Atatürk Ne Demiş;
Atatürk bir gün yanında birkaç kişi ile beraber içki masasındadır.
Atatürk hem içiyor hem de memleket meselelerini konuşuyordu. Bir aralık durdu. Etrafındakilere “söyleyin bakalım” dedi, “bu millet ben öldükten sonra benim için ne diyecek” hazirun sıra ile konuşmaya başladı. Kimi dahi, kimi büyük önder, kimi münci, diyecek demişler. Hatta peygambere kadar yol alanlar olmuş.
Atatürk gülmüş. Hayır hayır demiş bu adamın etrafını böyle PU-PE takımı sarmasaydı daha memlekete büyük hizmetler yapacaktı. Bu söz üzerine etraftan öyle bir alkış kopmuş ki Atatürk de şaşırmış kalmış.
DOĞRUSU NE BAĞLILIK
Atatürk Dolmabahçe Sarayında hasta yatıyor onun ölümünü dört gözle bekleyen reisi cumhur olmak sevdasına kapılan bir zat yanına birkaç ekâbirde alarak Atayı ziyaret eder. Atatürk bunların geldiğini görünce eşekler sizde mi geldiniz der. Ziyaretçiler birbirlerini dürtükleyerek “bizi tanıdı bizi tanıdı” derler ve sevinirler.
ATATÜRK ve KÖYLÜ
Atatürk Trakya da maiyeti ile beraber dolaşıyormuş yolda çift süren yaşlıca bir köylüye rastlamışlar. Atatürk sormuş sen Kemal Paşayı nasıl tanırsın? (köylü) gözümle görmüş gibi biliyorum. Aksakallı, nurani yüzlü, karıncayı incitmez bir zat demiş. Atanın yanındakiler gülmüşler bildirelim mi demişler. Atatürk “Varsın öyle bilsin daha iyidir. Köylünün hayalini bozmayalım” demiş yollarına devam etmişler.
ATATÜRK ve R.GALİP
Bir mecliste Atatürk ile R. Galip münakaşaya tutuşmuşlar. Bir ara Ata kızar ve R. Galibe “kalk buradan der” R. Galip (PAŞA) bu masa milletin masasıdır. Sen beni kaldıramazsın deyince Atatürk öfkelenip kendisi kalkar gider.
Aradan bir hayli zaman geçtikten sonra barışırlar. Yine yan yana oturup münakaşaya başlarlar. Masanın etrafında da daha birçok kimseler de varmış, Atatürk emretmiş bana dışarıdan iki kuvvetli nefer çağırın. Çağırmışlar herkes hayret içinde, Ata neferlere R. Galib’i göstererek “kaldırın bu adamı” der. Kaldırırlar “indirin” der indirirler. Atatürk gülümseyerek R. Galibe “gördün mü? biz adamı nasıl kaldırırız” demiş.