kalmak uğruna bu tür tehlikeli oyunlara başvurmak, kısa vadede taktik kazanç getirse de uzun vadede hem devlete hem millete ağır bir fatura çıkaracaktır.

Asıl yıpranacak olan iktidarın (AKP, MHP) kendisidir. Çünkü seçmenlere farklı vaatler sunmak, gerçek niyetleri gizlemek, siyasi mühendislikten öte “bilinçli bir aldatma”dır. Bu da siyasetin ahlaki zeminini çökertir. Bir kere daha kandırıldığını gören kitleler kalıcı olarak partilerinden koparlar.

******************************

İktidar Sürece Nasıl İkna Oldu?

Cumhur İttifakını 2. Çözüm Sürecine ikna eden birinci faktör “Erdoğan’ı bir kere daha Cumhurbaşkanı seçtirmek” olabilir.

Ama bu kadar önemli kararların alınmasında dış faktörlerin de belirleyici olduğunu unutmamak gerekiyor. ABD ve İsrail’in Suriye ve İran üzerindeki plan ve uygulamaları malumdur. Türkiye için planlarını da hiç gizlemediler. ABD generalleri yıllardan beri -bazı askeri sunumlarda- Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda bir “Kürdistan bölgesinin” koparıldığı haritalar kullanıyorlar. Kuzey Irak’taki Barzani TV’leri benzer haritaları hava durumu yayınlarında kullanıyorlar. İsrail’in “vadedilmiş topraklar” hayallerinde Dicle ve Fırat ve arasındaki bölge var.

ABD/İsrail, Suriye ve Irak’a yerleşirken, İran’dan bir parçayı da bu plana eklemeyi düşünüyor. Dicle ve Fırat’ın sularını da denetlemek istedikleri açıktır. Bölgenin en büyük zenginliği bu iki su kaynağıdır.

“Planın Türkiye safhası” ne zaman gelir bilinmez. Ama önce savaşsız bir şekilde ve kendi rızamızla, federasyon veya özerk bölge yapılanmalarıyla, bu bölgedeki egemenlik haklarımızdan vazgeçmemizi sağlamaya çalışıyorlar.

Hiçbir Türk siyasetçi veya Türk partisi buna rıza gösteremez. Ancak Onlar tek adam rejimlerinde bir kişiyi “ikna” etmek yeterli olur düşüncesindeler. Tek kişinin hükmettiği devletlerde O kişinin zaafları, hataları, yanlışları, ihtiraslarını kullanarak sonuç almaya alışmışlar.

Türkiye’de de bunu deniyorlar.

Ama başaramayacaklarına inanıyorum. Türkiye’nin devlet yapısı köklüdür, kurumları ne kadar yıpranmış olsa da hala devlet şuuru hala canlıdır.

Daha da önemlisi Türk Milleti egemenliğini devretmez. Milletimiz devletimizin tapusunu hisseli tapuya çevirtmez.  Devletine ortak kabul etmez.

623 yıl padişahlıkla yönetilmemize rağmen, Sevr’i imzalayan padişahın, egemenliğimizi devreden, iradesine karşı çıkan cevher bugün daha da canlıdır.

Ama olan biten her şeyin farkında olmamız gerekir. Zarar büyümeden, tüm meşru ve demokratik yollarla itiraz etmek ve siyasetçilere hesap sormak zorundayız. Bunları yapabilirsek, yapılanların hem toplumsal maliyetini azaltır hem de milli birliğimizi koruyabiliriz.

Ruhittin sönmez
Ruhittin sönmez
Ruhittin Sönmez 1956 Bucak/ Burdur doğumludur. 1980’den itibaren Kocaeli’de yaşamaktadır. EĞİTİM: İlkokul, orta okul ve lise eğitimlerini Bucak’ta yaptı. 1973’te İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliğinden ve 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. İŞ HAYATI: 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuvar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001’de 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 03.03.2010’den itibaren Serbest Avukat 2018’den itibaren Arabulucu Sosyal Faaliyetler: Yaklaşık 16 yıl Türk Sanat Müziği korolarında korist olarak çalıştı. (İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubu) 250 Mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi ve 7 yıl Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Ocak 2023’ten itibaren aynı programı noktaTV’de devam ettirmektedir. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada 2 gün köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.
Önceki İçerik

Seçtiklerimiz

spot_img