Sevgili Dostlar, bu gün biraz AMASYA’dan bahsedeceğim.
AMASYA’da FERHATLA ŞİRİN’den söz edeceğim.
Ferhat’la Şirin olayı Dünyada Yalnız AMASYA’da olan çok özel bir OLGUDUR.
FERHAT, ANADOLU’da, ASYA ve ORTADOĞU TÜRK Diyarlarında, İmkânsızın Başarılma Öyküsüdür.
İnsan gücüyle ve o günün tekniği ile KAYALARI Pamuk Yığınları gibi atacaksınız, bu kolay değildir. Bu iş fiziksel güçle çok zor yapılır, bunda bir mucize gerektir. İnsanüstü bir güç gerektir. FERHAT Bunun SEMBOLÜDÜR.
Ferhatla Şirin, Anadolu’da SAF ve TEMİZ bir aşkın, ENTRİKALARLA Savaşının ÖYKÜSÜDÜR.
Evet, Ferhat’la ŞİRİN, bir semboldür. Her zaman nice FERHATLAR olmuştur. Ve nice SAFLIK timsali ŞİRİNLER!..
Ve Hep CADI Kadınlar olmuştur. CADI KADIN da bir semboldür.
Bu gün CADI KADIN; Çirkin POLİTİKA Demektir.
CADI KADIN; İFTİRA Demektir. CADI KADIN, Dedikodu, Adam Yıpratma, HASET Demektir. Fesat demektir..
Cadı Kadın, TOPLUMUN Başına bela olan KÖTÜ HUYLAR ve Kötü HUYLULAR Demektir. Bu anlamda Cadı Kadın hep olmuştur. Ve hep olacaktır.
Allah FERHAT’lara güç versin. Sabır versin. ŞİRİN’lere; akıl, iz’an versin, sabır versin, basiret versin. Versin de; ne Ferhat; ne de Şirin, Cadı Kadınlara aldanmasınlar. Onlara inanıp yıpranmasınlar.
Yaşamın her döneminde, Ferhatlar vardır ve olacaktır. Şirinler vardır ve olacaktır. Herkes yaşamının bir döneminde FERHAT olmuştur. Herkes bir dönemde ŞİRİN olmuştur. Ve herkes CADI KADINLARLA Karşılaşmıştır.
Allah Ferhatlara, Şirinlere akıl, izan versin, güç versin. Basiret versin. Versin de CADI KADINLARI fark etsinler, onlara kanmasınlar.
Bazen batı toplumları da bu özlemi duymuş ve kendi kahramanlarını dile getirmiştir. Ama onların düşünceleri daha maddeci, daha basit, belki bir anlamda onlara göre daha gerçekçidir.
Onlarda da olmazı başaranlar, başarmak isteyenler vardır. Örnek olarak bir DON KİŞOT Vardır. YELDEĞİRMENLERİ ile savaşmıştır. Orada da bir özlem vardır. İmkânsızın başarılma özlemi dile getirilmiştir. Ama sonu hüsran olduğu bilinerek bu yapılmıştır. Bu onların maddeciliğinden kaynaklanmaktadır.
Bizim Ferhat’ımız sadece bir MASAL değildir. O vardır. O bir gerçektir.
Hikâyeyi biraz daha irdelersek, bakınız neler görebiliriz..
Ferhat, bir taş ustasıdır. Nakkaştır. İyi bir sanatkârdır. Ama bir saraylı değildir.
Şirin bir saraylıdır. Amasya SULTANI, Mehmene Banu’nun Kız Kardeşidir. Yani o da bir Sultandır.
Bir bakıma; Ferhat’la Şirin aşkı, bir saraylı ile bir Sultan ile bir Halk Yiğidinin aşkıdır.
Böylesi hikâyeler benzer şekilde bütün kültürlerde vardır.
Olagelmiştir. Ama Ferhat’la Şirin’de bir başka güzellik vardır.
Bir kere ŞİRİN adına bakar mısınız, Batıdaki gibi çok unvanlı PRENSES ŞİRİN Sultanlar Sultanı, Filancaların Filancası, Güzel Şirin değil, Sultan Şirin değil sadece: ŞİRİN ..
Onun Mehmene Banu Sultanın Kızkardeşi olduğunu ancak kayıtlarda görürsünüz. Hikayede sadece Şirindir O!..
Sadece bu yönüyle bile, bir güzellik, bir asalet, bir sadelik vardır anlatımda. Anadolu halkının yalın özlemi vardır. Şaşaaya, debdebeye, itibar etmeyen ANADOLU’nun sadeliği vardır. O, ŞİRİN’dir. Tıpkı LEYLA Gibi, o bizim öz sevgimizdir. SADE’dir. Anadolu İnsanı gibi, yalındır. Ama güzellik ifade eder, yücelik ifade eder.
Ferhat da öyledir. O da bir Anadolu asaleti, Anadolu gücü ve güzelliğinin ifadesidir. YUNUS gibi, Mecnun gibi, bu toprakların yalın GÜCÜ’dür.
Ve Ferhat, başta da söyledik; İmkânsızın başarılma öyküdür. İnsan gücüyle yapılamayacağı düşünülen şeylerin AŞK’la yapılabileceğinin öyküsüdür.
Ferhat’la Şirin başka bir öyküdür. Anlamak gerekir. Anlatmak gerekir.
Leyla ve Mecnun da vardır. Ama onlardan kalan iz bulamazsınız. Leyla ve Mecnun soyut bir hikâye gibidir. Tahir ile Zühre vardır. Ama izleri yoktur. Yunan tanrılarına kadar gidiniz. Anlatılan aşk hikâyeleri hep soyuttur.
Ama burada FERHAT ve ŞİRİN hikâyesinde SOMUT bir eser vardır.
AMASYA’ya hayat verdiği anlaşılan SU KANALI!.. Ve bu kanalın yapımı, öyle çok kolay bir olgu da değildir.
Bu gün bile, günümüz imkânları ile öylesine estetiği olan bir sanat şaheserini zor yaparsınız. Patlatır atarsınız ama, geriye Ferhat Su Kanalı gibi bir şaheser değil bir moloz yığını kalır. Betonla demirle, motopompla suyu götürürsünüz. Ama böyle bir kanalı zor yaparsınız.
Belki, bu güne kadar hiç bu gözle bakmadınız. Ferhat su kanalı bir şaheserdir.
Ferhat su kanalı, onun üzerine kurulan AŞK HİKÂYESİ ile bütünleştiği zaman bir şaheserdir. O eserin bir insan tarafından, KESKİ ve KÜLÜNK’le yapıldığını düşündüğünüz zaman, bunun izlerini o taş üzerinde gördüğünüz zaman, o bir şaheserdir.
Bütün bunların ŞİRİN için, Şirinin Saf ve Temiz Aşkı için yapıldığını düşündüğünüz zaman o bir şaheserdir.
Şimdi lütfen, Ferhat su kanalını bir de bu gözle yeniden izleyin.
Bakın, taş üzerindeki keski izlerine elinizi sürün, dokunun, ŞİRİN’i düşünün..
FERHAT’ı düşünün. Bu gün bile, günümüz imkânları ile bile zor yapılacak olan o eserin bir insan tarafından ve kısa sürede yapıldığını düşünün.
İmkânsızın nasıl başarıldığını düşünün. Ferhat’ın AZMİNİ ve KARARLILIĞINI düşünün.
Ve CADI kadını düşünün.
Hayatınızda karşılaştığınız CADI kadınları düşünün. Muhatap olduğunuz ÇİRKİN Politikayı düşünün. Size haset edenleri düşünün. Fırsatçıları Kıskançları düşünün.
Ve siz, siz olun Cadı Kadına kanıp da Şirin aşkından vazgeçmeyin. Azim ve kararınızdan hiç kaybetmeyin. FERHAT olun, ama cadı kadınlara kanmayın. ŞİRİN’i hiç aklınızdan çıkarmayın.
AMASYA’yı hiç aklınızdan çıkarmayın.
Kim ne derse desin siz Amasya için çalışmaya devam edin.
Sizin Şirin’niniz Güzel Amasya’dır.
AMASYA Memleket Sevgisinin SEVGİ SELİNE Dönüştüğü Yerdir. AMASYA coşku demektir. SEVGİ demektir. Bunları hiç unutmayın.
Ve nihayet bu gün Amasya BİLİNÇLİ Yöneticileri ile SAHİP OLDUĞU DEĞERLERİN Farkında olan ve bu değerleri TURİZM olarak, KÜLTÜR olarak, Toplumsal YARGI olarak ihraç eden önemli merkez haline gelmektedir.
Sevgili Yöneticiler, Sivil toplum Kuruluşlarının Sevgili Yöneticileri, Sevgili Dostlarım; sizler de benim gibi birer Ferhat’sınız.
Sizin Şirin’iniz olan MEMLEKETİNİZ için çalışmaya devam ediniz.
Ve sakın ola ki, “Cadı Kadınlara”, yani Çirkin Politikaya, yani Hasetlere Fesatlara asla itibar etmeyiniz…
Herkese selam, sevgi ve saygılar sunuyorum..