Alçak Bile Değil Çukur Bunlar

79

Çok zor bir yazı bu benim için. Zor çünkü içimizin kaldıramayacağı
iğrençlikleri yapan, insanlık suçunu işleyen ve dinimizi kendi
sapıklıklarına meşruiyet aracı yapmaya çalışan
herif-i naşeriflerin
(şerefsiz heriflerin)
hikayesini yazmak kolay değil.

·        
6 yaşındaki iken
evlendirilen bir kız çocuğu.

·        
Bu yaştaki çocukla evlendikten
sonra yıllarca cinsel istismarda bulunan 29 yaşındaki mürit. (Kadir
İstekli) Bu yaratık halen vaazlar verip “halkı irşat etmekte” imiş.

·        
6 yaşındaki kendi kızını müridine
veren ve kızının yıllarca zincirleme cinsel istismarına göz yuman bir
cemaat lideri. (İsmailağa Cemaati’ne bağlı
Hiranur Vakfı’nın başkanı Yusuf Ziya Gümüşel.)

·        
Olay ortaya çıktığında çocuğun doğum
kayıtlarına bakacağı yerde kemik yaşı tespiti isteyen savcı. Mağdure 14
yaşında iken yapılan kemik yaşı tespitine O’nun yerine 21 yaşında başka birinin
götürülmesi.

Bu yaratıklardan bahsederken ağzını bozmadan yazmak kolay değil.
Bugüne kadar ağzından küfür ve sövgü ifadesi çıkmamış biri olduğum için
alışkanlığım yok. Aslında bu yaratıklar çok daha fazlasını hak ediyorlar.

****

Neler Oldu?

·        
6 yaşında evlendirilen (şimdi 24
yaşında olan) H.K.G. adlı kız çocuğunu uyandıran olay radyodan çocuk
evliliklerine dair dinlediği bir konuşma olmuş. Yaşadıklarının bir cinsel
istismar olduğunu böyle fark edebilmiş. Daha sonra gittiği bir doktor da
H.K.G.’ye, evlendirildiği kişinin yaptığının tecavüz olduğunu anlatmasıyla şikâyet
süreci başlamış.

·        
İddianameye göre, 2012’de H.K.G.
14 yaşında iken hamilelik şüphesiyle hastaneye gittiğinde doktor yaşı küçük olduğu
için polise bildirdi. İlk soruşturma yapıldı.

·        
H.K.G. nüfus kayıtlarına göre 14
yaşında olmasına rağmen; kendisine öğretildiği şekilde verdiği ifadesinde “17
yaşında olduğunu ve kendi isteğiyle evlendiğini, şikâyetçi olmadığını” söyledi.

·        
Ancak iddianameyi hazırlayan
savcıya göre, H.K.G.’nin doğum raporu alınması gerekirken kemik yaşının tespiti
için hastaneye sevk edildi. Yerine başka biri muayene ettirildi. Kemik yaşının
21 olduğuna dair rapor verilince savcı soruşturmayı kapattı. Oysaki özel bir
hastanede doğan H.K.G.’nin doğum kaydı 1998 tarihli idi.

·        
İddianameye göre, müşteki H.K.G.
30 Kasım 2020’de (22 yaşında iken) savcılığa başvurdu ve başına gelenleri
anlatarak şikâyetçi oldu. Anlattıklarına delil olarak ses kaydı ve fotoğraflar
sundu. H.K.G.’nin iddianamedeki ifadesine göre, babasının talebesi olan Kadir
İstekli ile 6 yaşında “dini nikâhla evlendirildi.” Nikâhı da babası kıydı. O
sırada Çengelköy’de, Kadir İstekli ile aynı binada karşı dairelerde
oturuyorlardı.

·        
İddianame hazır, deliller
toplanmış ama ilk duruşmanın 22 Mayıs’ta yapılmasına karar verildi.

·        
HSK “kovuşturmaya yer
olmadığı” yönünde karar veren savcı hakkında inceleme başlattı.

·        
Evlendirilen “koca”
Kadir İstekli için 67 yıl 10 ay, anne ve baba için 22 yıl 6 ay hapis cezası
istendi. Ama tutuklama yapılmadı.

*******************************

Herkesin Bildiği Sır

6 yaşında evlendirilen H.K.G.’nın durumunu yakın çevresi ve
tarikat mensupları elbette ki biliyordu.
Ama bu insanlık suçunu işleyen
bizzat cemaatin lideri (Hiranur Vakfının kurucusu) idi. Cemaat ve tarikatlarda
şeyhin yaptığını sorgulamak mümkün değildir.

Şeyhine aklını, iradesini ve vicdanını devreden müritlerin anlayışına göre şeyhin yaptığı şeyler bir nevi dinin gereğidir. Bu
mensuplar 6 yaşındaki bir kız çocuğunun evlendirilmesini helal sanıyorlar.  Bu yüzden cemaat mensuplarının bu konuda
şikayetçi olması mümkün olamazdı.

Bu olayı bizler C. Savcısının hazırladığı iddianameye ulaşan
Gazeteci Timur Soykan’ın haberleştirmesi ve Halk TV’de açıklamasıyla öğrendik.

Toplumun haber alma hakkına hizmet eden, gazeteciliğin yüz akı, Timur
Soykan
’a teşekkür edileceği yerde “#TimurSoykanTutuklansın” “#HalkTVKapatılsın”
etiketiyle sosyal medyada linç kampanyası başlatıldı. Misvak isimli
sitede “İslam’a saldıran Timur Soykan Tutuklansın” diye yazıldı.

Bu zihniyettekilerin de bir şikâyeti söz konusu olamazdı. Çünkü
bunlar içinden daha önce “6 yaşında çocukla evlenilebilir” diye fetva
veren sözde hocalar da vardı.

Bu gruplarla yakın temasta bulunan siyasetçilerin de oy kaygısıyla bu tür olayları görmezden geldiğine de alıştık.
Daha önce belli cemaatlere ait kurs ve yurtlarda kız ve erkek çocuklara tecavüz
olaylarında da suskun kalmadılar mı?

*******************************

Resmi Nikâh Olmadan Dini Nikah Kıymak

Osmanlı’da, Padişah 2. Mahmut döneminde, yaşanan
olumsuzluklar sebebiyle, din adamlarının dini nikah kıyması yasaklanmıştı.

2015’ten önce resmi evlilik olmadan imam nikâhı kıymak yasaktı.

AKP döneminde, 2004 yılında, evlilik
dışı ilişki (zina) suç olmaktan çıkarıldı.

Bu değişiklik sebebiyle Anayasa Mahkemesi Mayıs 2015’te resmi
evlilik olmadan imam nikahı kıymayı
cezalandıran kanun maddesini iptal
etti.

Yani halen kanunen evlenmeleri yasak olan küçüklere “imam
nikahı” kıymak suç sayılmıyor.

“İstanbul Sözleşmesi’nin 37. Maddesi” taraf devlete çocuğu kasten evliliğe zorlamanın
cezalandırılmasını
temin etmek üzere gerekli yasal ve diğer tedbirleri
alması yönünde sorumluluk yüklemişti.”

Devletin görevi çocuk yaşta evliliklerin önlenmesi ve
engellenmesine yönelik yaptırımların ve denetimlerin etkinleştirilmesi iken, tam
tersine CB Erdoğan tek imza ile İstanbul Sözleşmesini kaldırdı.

“İstanbul Sözleşmesini kaldırmak çocuk yaşta evlilikleri
meşrulaştırmak anlamına geliyor”
diyenleri
dinlemedi.

Çocuk Hakları aktivisti Ezgi Koman’ın dediği gibi; “Çocuk
evlilikleri bir şiddet türüdür.
Sadece bir cinsel şiddet değil. Çocuklar
evlendirildikleri zaman eğitim hakkından sağlık haklarına, tedaviye erişime,
sosyal gelişimleri açısından birtakım sınırlamalarla
karşı karşıya
kalıyorlar.”

6 yaşında evlendirilen kız çocuğu gibi facia boyutundaki olayların
yaşanmasında, en başta görevinin gereğini yapmayan AKP iktidarı sorumludur.

Bu yüzden AKP’liler ne yapacağını bilemez haldeler. Bir
kanadı çirkin olayı kınarken, bir kısmı da olayı ortaya çıkaranları “dine
saldırı” ile suçlamaya çalışıyor.

Önceki İçerikCennet Rüyası (!)
Sonraki İçerikHz. Mevlânâ
Avatar photo
Doğum 20.07.1956 BUCAK-BURDUR Eğitim Cumhuriyet İlk Okulu, Bucak Lisesi (Mezuniyet 1973) İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi - Kimya Yüksek Mühendisliği (Mezuniyet 1978) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mezuniyet 1995) Çok sayıda şirket içi ve şirket dışı eğitim programlarına iştirak. (ISO 9000, Toplam Kalite Yönetimi, Verimlilik, İş İdaresi, Pazarlama, İstatistiksel Proses Kontrol, Kişisel Gelişim, Kişisel İmaj ve diğer konularda onlarca eğitim programı) 1978-1980 Akyazı/Sakarya Yonca Süt Fabrikası İşletme ve Laboratuar Şefi 1980-1995 Petkim A.Ş. Yarımca Kompleksi (İşletme Mühendisi, İşletme Şefi, Başmühendis.) 1995-2001 Satış Müdür Muavini 2001-2004 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdür Yrd. 2004 - 01.02.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi Ticaret Müdürü. 01.02.2007 - 30.09.2007 Tüpraş Körfez Petrokimya ve Rafinerisi İnsan Kaynakları Müdürü. 01.01.2008 - 30.10.2008 Yantaş Yavuzlar Plastik A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı. 8. Beş Yıllık Kalkınma Planı Kauçuk Ürünleri Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Başkanlığı yaptı. (2001) 03.03.2010- Serbest Avukat Medeni Hal :Evli ve İki Çocuklu Lisan : İngilizce (İntermedite level) Sosyal Faaliyetler :İstanbul Üniversitesi Korosu, Kubbealtı Musiki Cemiyeti ve halen Tüpraş Türk Sanat Müziği Grubunda korist. 250 mühendis üyesi bulunan Petkim Mühendisler Derneği'nde 4 yıl başkanlık yaptı. Kocaeli Aydınlar Ocağı'nda Başkan Yardımcısı, Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Halen Yönetim Kurulu Başkanı. 2001-2002 yıllarında Kocaeli TV' de, "Geniş Açı" adlı siyasi, sosyal, kültürel tartışmaların yapıldığı programın yapımcılığı ve sunuculuğunu yaptı. Halen Kocaeli Gazetesinde haftada bir köşe yazısı yayınlanmaktadır. Bu yazıların tamamı kocaeliaydinlarocagi.org.tr sitesinde yer almaktadır.